Zonguldak, 24 Haziran 2018 Pazar akşamından bu yana gayet huzurlu.

Huzurlu günler, AK Parti Zonguldak Milletvekili Hüseyin Özbakır'ın listeye alınmayışı ile başlamıştı.

Siyaseti hiç bilmeyen Hüseyin Özbakır'ın yerine teşkilatın içinden gelen Polat Türkmen, Ahmet Çolakoğlu ve Hamdi Uçar'ın seçilmesi moral oldu.

Düşünsenize; Hüseyin Özbakır, Faruk Çaturoğlu ve Özcan Ulupınar zaman zaman birbirleriyle konuşmuyorlardı.

Hüseyin Özbakır ile Özcan Ulupınar yanyana gelmiyordu.

Faruk Çaturoğlu işine geldiğinin yanında oluyordu.

Türkmen, Çolakoğlu ve Uçar ise neredeyse lavaboya beraber gidecekler.

Düğünde, dernekte, açılışta, TBMM'de, grupta; her yerde beraberler.

Bu birlik bütünlük, inşallah görev sürelerinin sonuna kadar devam eder.

Kıssadan Hisse: Tutacağınız gün yakındır...

Ünlü işadamı Cem Boyner aşağıdaki fıkrayı tüm çalışanlarına göndermiş:

Doğu illerindeki bir ağanın en büyük zevki, kar üzerine çişiyle imzasını atmakmış.

Bu nedenle kar yağmaya başladığı andan itibaren köyde hayvanlar dahil hiç kimse sokağa çıkamazmış.

Kar biraz kalınlaşınca, ağa sırtına kürkünü giyer ve köy meydanına gelirmiş.

Yanında da en yakın yardımcısı Haso.

Ağa sırtını köye doğru döner, sonra sorarmış:

- Ula Hasso, ahali bakiy mi?

Hasso cevap verirmiş:

- Evet, ağam, hepisi de bir olmuş, pencerelerden bakir.

Ağa çişiyle karın üzerine imzasını atarmış: 'Abdullah Cizrelioğlu'.

Sonra da bir nokta koyar ve sorarmış:

- Hala bakirler mi?

- He ağam, hem bakirler hem de çılgın gibim alkışlirler.

Her sene aynı tören sürermiş.

Aradan 7 yıl geçmiş.

Ağa yine, kar tuttuktan sonra, çıkmış köy meydanına.

Sormuş Haso'ya:

- Ahali bakir mi?

- He ağam; bakirler. Köpekler, kediler bile camdadır.

Ağa 'Abdullah' diye adını, arkasından 'Cizrelioğlu' diye soyadını yazmaya başlamış ki; kala kalmış.

Çünkü yaş gereği prostat...

Halka rezil olmak var. Alçak sesle Haso'ya sormuş:

- Bakirler mi?

- He ağam; bakirler de, sen ne diye durdin öyle?

Ağa çaresiz:

- Ula gel yanıma, arkanı dön ahaliye, tamamla şunu.

Haso bir an durmuş, sonra çişini yapmaya hazırlanmış ve ağanın kulağına eğilip; "Ağam" demiş; "Kırk yıldır kafama vurdin, salak dedin; sırtıma vurdin, aptal dedin.

Ha bu kulun okumayi yazmayi sökemedi ki, ucuni tut da yazının devamını sen yaz."

Birlikte çalıştıklarınızı eğitmezseniz, tutacağınız gün yakındır.

Günün Fıkrası: Ne namazı bu len?

Ege köylerinde adamın biri müftüye gitmiş; "Yahu, hakgatden biz cennete gittiğimizde huri alcekmiyiz?" diye sormuş.

Müftü; "Namazını kılar, orucunu tutar, zekatını verirsen 4 huriyi alacaksın elbette" diye cevap vermiş.

Adamın derdi başka: "Peki benim hanım cennete gidince ne olcek?" demiş..

Müftü cevap vermiş: "Ona da 4 Nuri (gılman) düşer."

Adam şaşkın; "Ne yani; eşit haklara mı sahip olacaklar?" demiş.

Müftü başını sallayarak onaylamış.. "Evet. Hayatta değilse bile, Allah katında; yani ahirette kadın erkek eşittir. Ayet bile var" demiş.

Adam kös kös evine dönmüş. Bakmış, karısı namaz kılıyor..

Basmış tekmeyi! "Ne namazı bu len? Ha.. Ne namazı..? O....pu mu oluvecen başıma!?"