Dün gece, çok ilginç bir rüya gördüm...

Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz, başka bir şehre atanıyordu.

Yerine de, sağlıkçılara dil uzatıp Valilik görevinden alınan Erdoğan Bektaş geliyordu!

Vali Mustafa Tutulmaz, çok üzgün görünüyordu, hatta ağlıyordu.

Zonguldak'ı çok sevdiğini, çok emek verdiğini ve bu yüzden bırakıp gitmek istemediğini söylüyordu.

Bana, Zonguldak'ın tarihini anlatan birkaç yapıyı ve heykeli gösteriyordu.

"Bunlar çok önemli kent için, bunlara sahip çıkın" diye tavsiyede bulunuyordu.

Rüya gerçek gibiydi, hissedilen duygular da...

Vali Mustafa Tutulmaz, Zonguldak'ı çok benimsedi.

Özellikle turizm alanındaki çalışmalarının yanında, Zonguldak'ı "Jeopark Şehri" yapmak için gösterdiği çaba görmezden gelinemez.

Hatta geçenlerde gazetecilere sitemde bulunarak, Zonguldak için hazırlanan tanıtım videolarını herkesin paylaşması gerektiğini vurgulamıştı.

Belki de Vali Bey'in bu tutumundan etkilenip, bu rüyayı görmüş olabilirim.

Ertesi sabah Valilikte kendisi ile karşılaştığımızda rüyamı anlattım.

"Gidersem, senin yüzünden gideceğim" şeklinde espri yapıp gülüştük.

Mustafa Tutulmaz, biraz daha Zonguldak'ta kalmalı...

Zonguldak "Küresel Jeopark" olana kadar en azından kalması gerekiyor.

Salon gastecileri...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 20 Nisan 2023 Perşembe, yani arife günü Filyos'a gelerek, doğalgazın karaya çıkartılması ve yakılması törenine katıldı.

Zonguldak'tan törene katılmak için Valilik Özel Kalemi'nden akredite olan birçok gazeteci, Filyos'a gelmedi!

Zonguldak Merkez'den; Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Derya Akbıyık dahil 6 kişi katıldı.

60 kişinin Valilikten kart aldığı törene sadece 6 gazeteci katıldı!

Ben bir köşe yazarı, Yazı İşleri Müdürü ve en önemlisi bir Zonguldaklı olarak törene katıldım.

Bu önemli güne tanıklık etmek istedim.

Filyos, çok soğuktu, "iliklerimize kadar donduk" diyebilirim.

Ellerimiz buz tuttu, telefonları zor tuttuk.

Orada iki karton kutudan masa yapıp iftarımızı açtık.

"Yağmur, çamur, sis" demeden sahada çalışan gazetecilerden başka kimseyi göremezsiniz.

Ancak; kapalı alanda kahvaltı ve yemeğin olduğu ortamlara, sıcak salon  toplantılarına katılan bir cenah var!

Hem de kıyamet gibi...

Ben, onlara "salon gastecisi" diyorum.

Bunların hepsinin de ortak bir özelliği var...

Siyasiler ya da bürokratlarla bol bol lak lak etmek (sırf hava olsun), haber yakalayamamak ve haber yazamamak gibi...

Bu cenahtan uzak durmak lazım.

Her şeyden haberi varmış gibi ama hiçbir şeyden haberi olmayan tipler...

Sadece kuru gürültü, "haber yaz" desen, yazamaz!

Filyos'taki programa isim yazdırıp gelmemek ne demek?

Valilikte bu iş için uğraşan müdür ve çalışanlar var.

Ayrıca özel araç tahsis ediliyor, kartlar filan hazırlanıyor.

Bu işler için özel ilgilenen bir ekip var, gelmemek onların "zamanından çalmak" demek!

Arkadaşlar bu kartları sonradan nerede kullanacaklar, merak ediyoruz.