8 Mart Dünya Kadınlar Günü&[#]8217;nün anlamı ve önemi bir yana.
İçeriği ve verilmeye çalışılan mesajlar bir yana.
Bu yılki kutlamalar üç gerçeği ortaya koydu.
Aynen geçmiş yıllarda olduğu gibi.
Birincisi;
Yurt genelinde binlerce farklı etkinlik yapıldı.
Kadınlar farklı kimliklerinin esiri olarak aynı şeyleri söylemeye çalıştılar.
Kadınlar Günü nedeniyle vermeye çalıştıkları mesajlarda farklı politik şemsiyelerin altına sığındılar.
Ortak dil geliştiremediler.
[*][*][*]
İkincisi;
Türkiye&[#]8217;nin her noktasında yapılan etkinliklere rağmen hiç biri Ukraynalı Femen grubunun 4 üyesinin İstanbul Ayasofya Müzesi önünde soyunarak eylem yapması kadar etkili olmadı.
Hiç birisi televizyonlarda bu kadar yer tutmadı.
Hepimiz biliyoruz ki Ukraynalı Femen grubu soyunmadan bu eylemi yapmaya çalışsaydı yine bu kadar etkili olmayacak ve medyada yer almayacaktı.
Kadınlar gününde etkinlik düzenleyen, etkinliklere katılan, fikir paylaşımında bulunan tüm kadınların bu durumdan çıkaracağı sonuç önemli.
[*][*][*]
Biz gelelim üçüncüsüne;
Konu gün olmasın.
Hele hele 8 Mart Dünya Kadınlar günü hiç olmasın.
Herkeste bir kutlama sancısı başlıyor.
Ve inanın pek çoğu rol yapıyor.
Kimin, kimlerin nasıl numara, nasıl rollere büründüğüne girmeyeceğim.
Biraz kafa yorduğunuzda zaten onlar kendilerini belli ediyorlar.
Mesela siyasi partiler.
Biz Vali Erol Ayyıldız&[#]8217;ın açıklamasının dışında hiçbir açıklamayı vermedik.
Açıklama yapanların sadece kurum isimlerini yayınladık.
Çünkü birçoğunun kendi açıklamalarından haberleri bile yok.
[*][*][*]
Uygulamalara gelince.
Özellikle siyasi partilerin methiyeler düzdüğünü görüyoruz.
Amaç kadınlar gününde Türkiye&[#]8217;de kadın sorunlarını gündeme getirmekten öte tribünlere oynamak.
Öyle olmasa bunca partinin, STK&[#]8217;nın yönetimlerinde kadınlar olmaz mıydı?
Bunca parti ve STK kadınlara yönelik gerçekçi sosyal projeler için çalışmaz mıydı.
Tüm siyasi partilerin ve STK&[#]8217;ların &[#]8216;Kadın Kolları&[#]8217;nın &[#]8216;Kol&[#]8217; olmaktan öteye gidemediği memlekette erkekler &[#]8216;Gövde&[#]8217; si ne derse onlar olmuyor mu?
Eeee o zaman bu kadar yalan niye?
Bu açıklamaların önemi de Ukraynalı Femen grubunun çıplaklığının gölgesinde kalmadı mı?
[*][*][*]
Bu yıl kadınlara yönelik en anlamlı destek hükümetten ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan&[#]8217;dan geldi;
Buna göre;
Eşini kaybeden ve çocuklarına bakmak zorunda kalan kadınların Mart ayı boyunca sisteme girişleri yapılıyor.
Bunun için sigortası bulunmayan ve eşi vefat edenler Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına başvuracak.
İlk ödeme Nisan ayında her bir kişi için 250 lira olarak verilecek.
Arkasından iki ayda bir ödeme yapılacak. Eşi olmayan hanımların hesaplarına iki ayda bir 500 lira maaş yatırılacak.
Eşini kaybeden ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı&[#]8217;ndan maaş alacak kadın sayısı 100 bin ile 150 bin arasında değişiyor.
[*][*][*]
Umarız bir yol sonraki 8 Mart&[#]8217;ta bu rakamlar iki katına çıkmış olur.
Pek çok ülkede yaygın olan uygulamanın Türkiye&[#]8217;de de uygulanmaya başlaması çok sevindirici bir gelişme.
Ancak zor durumdaki kadınlar için başlatılan bu uygulama bile Ukraynalı Femen grubunun çıplak kızları kadar medya da yer alamadı.
Siyasi partiler, medya, STK, iş dünyasında daha pek çok kurumda yüzde 90 erkek egemenliğinin bulunduğu ülkemizde başka ne beklenebilirdi ki?
[*][*][*]
Son olarak Kadınlar Günü nedeniyle kutlama yapan, açıklama yayınlayan kadın örgütlerine ve siyasetçilere bir tavsiyemiz var.
Önce temenni ettiklerinize inanın ve alışkanlıklarınızı değiştirmeye çalışın.
Sorgulamaya temsil ettiğiniz siyasi partinizden, yerel yönetimlerden başlayın.
Salonlardan çıkıp, arka mahallelere, köhne evlere gidin.
Terakki&[#]8217;ye, Mithatpaşa&[#]8217;ya, 467&[#]8217;ye, Çaydamar&[#]8217;a, İhsaniye&[#]8217;ye gidin.
Eşleri ölmüş, evlatları başka memleketlerde bulunan veya kimsesiz kalmış, horlanmış, dışlanmış, hasta, yalnız ve düşkün kadınlar sizi bekliyor.
Birbirinizin değil o kadınların gününü kutlayın ve gerçek bir baskı unsuru olun.
Lütfen daha gerçekçi olun.
