Büyük umutlarla ve neşeli başlamıştık güne.
Çaycuma yollarına düştük.
Uzun zamandır beklenen yurt içi seferlerinin ilk günüydü.
Borajet uçağı indi.
Ve seferlerin başladığına da inanmış olduk.
Uçak, yolcularıyla birlikte Trabzon&[#]8217;a hareket etti.
Bu ilk seferde olmayı çok arzu edenler arasındaydık.
Ancak gündemde başka konular vardı ve Trabzon&[#]8217;a seyahatimizi daha geniş bir zamana erteledik.
Yola çıktığımızda ilk arayan TDH İl Temsilcisi Harun Akın oldu. Karadon&[#]8217;da bir patlama olup olmadığını sordu.
Seçkin Kıraslan, Durmuş Sevindik ve Muzaffer Akgün ile birlikte basabas Zonguldak&[#]8217;a geldik.
Atatürk Devlet Hastanesi&[#]8217;nde olağanüstü bir hal.
Başhekim Kazım Sarıcı, Müdür Yardımcısı Yaşar Karaman, doktorlar, hastane personeli kendilerini bu olağanüstü duruma ve gelen yaralıları karşılamaya hazırlamışlardı.
İlk gelen 11 kişi TTK işçisiydi ve durumları iyiydi.
- 540 kodundaki patlamanın şiddetiyle elektrik şebekesi döşerken neye uğradıklarını anlamamışlar ve bir süre mahsur kalmışlardı.
İlk gelen bilgiler elektrik kablolarında meydana gelen bir patlama olduğu yönündeydi. Ancak telefon trafiği uzadıkça bunun böyle olmadığı anlaşıldı.
Patlamanın şiddeti aslında her şeyi anlatıyordu.
İşçiler Karadon kuyusundan giremediler.
Çünkü kuyu ve asansör hasa görmüş, dışarıda bazı binaların camları kırılmıştı.
Bu yüzden kurtarma ekibi Gelik kuyusundan girdi.
Gelik kuyusundan işçilerin kaldığı yere ulaşmak ise kolay değildi.
Çünkü Gelik&[#]8217;ten giren işçiler - 360 kodundan ilerleyerek desendereden (ocak içinde dik ve genellikle çok dar iniş) Karadon&[#]8217;da kalan işçilere ulaşmaya çalışacaklardı.
Öyle de oldu.
Ama tahlisiye işçilerinin göçük olan yere ulaşmaları kolay olmadı.
Ocak içinde büyük hasar ve göçükler vardı.
Saat 20:00.
Bizler gazeteyi bir şekilde bitirip olay yerine ulaşacağız.
Manşeti bir süre daha bekleteceğiz.
Ama öğrendiğimiz kadarıyla pek umut yok.
İlk göçüğün ardında kaç tane göçük var.
Arkada yangın, duman, zehirli gaz var mı yok mu bilemiyoruz.
Ancak Gelik&[#]8217;ten giren işçiler ön tarafta yaklaşık 500 metrelik mesafede biriken karbonmonoksit gazından ötürü ilerleyemiyor.
Öte yandan Karadon kuyusunun çalışması için çaba sarf ediliyor. Buradan inmek mümkün olursa daha kolay olacak.
Başbakan ve bazı Bakanlar harekete geçtiler.
Bakanlar Zonguldak&[#]8217;a geldi.
Ancak onların da yapabileceği bir şey yok.
Meydana gelen patlamanın şiddetine bakarsak durum gerçekten vahim.
İçerde kalanların sayısı konusunda farklı çelişkiler vardı.
Vali Erdal Ata önce 32 demişti.
Sonra bu rakam 30 olarak deklare edildi.
Aşağıda gerçekten neler olduğunu bilmek istiyoruz.
Dışarıda acı bekleyiş devam ediyor.
Umutlar şimdilik devam ediyor.
Ama bu sorunun yanıtını verebilecek şimdilik kimse yok.
Dua ediyoruz.
Maden işçilerinin sevdikleri gözyaşlarını damıtırken yüreğimiz hepten yanıyor.
Bütün bu çabalar devam ederken sormadan da edemiyorum.
Niye?
Neden?
Bu sorunun yanıtını aramak için erken diyebilirsiniz. Bence değil.
Patlamanın yaşandığı yerde Türkiye Taşkömürü Kurumu&[#]8217;nun işçileri değil Yapı-Tek firmasının işçileri çalışıyordu.
Yani işin içinde bir özel sektör mantığı var.
Ancak peşin bağlayıcı olamayız.
Bu işçiler son olarak kömür damarı kesmişler.
Ve muhtemel o ki burada ani bir metan gazı yükselmesi olmuş.
Ama neydi peki o gazı patlatan?
Yıllardır patlamalardan dersler çıkaran Türkiye Taşkömürü Kurumu, uzun zamandır böylesine kazalar yaşamamıştı.
Deneyim, alınan önlemler ön plandaydı.
Ne oldu da TTK&[#]8217;nın içinde çalışan özel sektörün galeri sürdüğü bir yerde bu patlama oldu?
Bu patlama olduğuna göre çok daha fazlası olabilirdi.
Türkiye Taşkömürü Kurumu&[#]8217;nun kendi bünyesinde özel sektör mantığını yeniden tartışması kaçınılmaz.
TTK&[#]8217;ya işçi almak yerine özel sektöre vermenin bir sonucu mu yoksa denetim mekanizmasının sağlıklı çalıştırılamamasının bir sonucu mu bu sorunun yanıtını merak ediyoruz.
Elbette önce bir mucize bekliyoruz.
Dileriz bu mucize gerçekleşir ve gerisini sonra tartışırız.
Ama bu mucize gerçekleşmezse -ki çok zor görünüyor- o zaman bu kazanın mimarlarının hesap vermesi gerekecek.