Zonguldak Belediyesi, bir yandan Fevkani Köprü’yü yıkarken, Soğuksu-Acılık bağlantısı için hazırlık yapıyor.
Köprünün yıkımı tamamen bittiğinde, çevre düzenlemesi yapılacak.
Mahallelerdeki asfalt çalışmaları hızla devam ediyor.
TOKİ’nin ihale ettiği Lavuar Alanı Projesi başlıyor.
Hemen peşinden Emlak Konut, Lavuar Alanı’ndaki işyerlerinin yapımına başlayacak.
6 ay içinde Zonguldak’ta gözle görülür bir değişim olacak.
Zonguldak Belediye Başkanı Dr. Ömer Selim Alan, çok radikal kararlar alıyor ve uyguluyor.
Düşünün, Muharrem Akdemir, köprünün güçlendirilmesinin ihalesini yapmıştı!
Köprü altı esnafını ikna edemediği için güçlendirme ihalesini iptal etmek zorunda kalmıştı!
Dr. Ömer Selim Alan, Muharrem Akdemir’in altını boşaltamadığı köprüyü yıkmayı başardı.
“Efendim, derenin üzerinde kalan bölümü yıkmayalım, orası şehrin balkonu olsun” şeklindeki öneriler geliyor!
En başta bir direniş olacağına, bir masa etrafında buluşulsaydı ve yıkım başlamadan konuşulsaydı, olurdu.
Ama bu dakikadan sonra köprünün bir ayağı bile kalmaz!
Toplumun çok büyük bir bölümü, köprünün yıkılmasından yana görüş belirtiyor.
Her şey bittikten sonra kentte yaşanan dönüşüm, herkesi mutlu edecek.
Değişim ve dönüşüm, böyle sancılı oluyor.
Kim ideolojik çizgisinden uzaklaştı?
MHP eski İl Başkanı Metin Soydaş, "Milliyetçi Hareket Partisi, ideolojik çizgiden uzaklaştı. Bu ideolojik çizginin de Cumhuriyet Halk Partisi’nde olduğunu gördüğüm için böyle bir karar aldım" demiş!
CHP’ye geçen bir ülkücünün MHP’nin ideolojik çizgisinden uzaklaştığını iddia etmesi çok komik değil mi?
MHP, ideolojik çizgisinden uzaklaşmışsa, CHP’ye geçerek Metin Soydaş da ideolojik çizgisinden uzaklaşmış olmuyor mu?
Metin Soydaş, sürekli kimlik arayışı içinde olan bir karakter!
Bunu paylaşımlarında da görüyorduk!
Kendisine en uygun kimliği CHP’de bulması ilginç!
MHP’de partisinden ihraç edilen birçok ülkücü davasından vazgeçmedi!
Yönetimler değişti, gelindi, bu isimlerden özür dilendi!
MHP’de bir sorun olabilir...
Ama bana göre sorunun büyüğü Metin Soydaş da!
CHP’ye neden geçtiğini yakında görürsünüz!
İki kardeşini yönetemedi!
Bir milletvekilinin kardeşleri çok ciddi kavga etmişlerdi!
Kavganın ardından dayak yiyen kardeş, darp raporu almıştı!
Sonra karşılıklı uzaklaştırma talepleri oldu!
Birine 6 ay, diğerine 1 ay uzaklaştırma kararı çıktı!
Hukuki süreci yakından takip ediyoruz.
Bakalım, bu davanın sonucunda ne çıkacak?
Yalnız, iddianame hazırlandığında darp raporu ortaya çıkar!
O zaman “Ben dayak yemedim” diyene sorarız...
“Ne diye şikayetçi oldun?”
Milletvekili, iki kardeşini yönetemedi!
Zonguldak’ı yönetecek, öyle mi?
Yine tehdit, yine şantaj!
Yine çok özel bir haber geldi.
Olayın olgunlaşmasını bekliyoruz.
Malum, yine tehdit, yine şantaj içerikli bir olay!
Önemli isimlerle yapılan görüşmeler var!
Tutulan kayıtlar var!
Bu kayıtlarla yapılan şantajlar var!
Yalnız kayıtlar karşılıklı tutuluyor!
Kimin, nasıl işine yaracağına bakacağız!
Yasin Hamzaçebi neden yakalanmıyor?
Zimmetten 20 yıl, nitelikli dolandırıcılıktan 13,5 yıl hapis cezası olan Yasin Hamzaçebi, hala yakalanmadı!
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, müthiş bir performans sergiliyor.
Bu performansın, Zonguldak’ta cumhuriyet tarihinin en büyük zimmet olayıyla yargılanan ve nitelikli dolandırıcılıktan ceza alan Yasin Hamzaçebi’yi yakalama konusunda da gösterilmesini bekliyoruz.
"Yapanın yanına kar kalmasın" istiyoruz!
Yasin Hamzaçebi ve benzerleri "af çıkacak" diye bekliyor!
Peki, mağdur ettikleri insanlar, Yasin Hamzaçebi’yi affedecekler mi?
Zonguldak İl Emniyet Müdürlüğü’nün Yasin Hamzaçebi’yi yakalama konusunda çaba göstermesini bekliyoruz.
Pisagor bardağı...
M.Ö. 580-M.Ö. 500 tarihleri arasında yaşamış olan Sisamlı Pisagor, Yunan filozof ve matematikçidir. Ünlü düşünürün buluşu olan ilginç bardağın çok önemli ve anlamlı bir özelliği bulunmaktadır.
Adalet kupasını 2 bin 500 yıl önce icat eden düşünür, ters çan biçimindeki bu kupaya ilginç bir özellik katmıştır. Kupanın altı delik olmasına rağmen içindeki asla dökülmez. Ne zaman kupaya doldurulan içecek kupanın sınır çizgisini aşar, o zaman içindekiler son damlasına kadar akıp gider. Kupaya "adalet kupası" ismini veren filozof, bu kupa ile şunu söylemek ister...
Düşünür Pisagor, bu buluşuyla “aza kanaat getirmeyen, çoğu bulamaz” sözünü belirtmek istemiş ve açgözlü kişilere uyarıda bulunmuştur. Ünlü düşünür bir başka mesajını da şu şekilde vermiştir:
İnsan bazen yaşamın sundukları ile yetinmeyi bilmeli, zira daha fazlasını arzularken elindekiler de kayıp gidebilir…
Çizgiyi geçerseniz, sifon etkisi devreye girer ve bu sefer bardağın içindeki suyun tamamı altından dökülür gider. Çizgiyi aşarsanız, çizginin üstünün değil, elinizdeki her şeyi kaybedersiniz. Durmanız gereken yeri çok iyi bilmeniz gerekir.