Günlerdir yazıyoruz.

Aylardır yazıyoruz.

Göçü yazıyoruz.

Gidip de gelmeyenleri yazıyoruz.

Göçün nedenlerini yazıyoruz.

Yapılmayan hizmetleri yazıyoruz.

Bu kentin aldatılmışlığını yazıyoruz.

Bürokrasideki tembelliği yazıyoruz.

Siyasetçilerin hazırcılığını yazıyoruz.

STK&[#]8217;ların iş bilmezliğini yazıyoruz.

Çağrıda bulunuyoruz.

Diyoruz ki:

&[#]8220;Hadi o zaman, ne duruyorsunuz?&[#]8221;

Diyoruz ki:

&[#]8220;Hadi o zaman, siz de bir şey söyleyin.&[#]8221;

Diyoruz ki:

&[#]8220;Önce siz sahip çıkın.&[#]8221;

İnanın yoruluyoruz.

Anlatmakta yoruluyoruz.

Yazmaktan yoruluyoruz.

Hep bir mazeret, hep bir mazeret!

Konuşmaya gelince, herkes konuşuyor.

Herkes birini suçluyor.

Yıkmışlar tüm sorumluluğu milletvekillerine, çekilmişler kenara.

İşin kolayına kaçmışlar.

Hep konuşurlar.

Dedikodu yaparlar.

Başka işleri kovalarlar.

İş Zonguldak olunca, çil yavrusu gibi dağılırlar.

Acaba kaç kişi konuştuğu kadar iş yapıyor?

Bunca adam, eğer konuştuğu kadar iş yapsa, zaten memleket bu hale gelmezdi.

Zonguldak&[#]8217;ta çok trajikomik işler yaşanıyor.

Zonguldak, bu haliyle Türkiye&[#]8217;de şaşkınlık yaratıyor.

Ama bu kentin kendi insanı, kentine yeterince sahip çıkmıyor.

Öyle bir derdi yok.

Tek dertleri, şahsi işleri!

Biz çağrımızı yineliyoruz.

&[#]8220;Bu kentin uğratıldığı haksızlıkların karşısında durmak ve bu kentin sesini duyurmak için gerekirse kepenkleri indirelim&[#]8221; diyoruz.

Bir diyoruz.

İki diyoruz.

Üç diyoruz.

Bu kentin uğratıldığı, haksızlıktan, yalnızlıktan şikayet eden ne kadar STK, ne kadar siyasi parti varsa; ya susuyor, ya duymazdan geliyor, ya yarım ağız konuşuyor.

Oysa, bu kentteki yöneticilerin, siyasilerin, STK başkanlarının ne kadar kabiliyetli olduğu tartışılmaz.

Ama o kabiliyetlerini bu işlerde kullanmazlar, kullanamazlar, kullanmak istemezler.

Organize olmazlar, olamazlar.

Ama birbirlerine bin bir türlü kulp takarlar.

Ve bu kent için &[#]8220;destur&[#]8221; çekemeyenlerin komik hallerine gülüyoruz!

Süheyl Batum&[#]8217;un sözleri tam da bizimkilere göre!

Her taraf kartondan kaplan!

Biz çağrımızı yineliyoruz.

Hadi bakalım;

Bu kente olan sevginizi gösterin.

Hadi bakalım;

Bu kente sahip çıktığınızı gösterin!

Hadi!

Hadi!

Vali Bey&[#]8217;e hatırlatma!

Dünya Gazetesi&[#]8217;nin TÜİK verilerinden yaptığı hesaplamaya göre, toplam it­halatın yüzde 1,8 düşüşle 240,8 mil­yar dolara gerilediği 2012´de, enerji dışı ürünlerdeki ithalat yüzde 5,5 düşüşle 176,4 milyar dolar olurken, ham petrol, petrol ürünleri, doğal gaz, akaryakıt, sıvılaştırılmış petrol gazı, kömür ve elektrik gibi enerji maddeleri ithalatı yüzde 11,1 oranında büyüyerek 60,1 milyar dolara ulaştı. Toplam ithalat faturası içinde enerjinin payı 2012´de yüzde 25,4´le en yüksek yıllık düzeyine ulaştı.

Kısaca, 2012 yılında enerji dışındaki ürün­lerde dış ticaret açığı yüzde 50´ye yakın oranda azalırken, enerji ürünlerinde ise, ilk kez 60 milyar do­ları aşan ithalat nedeniyle açık bü­yümeye devam etti.

Geçen yılki dış ticaret açığının yaklaşık üçte ikisi enerji ürünlerinden kaynaklandı.

Bunların arasında taşkömürü de önemli bir yer tutuyor.

Hatta o ithal kömür Zonguldak&[#]8217;a geliyor.

Karabük&[#]8217;e geliyor.

Ereğli&[#]8217;de Erdemir&[#]8217;e geliyor.

Çatalağzı&[#]8217;nda Eren Enerji&[#]8217;ye geliyor.

Ama Zonguldaklı kömürcü, şu veya bu nedenle kendi ürettiği kömürü satamıyor.

Bazı kömürcülerin kalitedeki düzenbazlığı ne kadar gerekçe kabul edilebilir?

Ondan almazsın, başkasından alırsın.

Kötü örnekler, mazeretten başka bir şey değil.

Kurumlar, Zonguldaklı üreticilerin aynı değerdeki kömürüne 20-30 dolar düşük fiyat veriyor.

Bu yolla kömürcüye, &[#]8220;üretme&[#]8221; demek istiyorlar.

Böyle olunca, kömürcü işçi çıkarmaya başlıyor.

Maaş veremiyor.

Ödeme yapamıyor.

Bu kentin, havasını, suyunu, denizini kirleten tüm kurumlar, iş kömür almaya gelince, ithal ediyor.

Yerli üreticiye sahip çıkmıyor.

Ama milyar dolarları dışarıya göndermekten de geri kalmıyor.

Garip bir durum&[#]8230;

Diyeceksiniz ki:

&[#]8220;Zonguldak, bu garipliği sona erdirmek için kendi adına ne yapıyor?&[#]8221;

Hiçbir şey!

Vali Bey&[#]8217;e hatırlatıyoruz!

İsterseniz siz de bir şeyler yapabilirsiniz.

Sayın Başbakan&[#]8217;ın dediği gibi;

Valiler böyle günler için var!

Karaduman&[#]8217;a soru!

AK Parti Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Metin Karaduman, Zonguldak adına vatandaşın taleplerini dinleyerek, milletvekillerine ve bakanlıklarla paylaştıklarını belirtmiş.

CHP&[#]8217;li Zonguldak Belediyesi&[#]8217;ni eleştiren Karaduman, yollarla ilgili sıkıntıları anlatmış.

Şöyle demiş:

&[#]8220;Yerelde de bunların yapılmasında katkı vermek istiyoruz.

Yerel anlamda hakikatten Zonguldak&[#]8217;ta özellikle bu dönemde Zonguldak hizmet anlamında ve yatırım anlamında hiçbir çalışma olmadı. Vatandaşlarımızda mahallelerde ya da yaptığımız ev toplantılarında bunları bize dile getiriyorlar. Biz de zaman zaman çıkıyoruz, kamuoyuna açıklamalarda buluyoruz. Bunlarla ilgili yaptırım olarak tabii yerel hizmetler şu anda CHP&[#]8217;de olduğu için biz bunları kamuoyu aracılığıyla iletiyoruz bunların yapılması noktasında. Yollarla ilgili çok büyük sıkıntılar var.&[#]8221;

Metin Karaduman haklı, ama şu soruya da yanıt vermesini bekliyoruz.

Sayın Karaduman, siz iktidarsınız da ne oldu?

Ne yaptınız duble yolları!..