19’uncu Dönem Doğru Yol Partisi (DYP) Zonguldak Milletvekili Ali Uzun, bu dönem, hiç olmadığı kadar TBMM’de bulunuyor.

Belki geçmişte 5 yıl milletvekilliği yaptığı dönemde bile bu kadar TBMM’de olmamıştır!

Kıskandığımızdan ya da öküz altında buzağı aradığımızdan değil.

Ali Ağabeyin TBMM’de olmasından memnunluk duyarız.

Keşke “eski” milletvekili olarak değil de, “yeni” milletvekili olarak orada olsaydı.

Çok daha iyi olurdu.

Hani Zeki Çakan, “Zonguldak Milletvekili olmadan ölürsem, gözlerim açık gider” demişti ya…

Allah geçinden versin.

Galiba Zonguldak Belediye Başkanı olmadan ölürse, Ali Uzun Ağabeyimizin de gözleri açık gidecek.

Yüce Mevla herkesin kalbine göre veriyor.

Zeki Çakan, 5 aylığına da olsa Zonguldak Milletvekili oldu.

Bakalım Ali Uzun, Belediye Başkanı olabilecek mi?

Belki henüz erken, ama AK Parti’nin Zonguldak Belediye Başkan Adayının Ali Uzun olduğu konuşuluyor.

Bu konuda siyasi zemin de hazır.

AK Parti Zonguldak Milletvekili Hüseyin Özbakır ile Ali Uzun’un arası “çok” iyi...

Hem Zonguldak’tan, hem Trabzon’dan hemşehriler…

Bilmediğimiz bir akrabalık bağları da olabilir.

Neyse…

Benim yaşam felsefeme göre Ali Uzun’un basının karşısına çıkıp, “Evet, ben Zonguldak Belediye Başkan Aday Adayıyım” demesi lazım.

Efendim, adaylığını erken açıklarsa, yıpranırmış.

Allah aşkına, Ali Uzun, 30 yaşında bir politikacı değil ki?

Neyini yıpratacaklar?

Aday olmayacaksa da, çıksın açıklasın.

Kimsenin önünü tıkamasın.

Bak, Secaattin Gonca nasıl çıktı, “AK Parti’den aday adayıyım” dedi.

Daha AK Parti’ye üye olmadan!

Ne büyük medeni cesaret değil mi?

Kaderimize bakın.

Eski-küskü Zonguldak’ın siyasetçisi bile öyle…

Eski Milletvekili…

Eski Belediye Başkanı…

Eski Bakan…

Bu ne lan!

Yok mu kardeşim Zonguldak’ta yeni bir adam!

Mesela, Ali Uzun’un yerine oğullarından biri aday adayı olsa…

Secaattin Gonca yerine avukat kızı aday olsa...

26 yıldır gazeteciyim, aynı yüzleri görmekten, aynı sözleri dinlemekten bıktım!

Yeni yüzler, yeni sözler görelim!

Milletvekillerimizin içinde bile yeni yok!

Bakar mısınız?

Eski Cumhuriyet Başsavcısı…

Eski İl Başkanı...

Eski Milletvekili…

Eski Belediye Başkanı…

Eski Milletvekili Adayı…

En yenisi, eski Cumhuriyet Başsavcımız Hüseyin Özbakır…

Varın gerisini siz düşünün…

TTK bizimdir, bizim kalacak!

Dost sohbetinde Zonguldak’ta gelişen olaylar konuşuluyordu.

Tartışma boyut değiştirecekken, bir ağabey söze girdi:

“Neyi tartışıyorsunuz? Zonguldak’ın bitişini mi?”

Gerçekten de biz tam da bu ağabeyin dediğini konuyu tartışıyorduk.

Mesleğe başladığım yıllarda TTK’nın işçi sayısının 42 binlerde olduğu vurgulandı.

İşçi sayısının 10 bin azalmasının, Zonguldak’a etkileri tartışılıyordu, o yıllarda…

Şimdilerde ise, 9 binin altına düştü.

Biz hala TTK’yı tartışıyoruz.

Oysa o günlerde, “Devlet TTK’yı kapatmaz. Bu gidişle TTK kendiliğinden kapanır” deniyordu.

Sahiden öyle olacak.

Biz hala neyi tartışıyoruz?

TTK bizimdir, bizim kalacak.

Bu gidişte TTK’nın adı bize kalır!