Sura İskenderli'nin şarkı sözleri ne güzelde anlatıyor, bizim hikayemizi!
"Eee daha daha nasılsınız?
'Ben geldim' diye mi kasıldınız?
Bu güne özel mi toplantınız?
Cenazem mi var? Işıl ışılsınız!"
Altı-üstü 5 gün ayrıldık Zonguldak'tan...
Aman Allah'ım!
Dedikodular ayyuka çıkmış!
Yenilerini burada öğrendim!
İkinci Makas Kavşağı'nda asfalt sürüyor.
Ancak ne tabela, ne şerit, ne ışık vardı!
Gece kente girerken, korku filmi sahneleri çekiliyor gibiydi!
Hadi, biz biliyoruz bu şehri!
Bilmeyen ne yapacak?
Kenti yöneten, yönettiğini zanneden devlet erkanımız da geçiyor buradan...
Hiç akıllarına gelmez mi Karayolları'nı aramak?
Bir de Karaman-Çayköy arasında bir yer var!
Allah korusun, orada birinin canı yanacak!
Yol, yılan gibi kıvrılıyor!
O yoldan milletvekillerimiz geçiyor!
Valimiz geçiyor!
İstediği zaman Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşebilen Belediye Başkanımız geçiyor!
Ama müdahale etmek, hiç kimsenin aklına gelmiyor!
Evin koridorunda laminant kabarmış!
Herkes şikayetçi!
Ama biri ustaya haber verecek!
Evin babası ilgilenmiyor!
Böyle bir sorumsuzluk düşünün!
Sadece bir telefon!
Gerçekten ayıp ediyorsunuz!
Büyük işlerle uğraşırken, kent insanının yaşam kalitesini düşürüyorsunuz!
Biraz özen gösterin!
Bu şehir, sizin eviniz gibi olmalı!
Denizini, havasını, suyunu kirletmeyin.

Zonguldak'ı sevmek, sorunları çözer!
Zonguldak'ın kalkınması ve gelişmesi için çok şey yapmaya gerek yok. Yapılması gereken ilk şey, bu kenti çok sevmek...
Zonguldak'ı sevdiğinizde, sorunların büyük bölümü kendiliğinden çözülür.
Siz, Zonguldak'ı eşiniz-kızınız gibi görseniz, bu şehre ihanet edemezsiniz.
Ama siz, Zonguldak'ı kötü bir kadın gibi kullanırsanız, hiç bir şey olmaz.
Demek istediğimi anladınız mı?
Bu kentin kaymak tabakası, kenti sevmiyor.
Peki, ne yapıyor?
Anladınız değil mi?

Olaylara ve insanlara sağır olmak...
Ara-sıra Zonguldak'tan ayrı kalmak gerekiyor.
Sürekli aynı ortamda bulunduğunuzda; sorunlara, olaylara ve kişilere "sağır" oluyorsunuz.
Ancak kentten ayrıldığınızda; sorunlara, olaylara ve kişilere daha objektif bakabiliyorsunuz!
İyi niyet beslediğiniz kişilerin niyetlerini daha iyi anlıyorsunuz!
Her şeyi, herkesi gözden geçiriyorsunuz.
Hafızayı tazeliyorsunuz.