Zonguldak Vali Yardımcısı ve Kilimli Kaymakamı Nevzat Taşdan hakkında, 2014 yılında İstanbul Çatalca Kaymakamlığı yaptığı kaçak FETÖ yurdunu kapatmak isteyen İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne karşı çıktığı iddiasıyla 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Taşdan hakkında hazırlanan iddianamede çarpıcı iddialar yer aldı.

İlçe Milli Eğitim Müdürü tarafından dönemin İlçe Kaymakamı Nevzat Taşdan'a sözlü olarak bilgi verildiği ifade edildi. Ancak Taşdan'ın "... Bir iki yıl sonra durumlar değişir, herkes omuz omuza olur, biz arada kalırız Müdür bey" şeklinde cevap verdiği, bu konuşmadan bir iki gün sonra Kaymakam Nevzat Taşdan'ın dahili telefon hattından İlçe Milli Eğitim Müdürü nü telefonla arayarak eski Meclis Üyesi Gökay Güner'in kaçak kurum için görüşmek üzere yanına geleceğini ve yardımcı olunmasını istediği anlatıldı.

Nevzat Taşdan'ın kullandığı GSM hattı üzerinden 229 kez, oğlu tarafından kullanılan hat üzerinden 118 kez, yine oğlunun diğer hattı üzerinden 90 kez, diğer oğlu tarafından kullanılan GSM üzerinden ise 5 kez haklarında FETÖ'den işlem yapılan şahıslarla görüşme kaydının olduğu tespit edildi.

Nevzat Taşdan'ın FETÖ ile iltisaklı Kimse Yok Mu Derneği'ne bağışta bulunduğu, etkin pişmanlıktan yararlanan eski bir kaymakamın şüpheli Taşdan hakkında FETÖ ile bağlantısına dair anlatımlarda bulunduğu ifade edildi. İtirafçının "Bu şahısları o yıllarda düzenlenen cemaat toplantılarında görmüştüm. Cemaatçi diyebileceğim kişilerdir" şeklinde ifade verdiği belirtildi.

Savcılık, "Silahlı FETÖ/PDY terör örgütünün hiyerarşik yapılanması içerisinde bilerek ve benimseyerek yer alan şüphelinin, açıklandığı üzere bütün halindeki ve süreklilik arz eden eylemleri ile silahlı FETÖ/PDY terör örgütünün üyesi olduğu anlaşılmıştır" dedi.

Şüpheli Vali Yardımcısı Taşdan'ın 'Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak' suçundan cezalandırılması istendi. Dava, ilerleyen günlerde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

Şimdi ne mi oldu? Nevzat Taşdan, hala Zonguldak Vali Yardımcısı ünvanını taşıyor. Kilimli Kaymakamı olarak görev yapıyor, toplantılara katılıyor, talimatlar veriyor.

FETÖ ile mücadele eden tek kişi sanırım Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.

Kardeşim, Cumhuriyet Savcısının 'Silahlı Terör Örgütüne Üyesi' dediği biri nasıl hala Vali Yardımcısı ve Kaymakam olarak görev yapabilir?

Al açığa, dava görülsün.

Suçsuz ise döner geriye.

Suçlu ise gider cezaevine.

Ailece FETÖ'den işlem gören kişilerle görüştükleri sabit.

Bankaya para yatırdı, sendikaya üye oldu diye aylarca hapis yatan insanların olduğu bir ülkede FETÖ'nün dershanesini kapatmayan, onlarla iletişimi kesmeyen biri Vali Yardımcısı ve Kaymakam olarak nasıl görev yapabilir?

Nevzat Taşdan, yıllarca Milli Eğitim Müdürlüğü'nden sorumlu Vali Yardımcısı idi.

FETÖ iltisakı olanlar, hakkında soruşturma yürüten kişileri üst görevlere atadı.

Uyarılarımıza rağmen atadı.

Eski Valimiz Ali Kaban, Nezvat Taşdan'a evrak bile imzalatmazdı.

Ahmet Çınar ve Erdoğan Bektaş Valimiz kendilerini baştacı yaptılar.

Yeni Valimiz Mustafa Tutulmaz, yerine vekil bıraktı.

FETÖ ile mücadele edilecekse böyle olmaz.

Ama edilmeyecekse haberimiz olsun.

Biz de kendi kendimize gelin güvey olmayalım.

Bütün iş yürekte

Bu köşenin müdavimlerinden bir dostum, sabahın köründe aradı: "İlk kez köşendeki şifreyi çözemedim. Kendimi Osman gibi hissettim" dedi.

Gülmekten yanıt vermeye zorlandım. Bir şifre söyledim, tamamını çözdü. Güne böyle başlamak da güzel. Osman olmak da ayıp değil aslında!

Ne demişti Nazım Hikmet:

"Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da

hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,

bütün iş Tahirle Zühre olabilmekte

yani yürekte

Mesela bir barikatta dövüşerek

mesela kuzey kutbunu keşfe giderken

mesela denerken damarlarında bir serumu

ölmek ayıp olur mu?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da

hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

Seversin dünyayı doludizgin

ama o bunun farkında değildir

ayrılmak istemezsin dünyadan

ama o senden ayrılacak

yani sen elmayı seviyorsun diye

elmanın da seni sevmesi şart mı?

Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık

yahut hiç sevmeseydi

Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da

hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil."

Bütün iş yürekte...

Günün Fıkrası: İnşallah karıcığım

İyi anlaşamayan karı koca bir gün yine münakaşaya tutuşmuşlardı. Kadın bir ara: Herif, herif... Sen benim iyiliklerimi ödemek için omuzlarında taşımalısın beni

Kocası: İnşallah karıcığım, Allah o günleri de gösterir bir gün...

Günün Sözü:

KASAP ET DERDİNDE, YAŞAR GÖK DERDİNDE...