Üstad Namık Aşçı hafta sonu yapılan KGD gecesinde aramızda olamayan, mazereti geçerli isimlerdendi. Eşi Dr. Ülkü Hanım ile birlikte Eskişehir gezisindeydiler.
Namık Ağabey´in gezi sonraları yaptığı kentsel tasvirleri severek okuyoruz.
"Eskişehir, başka şehir" diyen Aşçı´nın vurguladığı konulardan biri, Eskişehir´deki tarihi dokuların modern yapılaşma içinde korunmuş olması.
Coğrafi avantajlar elbette Eskişehir´den yana.
Eskişehir´de eski tuğla-kiremit-çimento bacaları yıkılmamış.
Ya Zonguldak?
Eskişehir ile Zonguldak arasındaki en büyük fark yönetim anlayışı.
Lavuar Alanı iyi anlatılabilseydi, yıkılmayıp her anlamda değerlendirilebilirdi.
Ancak ideolojik kavgaya dönüştürülüverdi.
Lavuar´ın yıkılmasını istemeyenler de biraraya gelip baskı unsuru olamadılar.
Ortaya çıkan fotoğraf neydi?
Biraz abartılı olabilir.
Solcular "yıkılmasın", sağcılar "yıkılsın" dedi.
Hatta az kalsın kuleler de yıkılıyordu.
Dönemin Belediye Başkanı Secaattin Gonca´yı "Bunları da yıkarsan &[#]8230;" diyip tehdit ettiğim günü çok iyi hatırlıyorum!
Ben diyorum ki bu kuleler kafeterya olarak dizayn edilsin.
Üzerlerine ışıklı kablolu büyük madenci baretleri yerleştirilsin.
Biri kırmızı, biri sarı, biri beyaz olsun.
Kulelerin gövdeleri de buna uygun dizayn edilsin. Gövdelerine yerin altında yaşananlar figür edilsin.
Ben inanıyorum ki Zonguldak´a her gelen bu anlamlı kulelerin önünde fotoğraf çektirecek.
İyi de bunu kim yaptırabilir?
Öte yandan daha başka tarihi binalar var.
Asma geçitteki ilk lavuarlardan biri özel bir firmaya verilmiş.
Yakında yerle bir edildiğini göreceğiz.
Öte yandan kok bacasının durumunu görüyorsunuz. Boynu bükük duruyor.
Yakında ona da tekmeyi vururlar.
Bunlar günlük ekonomik sıkıntılar içinde önemsiz gibi gelebilir.
Ama yaşamsal anlamı olan yapılar.
Bunları kim koruyabilir, kim yaşatabilir, kim ortaya çıkartıp halkın kullanımına açabilir?
Belediye Başkanları tabii ki.
Ancak daha önceki dönemde eski İşçi Müdürlüğü Binası&[#]8217;nı yıktıran Zonguldak Belediye Başkanı İsmail Eşref değil, değişmiş ve tarihi dokuların önemini kavramış Zonguldak Belediye Başkanı İsmail Eşref tarihi dokuları yaşatabilir.
Eşref´in bu konudaki karnesi çok kötüydü.
Umarım Sayın Eşref dersine çalışmıştır.
Bu konulardaki tartışmalar siyasi laubaliliğin ve rant pazarlıklarının gölgesinde kalmaz.
Eşref veya Gonca Eskişehir´de olsa sizce ne değişirdi?
Çok utanıyoruz!
Kent adına, Zonguldaklılar adına mücadele ediyoruz.
Etmeye çalışıyoruz.
Olanı biteni yazıp yorumlamanın ötesinde, yapılmayanları sürekli hatırlatmaya çalışıyoruz.
Ancak Zonguldak aynı kafalarla yerinde sayıyor!
Bunları üzülerek izliyoruz.
Daha hızlı bir algılama ve hayata geçirebilme umudumuzu korumaya çalışıyoruz.
Ama kırıldığımız zamanlar oluyor.
Duyarsızlık ve ilgisizlikten utanıyoruz.
Siyasi zevkleri uğruna bu kentin içine edenlerin kamuoyunda bu kadar rahat gezebilmelerinden utanıyoruz!
Polat Türkmen´i tebrik ediyorum!
Kilimli Belediye Başkanlığı´na seçilen Dr. Seçkin Özdemir, seçimler öncesi 67 Kanal Z´de çıktığı programda dönemin Belediye Başkanı Ali Aslankılıç´ı üç-beş marketçiyi zengin etmek için BİM, ŞOK ve A101 gibi yaygın mağazalar zincirlerine izin vermemekle suçlamış ve bunun üzerinden prim yapmıştı.
Dr. Seçkin Özdemir sayesinde bu mağazalar Kilimli´ye akın etmiş durumda.
Durum vahim.
Bakkallığın ve marketçiliğin sağlam kaldığı son yerdi Kilimli.
Esnafı toplayıp kendi içinde rekabete zorlamak yerine esnafı bitme noktasına getirme yolundaki çabasını dikkatle izliyorum.
Ak Parti´nin Kilimli Milletvekili Sayın Polat Türkmen´i bir kez daha tebrik ediyorum!
İyi ki var.
İyi ki Seçkin Özdemir´i aday çıkarmış!
