Son birkaç gündür kar bekleniyordu.

Önceki gece kar başladı.

İlgili kurumların ilgili birimleri hazırlıklı olmalıydı.

Daha önce kötü sınav verenler belli.

Sabah oldu.

Kar ne tam doldurmuş ne de çok azdı.

Okullar tatil edilecek miydi, edilmeyecek miydi?

Dün sabah en çok merak edilen konu oldu.

Binlerce veli çocuklarını evden çıkarsın mı çıkarmasın mı?

Bu konuda ne bir anons vardı ne de bir açıklama.

Kendimizi şişirmek için söylemiyorum ama Pusula internet sitesinden 07:06&[#]8217;da okulların tatil edildiğini duyurdu.

Vali Erol Ayyıldız tarafından bu karar sabah 07:00&[#]8217;de alınmıştı.

Yapılacak en doğru en kısa sürede belediye hoparlörlerinden halka okulların tatil edildiğini duyurmaktı.

Anonsu sabah 07:50 civarında yapmışlar.

Nasıl olmuşsa olmuş anons yapılamamış.

Çünkü Belediye&[#]8217;de o saatlerde bir muhatap yok.

Vali Erol Ayyıldız bu sefer çok erken davranmasına karşın Belediye anons yapmayı becerememiş.

Çünkü akşamdan, kim kiminle nasıl, saat kaçta koordine olacağı üzerine bir çalışma yok.

Hazırlık yok.

Bunları tam anlamıyla dert edip planlama yapan yok.

Temizlik işçilerini sokağa sürünce her şey oldu zannediyorlar.

Hani bazen eleştirilerimizin dozunu fazla sert bulanlar var ya;

Acaba onlar bu duruma ne diyor?

Şunu bir kez daha gördük ki çok az bile eleştiriyoruz.

Bunların ne belediyecilikle, ne halkla bir alakası var.

Tesadüfen belediyecilik yapıyorlar.

Vali Bey&[#]8217;e de bunu anlatmaya çalışıyoruz.

Bu kentte böyle basit işleri bile düşünemeyen, koordine edemeyen, umurunda olmayan, tembel bir anlayış varken daha aktif olmak zorunda.

Cezasını kim çekiyor.

Halk.

Vali Bey sanırım bu durumlarda Zonguldak Belediyesi&[#]8217;ne güvenilmemesi gerektiğini anlamıştır.

Sonuçta karar alsanız, Belediyeye bildirseniz ne olacak?

Gördük işte ne olduğunu.

45- 50 dakika boyunca anons yapamayan bir Belediye&[#]8217;den ne beklersiniz.

Çocuklar yollara döküldükten sonra anons yapılacaksa Zonguldak Belediyesi&[#]8217;nin ve bu ses sisteminin ne anlamı var?

Gör bunları Zonguldaklı gör!

Onlar utanmasa da sen utan.

Sana, çocuğuna, kentine ne kadar değer verildiğini gör.

Belki o zaman kentin sakini değil sahibi olmanın önemini hatırlarsın!

Sadece kendi işlerinde değil toplumsal meselelerde hakkını aramayı akıl edersin!

Tahlisiye ekiplerinin talebi!

Van depremine giden Zonguldaklı maden işçilerinin başarılı çalışmalarını izlerken gurur duyduk.

Ancak bu gurura rağmen bizim maden işçilerinin üzerindeki kıyafetlerin neden hala beyaz madenci elbisesi olduğunu merak etmiştik.

Mevzu elbiselerin beyaz olması değil elbette.

Maden ocaklarında hangi elbise giyiliyorsa Van&[#]8217;ın o dehşet soğuğunda da aynı elbiselerin giyiliyor olmasıydı.

Yağmur geçirmeyen özel elbiseler ve donanımlar olmasıydı.

TTK&[#]8217;nın ekipleri benzer afet durumlarında göreve gidiyorsa kurumda milyonlarca liralık ihale yapan yöneticilerin de bunu görmesi gerekirdi.

Lojmanların mantoloma sevdasına tutulan yöneticilerin bu basit detayı görememiş, üzerine kafa yoramamış olması sizce ilginç değil mi?

Neyse ki Van&[#]8217;da görev yapan ekip tarafından hazırlanan;

&[#]8220;Van- Erciş depremi Faaliyet ve sonuç raporu&[#]8221; başlıklı dosya elimize geçti de bu durumdan rahatsız olan başkalarının da olduğunu öğrendik ve sevindik.

Umarız TTK yönetimi eksikliğini anlar ve başka bir afet yaşanmadan tüm eksiklikler giderilmiş olur.

TTK halletmezse sendika bir kampanya açar artık!

Dibe çöküş nasıl durdurulur!

Zonguldak dibe çökmeye devam ediyor.

Makamlarına gömülmüş yöneticilerin birçoğu günü, koltuğu kurtarma çabasından öte geçemiyor.

Pek çoğunun öyle bir derdi yok.

Son yıllarda dibe çökmeyen kaç tane kurum var?

Kaç tanesini sayabiliriz?

Siyaset üzerinden herkes birbirine sallayıp duruyor.

Ani manevralar, anlık kafa kol ilişkileri derken işte geldiğimiz yer.

Bataklık.

Kişi ve kurumlar birbirlerini suçlarken kendilerinin ne kadar bakıyorlar acaba?

Özdenetimden yoksunlaşan kurumların başında olanlar Zonguldak&[#]8217;ı da batırıyor.

Kentte siyasi ve sivil inisiyatiflerin çok büyük çoğunluğunun yenilenmesi şart.

Bu kurumlar, sivil inisiyatifler aynı kafa ve aynı kişilerle yönetilmeye devam ettiği sürece inanın değişen bir şey olmayacak.

Sadece onlar egolarını tatmin edecek.

Para kazanacak ve mutlu olacaklar.

Zonguldak dibe doğru batmaya devam edecek.

Hep birlikte basit meseleleri konuşup günü kurtaracağız.

Kurumların nitelik kazanmadan, temsil sorunlarını çözmeden Zonguldak&[#]8217;ın ayağa kalkmasını beklemek aptallık olur!

Bu nedenle her kurum, her aile kendi özdenetimini yapabilmeli.

Her ailede samimi olanlar dayanışıp öne çıkmalı.

Kazan kaldırması gerekenler varsa durmamalı.

Yoksa &[#]8220;Bekleyelim bakalım ne olacak?&[#]8221; mantığı ile kimsenin bu kente doğru dürüst bir katkısı olmaz.

Sonra hep birlikte yakınırız!