Cahit Külebi'nin 'Atatürk'e Ağıt' adlı şiirini çok severim.

Şiirin bir yerinde şöyle der...

".... İstanbul'da bir yar sevdim

İnsanı günaha sokar

Savaştepe köprüsünden geçen tirenler

Sel olur İzmir'e akar

İzmir'in denizi kız, kızı deniz

Sokakları hem kız hem deniz kokar..."

İzmir bundan daha güzel anlatılabilir mi?

Bu dizeler, bana şu dizeleri yazdırıyor...

"Uzun Mehmet kuyusunda çalar sirenler

İnsanlar sel olur kuyu başına akar

Zonguldak'ın kömürü ölüm, ölümü kömür,

Madenler hem kömür, hem ölüm kokar..."

Kömürün 'kok'unu çıkaranlar

Yıllar sonra Pusula'yı açıp okuduğunuzda bu kentte ne olmuş, ne bitmiş öğreneceksiniz.

Kömürün 'kok'unu çıkaranları da yazıyoruz, işin pokunu çıkaranları da!

Gündemde ne varsa Pusula onu yazar.

Gündemde bir konu yoksa, gündem yaratır.

Öyle sade suya tirit bir yayın anlayışımız yok bizim.

Ama her şeyin sorumluluğunu da bize yüklemeyin!

Kebapçı ürününde at eti kullanmış, devlet ceza yazmış, mahkeme onamış, kebapçı hala açık!

Zonguldak Belediyesi bu işletmeyi kapatmamış.

Okur bize kızıyor: "Adını niye yazmıyorsun?"

Sevgili okur!

Belediye burayı kapatsın, gerekçesini açıklasın, ben de yazayım!

Bu kadar sıkıntının arasında bir de mahkeme mahkeme kebapçı ile mi uğraşayım!

Zonguldak Belediyesi ve Tüketici Hakları Derneği dururken, sorumluluğu niye bize yüklüyorsunuz?

Yaşam kalitesi nasıl yükselir?

Kozlu Belediye Başkanı Kerim Yılmaz, halkın yaşam kalitesini artırmak için gece gündüz çalıştıklarını söylemiş!

Allah aşkına, Kozlu Şehir Merkezi'ne bir gidin bakalım.

İlçeye giremiyorsunuz bile!

Başkanın sözünü ettiği 'yaşam kalitesi'ni anlayabilmiş değilim!

Üstelik gece gündüz çalıştığını söylemiş ya!

Hadi gündüz belediyeye geldi, gezdi dolaştı!

Kerim Yılmaz, geceleri ne yapıyor da halkın yaşam kalitesi yükseliyor?

Bence başkanın yaşam kalitesi yükseliyor.

Ondan bir şüphem yok!

Ama Kozlu halkının yaşam kalitesinin yükseldiğine kesinlikle inanmıyorum!

Sadece Kerim Yılmaz'ın mı yaşam kalitesi yükseldi?

Mesela istifa etmek zorunda kalan AK Parti eski İlçe Başkanı Ahmet Özdemir'in de yaşam kalitesi oldukça yükseldi!

Üç harfli müteahhitlerin yaşam kalitesi yükseldi!

Bir-iki alçak gazetecinin yaşam kalitesi yükseldi!

Daha çalışanının maaşını ödeyemeyen, sürekli olarak İller Bankası'na borçlanan, döşediği boruyu söküp bir daha döşeyen bir belediyenin, halkın yaşam kalitesini nasıl yükseltebileceğini gerçekten merak ediyorum!

Kantarın topuzunu kaçırmayalım!

Belediye Başkanları, Meclis üyeleri ve çalışanlarının birinci dereceden yakınları belediye ile birebir iş yapamıyorlar.

Dün bir dostumuz dedi ki: "Belediye Başkanı şahsi arsalarını, iş makinalarını belediye şirketine kiralayabilir mi?"

Etik olarak kiralayamaz.

Ama yasal olarak bir sakınca olduğunu düşünmüyorum!

Belediye Başkanları yasal olarak sakıncalı olduğu halde o kadar çok şey yapıyorlar ki!

Kiralama mı yapamayacaklar!

Nasıl olsa İçişleri Bakanlığı o şirketi denetleyemez!

Ama kantarın topuzunu da kaçırmayalım!