"Tüneldi, sahil yoluydu, Cumhurbaşkanıydı, Yardımcısıydı, Binali Bey, İnali Bey..." derken, döndük mü kendi gündemimize...
"Bu yolu açamazlar" diyenler, şimdi başka başka şeyler söyleyecekler!
Açılışa davet almadıkları için tünel ve yolun bitişine sevinemeyenler var!
"Tünele benim adım verilmedi" diye küsenler bile var!
Burası Zonguldak...
Bakın bu haftaki gündeme...
AK Parti İl Başkanı Zeki Tosun ile İl Başkan Yardımcısı Muammer Avcı, ilk toplantıda karşı karşıya gelecek...
Zonguldak Kızılay, bu hafta yeniden gündeme gelecek...
Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan, Fatih Akca ismine "limon sıkan" Zeki Tosun'un önerdiği Kadir Habiboğlu isminin üstüne asit mi dökecek?
İl Başkanlığı için adı gündeme gelen AK Parti eski Merkez İlçe Başkanı Metin Karaduman sahalara dönecek...
AK Parti Merkez İlçe Başkanı Mükerrem Ayçiçek, Zonguldak Belediye Başkanı Ömer Selim Alan'a biraz daha yaklaşacak...
İl Başkanı olabilmenin yollarını arayacak...
Ama sükutu hayale uğrayacak...
Tünel ve sahil yolu açılışı için Zonguldak'a gelen AK Parti Zonguldak Milletvekili Polat Türkmen, Balgat'taki oyun masasına dönecek...
Kozlu Belediyesi özel halk otobüsleri işletmeciliği sözleşmesi feshedildi. Yola, eski şirket ile devam edilecek...
Zonguldak Belediyesi özel halk otobüsleri nostalji olarak devam edecek...
TTK Memurlar Derneği Lokali'nin kaçak bölümlerinin yıkımıyla ilgili bir karar çıkmadığı için bu hafta gündem olmayacak...
"Yapılmış ile sevilmişin davası olmaz" diyorlar.
"Herkesin yaptığı yanına kar kalsın" diyorlar.
Hatta bir vali, "Zonguldak'ın yüze 80'i kaçak! O kadar takılma" demişti.
Meğer, Memurlar Derneği Lokali'nden Vali Konağı'na yemek gidiyormuş.
"Dolmayı yut, dilini tut" mesajı veriliyormuş.
Sonra dolmayı yemeyen, dilini tutamayan valiler geldi.
Ahmet'in işini Mehmet'e, Mehmet'in işini Ahmet'e anlatanlar oldu.
Bizim köyde "Höttü Ebe" vardı.
Evi, köyün meydanındaydı.
Her şeyden, herkesten haberi olurdu.
Adı neydi, bilmiyorum.
Höttü Ebe'nin ağzı bile bizim valilerden daha sıkıydı.
Her şeyi bilir, sadece muhatabına söylerdi.
Mekanın cennet olsun Höttü Ebe...

Grizu 263 ve Zonguldak...
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (ZBEÜ) Mühendislik Fakültesi öğrencilerinin "Grizu 263 Cep Uydusu" uzaya gönderildi.
Bu olay, kamuoyunda ilgi görmüyor. Haberleri okunmuyor. Toplumun, akıllı telefonlara bu kadar ilgi gösterirken, uydu işine ilgisiz kalması ilginç değil mi?
Ya da Bülent Ecevit Üniversitesi ile kent insanının kopukluğu, bu ilgisizliğin ana nedeni olabilir mi?
Bu; düşünülmesi, araştırılması ve tartışılması gereken bir konudur.

Günün Fıkrası: Şeytan!
Fazlası ile zampara olan bir adam, tövbekar olmak istemiş. "Ne yapayım, ne edeyim?" derken, "40 gün, 40 gece bir mağaraya kapanıp dua etmesi" söylenmiş.
Adam, mağaraya kapanmış. "1 gün, 2 gün, 3, 4, 5..." derken, 39 gün olmuş. 39'uncu gün, dışarıda bir yağmur bir yağmur, ortalığı sel götürüyor.
Bir bakmış ki, mağaranın kapısında yağmur iliklerine kadar işlemiş bir kadın. Güzel mi güzel... Kadın, hemen içeriye girmiş. Adam, kadının üstünü kurutmak için ateş yakmış. Fakat kadına hiç yaklaşmamış.
Kadın, üzerindekileri kurutmak için çıkartınca, kendisinin korktuğunu söylemiş ve adamın kendisine sarılmasını istemiş. Adam sarılırken, tövbesini bozmak istemiyormuş. Fakat hatun cilvelenince "tövbe" diye bir şey kalmamış ve iş bitmiş!
Sevişmenin ardından kadın, kahkahalar ile gülmeye başlayınca, adam merakla sormuş:
"Neden gülüyosun yahu?"
Kadın:
"Ben şeytanım... Senin tövbeni bozmak için geldim ve başardım!"
Bu sefer adam, kahkahalarla gülmeye başlamış. Şeytan sormuş:
"Niye gülüyorsun?"
Adam:
"Bu dünyada beraber olmadığım bi şeytan kalmıştı. Onunla beraber olduk ya, boşver gerisini!"
Aynı adam ölünce, cehenneme gidiyor. Kapıda aynı şeytan ile karşılaşıyor. Şeytan, yanındakilere diyor ki,:
"Bunu cennete gönderelim. Bu, dünyada beni sevdi, burada hepimizi sever!"