Zonguldak garip bir memleket.


Bunu bizlere çok anlattılar.


Her ne kadar burnumun doğrultusuna gidip bir şeylere inanmak istemeseniz de büyüklerimizin haklılığını kabul etmek zorunda kalıyoruz kimi zaman.


Toplum adına bir şeyleri değiştirme inadımız bazen başımıza iş veriyor.


Bu kentte duymayacaksın, görmeyeceksin, konuşmayacaksın.


Bunları yeni yeni öğreniyoruz.


Biz susarken kim konuşacak.


Gazeteciliği hakkıyla yapmaya çalışan her arkadaşım biliyoruz ki bunu yaşıyor.


Baskılar, tehditler, psikolojik baskılar her zaman bizim çevremizde olağan olan şeyler.


İnadına gazetecilik yapan her meslektaşımızı en büyük hayal kırıklığına uğratan, &[#]8216;Basın yazsın&[#]8217; diyen toplumun bir gün aniden susuvermesidir.


Toplumun sustuğu yerde basının sesi de kısılır.


Toplumun görmediği, duymadığı, konuşmadığı yerde basına kızamazsınız.


Toplumun işine geleni gördüğü, işine gelmeyeni görmediği yerde basınında sabrı bir yerde taşar.


Sivil toplum önderlerinin, bürokratların, kentini sevenlerin yapması gereken birinci iş konuşmak, bildiklerini ve fikirlerini medya kanalıyla halkla paylaşmaktır.


Bugünlerde yaşanan polemiklere bakın.


Yerel seçimlere endeksli çoğu karbonatlı sözler.


Konuşmalar daha çok rakipleri hedef alıcı.


Onun dışında pek fazla bir şey yok.


Proje tartışan yok.


Olayların, gelişmelerin kente getirisini, götürüsünü tartışan yok.


Bütün hesaplar karşındaki alt etmek üzerine.


Toplum böyle bir ortamda haklı olarak medyadan çok şey bekliyor.


Ama susuyor.


Konuşursa birileri kızabilir.


Alınabilir.


Kırılabilir.


Kapıları yüzlerine kapatabilirler.


Böyle düşünen bir Zonguldak üzerindeki ölü toprağını nasıl atabilir?


Çok örnek gösterebiliriz.


Ama bence en çok gündemde olması gereken konu Mithatpaşa Tüneli.


Trafik ızdırabına isyan edip küfürler savuran baylar ve bayanlar gönül bağı olan aday karşısına geldiğinde &[#]8216;Arkadaşım bu tüneli yapacak mısın&[#]8217; diyemiyor.


Anormallik bunun neresinde?


Toplum yaşanan ve yaşatılan sorunlar karşısında susmaya devam ederse çok fazla sürmez medya da topluma eşlik eder.


Allah hiçbir meslektaşımızı ideallerinden caydırmasın!


Amin.


Ali İhsan Köktürk&[#]8217;e sorular


CHP Milletvekili Sayın Ali İhsan Köktürk muhtemel o ki tarihe en çok soru önergesi veren Milletvekili olarak geçecek.


Soru bu kadar çok, muhatapları da bu kadar ilgisiz olunca bu soru sorma işinden vazgeçsek nasıl olur diye düşünmeye başladım.


Köktürk onu sordu bunu sordu.


Bir kısmına yazılı, bir kısmına sözlü yanıt geliyor.


Değişen ne?


Hiçbir şey.


Zonguldak&[#]8217;ın reklamı yapılacaksa bende çok acayip fikirler var.


Benimde Ali İhsan Bey&[#]8217;e yazılı olarak yanıtlaması için birkaç sorum var.


Bir


Sayın Köktürk Milletvekili seçilip gittikten CHP&[#]8217;nin diğer Milletvekili Sayın Ali Koçal ile birlikte kaç defa basın toplantısı düzenleyip gazetecileri bilgilendirdiniz? Hangi proje üzerine ortak çalışma yürütüp gelip memleketinizde anlattınız? Yaptıysanız ben neden hatırlamıyorum?


İki.


Sayın Köktürk. Karadeniz Sahil Yolu&[#]8217;yla ilgili soru önergesi verdiniz. Tebrik ederim. Peki Zonguldak Kent Merkezi&[#]8217;nin acil ihtiyacı olan ve Ak Parti&[#]8217;nin duymazdan geldiği Mithatpaşa Tüneli hakkında Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım&[#]8217;a soru sormayı düşünüyor musunuz?


Bu konuyu irdeleyen yazıp, çizen, sorup sorgulayan kişilere Allah aşkına bir tele telefon edip bilgi aldınız mı?


Üç


Eski Ali İhsan Köktürk&[#]8217;ün yerinde bambaşka bir Ali İhsan Köktürk görüyoruz. Hal böyle olunca parti içi sorunlarınızın olması normal. CHP&[#]8217;nin Parti Meclisi&[#]8217;nde yer almak bir Milletvekili&[#]8217;nde en çok neyi değiştiriyor. Yoksa bu durumlar çok mu normal de ben mi anormalleştim?


Kamuoyu yararı taşıdığına inandığım sorularıma danışmanınız yerine bizzat kendiniz yazılı yanıt verirseniz memnun kalırım.


İyi günlerde görüşmek üzere.