TTK Üzülmez Müessese Müdürlüğü ile Zonguldak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi arasında çok ilginç bir bağ var!
Üzülmez Müessese Müdürlüğü'nden çıkan bir takım malzemeler, bizim "EML" diye bildiğimiz Zonguldak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ne veriliyor!
Aslında hurda bile olsa verilemez!
Sonra acayip şeyler oluyor!
Metalurji Teknolojisi Alan Şefi, Ereğli Mesleki Eğitim Merkezi'ne gönderiliyor!
İddia, yakınlarına ait bir şirket üzerinden okul döner sermayesine mal satılması!
"Haksız kazanç" iddiasıyla soruşturma açılıyor. Metalurji Teknolojisi Alan Şefi Süleyman Kalafat, Ereğli'ye sürülüyor!
Bir de aynı okulda Tesisat Teknoloji ve İklimlendirme Alan Öğretmeni Ali Karakaya var!
Eşinin üzerine kurdukları şirketle TTK'dan doğrudan teminle ihale alıyorlar!
Süleyman Kalafat ile Ali Karakaya, birlikte çalışıyorlar!
Ali Karakaya, soruşturma bile geçirmiyor!
Zonguldak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Muhammet Yıldız ile TTK Üzülmez Müessese Müdürü Murat Köseoğlu, akraba!
Bugünlük işi burada bırakalım...
Parça parça anlatalım...
Buraya kadar yazdıklarımız ne kadar doğru, bir bakalım...
Sonra devam edeceğiz.
Cüruf, cüruf, cüruf...
Ege Doğa Geri Kazanım Şirketi ile Oretec Mineral, Erdemir'in cürufunu alıyor, işliyor, para kazanıyor!
Ereğli ilçesindeki Kıyıcak Mahallesi ile Bölücek Mahallesi'nde faaliyetlerine devam eden cüruf tesislerinde, Erdemir'in stoklarında yıllardır bekletilen cüruf, fabrika dışına çıkartılıyor, tarım arazilerinde stoklanıyor, tozu-pisliği hem doğaya hem bölge insanına zarar veriyor.
Bu firmalar o kadar güçlü ki...
Erdemir destek veriyor, Ereğli'de bazı işadamları destek veriyor!
Siyasetçilerden-bürokratlardan büyük destek görüyorlar!
Çevreye bu kadar zararı olan cürufun gördüğü ilgi, bizi şaşkına çevirdi!
Bir baktık ki, bu cüruf işi, Zonguldak'taki taşkömürü işinden daha iyi!
Hacısı var, hocası var, müftüsü var, batısı var, doğusu var, kuzeyi var, güneyi var!
Firmaların çalışma şekilleri çok ilginç!
Gündüz kurallara uyuluyor!
Gece kurallar unutuluyor!
Yüksek tonaja dikkat etmek, cürufun üzerini örtmek yok!
İşe başladıklarında ruhsat alma gereği bile duymamışlardı!
Sonra mühürlemeler geldi!
Ama bir şekilde çalışıyorlar!
Konuya giren, kısa sürede çıkıyor, bir daha girmiyor!
Çok ilginç!
Yaşınız kaymaya müsait değil!
Bir ilçe Belediye Başkanı, Başkan Yardımcısı ve Mali Hizmetler Müdürüne söz geçiremiyor.
Ama Başkan Yardımcısı ve Mali Hizmetler Müdürü, her fırsatta belediye kurumlarına yapılmayan işlerle ilgili fatura geçiriyor!
Belediyenin Yaşlılar Dinlenme Evi'ne hiçbir iş yapılmadığı halde kesilen 71 bin 500'lük faturanın ardından 52 bin 500'lük bir fatura daha geldi!
Hadi, yazın Bodrum'a tatile gitmek için fatura kestiriyorsunuz, onu anladık!
Kışın nereye gideceksiniz, kardeşim?
"Kayağa gideceğiz" diyeceksiniz ama yaşınız kaymaya müsait değil!
Torun-torba sahibi adamın yapacağı işler değil!
Belediye Başkanı, bu işlere neden sesini çıkartmıyor?
Çok ilginç!
AK Parti'nin 9'u, CHP'nin 19'undan büyük mü?
Çaycuma Belediyesi'nde, temizlik şirketinde "kamyon şoförü" olarak gösterildiği halde "başkan danışmanlığı" yapan sevgili Ahmet Öztürk Ağabeyimiz, bir metreküp su fiyatının 19 lira 80 kuruş olmasını nasıl değerlendiriyor?
"Halkçı" Ahmet Öztürk Ağabeyimiz, böyle konularda çok özel yazılar yazardı!
Biz de kendisinden feyz alırdık!
Halkın en temel gereksinimlerinden biri olan suyun Türkiye ortalamasının üzerinde olması, Ahmet Öztürk Ağabeyimizi rahatsız etmiyor mu?
Zonguldak'taki solcu ağabeylerimiz, "Zonguldak Demokrasi Platformu" adı altında Zonguldak Belediyesi'nin suyun fiyatını 9 liraya çıkarmasına çok sert tepki gösterdiler!
9 liraya tepki gösteren solcu ağabeylerimiz, 19,80'e neden tepki göstermiyorlar?
AK Partili belediye 9 lira yapınca "çok", CHP'li belediye 19,80 yapınca "az" mı oluyor?