Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem, seçimden önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na öykünerek "Kent Lokantası" sözü verdi!

113 gündür proje hayata geçmedi!

İnşallah, ağustos ayında hizmete girecek!

"Kent Lokantası"nın yemekleri, Zonguldak Belediyesi’nin mutfağında pişecek!

Bu lokanta, günlük 500 kişiye yemek verecek!

Bu 500 kişinin nasıl belirleneceği belli değil!

Önce emekliler için olduğu söylenmişti!

Zonguldak, emekli kenti!

Binlerce emekli var!

Bu 500 kişi nasıl belirlenecek?

"Öğrencilere de hizmet verecek" deniyor!

Secaattin Gonca döneminde, bir Ramazan ayında iftar çadırı kurulmuştu!

İkincimakas sakinleri çadırı doldurmuş, başka kimseye yer kalmamıştı!

İnşallah, öyle bir durum olmaz!

Olacaksa, 500 kişilik bir lokantayı da İkincimakas’a açalım!

Öğrenciler için de İncivez’e 500 kişilik Kent Lokantası açalım!

Seçildiği günden bu yana her şeyi eline-yüzüne bulaştıran Zonguldak Belediye Başkanı Tahsin Erdem’i şimdiden uyaralım...

Belediye hizmetlerine iğneden ipliğe fahiş zamlar yapan Tahsin Erdem, böylece halktan aldığını halka vermiş olur! 

Kadıoğlu Mozaikleri-Yurtbay Seramik-Çanakcılar Seramik...

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, bulunduğu 2008 yılından bu yana turizme kazandırılmayı bekleyen "Kadıoğlu Mozaikleri Projesi"nin Kültür ve Turizm Bakanlığı eliyle rafa kaldırıldığını açıklamış!

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy imzasını taşıyan yanıtta, mozaiklerin çıkartılması için gereken ödeneklerin Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023 depremi nedeniyle iptal edildiği açıklanmış!

Zonguldak’ın en önemli işlerinden biri, "Kadıoğlu Mozaikleri"dir.

Zonguldak bir araya gelmeli, bu değeri tarihe ve turizme kazandırmalıdır.

Kültür ve Turizm Zonguldak İl Müdürlüğü, bu konuda bir toplantı yapmalı, Zonguldak Valiliği ve TSO’lar aracılığıyla gereken kaynak bulunmalıdır.

Kentimizdeki iş insanları, bu işin içine çekilebilir.

Bence Yurtbay Seramik ve Çanakcılar Seramik’in sponsorluğu böyle önemli işler için gereklidir. 

Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu isterse, Eren ve ÇATES de bu işin içine girer. 

Kadıoğlu Mozaikleri’nin gün yüzüne çıkartılması, Zonguldak’ta turizmin canlanması için atılacak ön önemli adımdır. 

Devletin ödenek ayırmasına gerek kalmadan olacak bir iştir.

Olacak ki şöyle kemikli bir Kültür ve Turizm Zonguldak İl Müdürü...

Kafa yoracak bu işlere!

Ali Bektaş neler yapmış?

Kozlu Belediyesi, yaptığı işten çok sosyal medya paylaşımı yapıyor!

Belediye Başkanı Altuğ Dökmeci’nin ilk işi, sosyal medya ekibi kurmak olmuş!

Elemanlar almış!

Sürekli paylaşım yaptırıyor!

Yolu yıkadık, yaprakları topladık, "toz kalkmasın" diye ısladık, çöpü aldık, poşet dağıttık!

Kozlu sahilini gördünüz mü?

Sadece Kozlu değil, tüm Zonguldak orada...

Binlerce insan akın etmiş...

Ben, geçen akşam gittim, gördüklerime inanamadım.

Ali Bektaş bu kadar büyük bir alanı ne zaman yapt?

Yaptı da neden bir paylaşım yapmadı?

Adamlar, Ali Bektaş’ın yaptığı hizmetin üzerine konmuşlar!

Haklı olarak "çekirdek çitlemeyin, çevreye çöp atmayın" filan diyorlar!

Ama bu hizmeti yapanlara bir teşekkür etmiyorlar!

Bu sahili Altuğ Dökmeci’nin yaptığını düşünsenize...

Artık her fidanın başında video çekip paylaşırdı!

Her parke taşının fotoğrafını çeker paylaşırdı!

Sosyal medya çok önemli!

Ama biraz iş yapın!

İcraat paylaşın!

Eziyeti çekenin yanında ol!

Böyle muhalefet olur mu?

Emekliler için miting yapıyor!

Çay için miting yapıyor!

Fındık için miting yapıyor!

Buğday için miting yapıyor!

Saat 21.00’da ışıkları kapatıp açıyor!

Oysa…

Fındık zamanı, fındık bahçesine git, o eziyeti gör!

Orada fındık toplayanlarla bir açıklama yap!

Çay zamanı, çay bahçesine git, çayı toplayanlarla bir açıklama yap!

Buğday hasadında tarlaya git, buğdayı toplayanlarla bir açıklama yap!

Sahada ol!

Eziyeti çekenin yanında ol!

Hem onların kalbini kazan!

Hem Türkiye’nin gönlünü kazan!

Kıssadan Hisse: Fedakarlık...

Gözleri görmediği için kendisinden nefret eden kör bir kız vardı. Nefret etmediği tek kişi ise, her zaman yanında olduğu için ona sevgi duyduğu erkek arkadaşıydı. Erkek arkadaşına, dünyayı görebilseydi, onunla evleneceğini söyledi.

Bir gün birisi, ona bir çift göz bağışladı. Ameliyat sonunda, erkek arkadaşı da dahil olmak üzere her şeyi görebiliyordu. Erkek arkadaşı ona, “Artık dünyayı gördüğüne göre benimle evlenir misin?” diye sordu.

Kız, erkek arkadaşının da kör olduğunu görünce, şok oldu ve onunla evlenmeyi reddetti. Erkek arkadaşı gözyaşları içinde uzaklaştı ve daha sonra ona şöyle bir mektup yazdı:

“Sana verdiğim gözlerime iyi bak canım...”

Hisse: Koşullarımız değiştiğinde, düşüncemiz de değişir. Bazı insanlar, her şeyin eskisi gibi olduğunu göremeyebilir ve onları takdir edemeyebilir. 

Günün Fıkrası: Atlet...

Karadenizli atlet övünüyordu:

"Ben, 100 metreyi tam 8 saniyede koşayrum..."

"Ciddi misin? Bu bir dünya rekorudur. Nasıl yapıyorsun bunu?" diye sordu arkadaşı...

Bizimki, hafifçe kasılarak cevap verdi:

"Çestirmeden cideyurum daa..."