Zonguldak´ın Kozlu beldesinde yaşayan bir maden işçisi, Türkiye´nin çeşitli yerlerinden ilginç taşları toplayarak evinin duvarlarına çeşitli figürler yaptı. Maden işçisi, hayalleri sayesinde yeteneğini sergiliyor.
Kozlu beldesinin Değirmenağzı mevkiindeki iki katlı evinde eşiyle birlikte yaşayan emekli maden işçisi Nedim Demir (58), yaklaşık 20 yıl önce keşfettiği yeteneği ile evinin duvarlarına taş döşemeli figürler yapıyor. Keşfettiği sanatı ile hayallerini birleştiren Demir´e eşi Pirsultan Demir de yardım ediyor.
Yeri geldiği zaman taşla konuştuğunu ve sarp arazilerde kayalıklarda sürekli gezerek en ilginç taşı aradığını söyleyen Demir, çalışmalarını hisleri ve hayalleri sayesinde gerçekleştirdiğini dile getirdi. Türkiye´nin tamamını gezeceğini söyleyen Demir, sanatını kopya etmek isteyenlerin de olduğunu ifade etti. Bazı kişilerin kendisinden habersiz evinin taş süslemelerini görüntüleyerek başkalarına örneklerini yaptırmaya çalıştığını öne süren Nedim Demir, kendisinden başka teferruatlı biçimde bu figürlerin
yapılamayacağını söyledi.
TAŞ SÜSLEMELER
Sürekli elinden murç ve çekicin ayrılmadığını belirten Demir, sözlerine şöyle devam etti: "Ben taşla konuşurum yeri geldiği zaman. Dağlar, kayalıklar, sarp arazileri sürekli gezerim. Gördüğüm yerde elimde çekicim, tokmağım, murcum bunlarla gezerim. Gördüğüm yerde o taşı kırıp buraya getiririm. Düşünerek hafızamda bir biçim uygulayarak bunu meydana getirip işliyorum. Evin içi ve dışarısı komple taş süslemeli olacak. Bu evin önünde benim yaptığım şelale 1999 depreminde bile yıkılmadı. Daha büyüğü
yapılacak. Yaklaşık 20 seneyi aşkın süredir bu mesleği yapıyorum. Evimi çok satın almak isteyenler var ama ben vermiyorum. Kiraya isteyenlerde var. Satış olayına girsem daha başka olur."
GİZLİ HARİTA YAPTI
Evinin salonuna Zonguldak haritası yaptığını söyleyen Nedim Demir, haritayı çözmek isteyen birinin harita karşısında günlerce düşünmesi gerektiğini belirtti. Haritanın adını da ´Gizli Sır´ koyduğunu belirten Demir, şunları söyledi: "Burada Zonguldak´ın görünüşünü yapıyorum. Tamamıyla bitmedi. Bunu belirti olarak hisle yapıyorum. Ben bunun sistemini açıklarsam tadı kalmaz. Önce ilham geliyor. Bir kağıda işliyorum ondan sonra da böyle duvara yapıyorum. Böyle şeyler benim rüyalarıma geliyor. Bu gizli bir
sır haritayı çizmek benim bir ayımı aldı. Sadece dümdüz bir taşı yapıştırmak iş değil."
ON PARMAĞINDA ON MARİFET
On parmağı ile 50´ye yakın iş yaptığını söyleyen Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bağlama çalarım, şarkı söylerim, kalay işi yaparım, madencilik yaparım, heykel yaparım, taş işleri yaparım, şelalesini yaparım, döşeme yaparım, fayans işlerim. Daha sayayım mı? Yapmadığım sanat yok. Alaplı ilçesi tarafında bir yer yaptım. Ben buna emek ediyorum. O taşı toplarken çok zahmet çekiyorum. Tek tek eğilerek kalkarak saatlerce taş arıyorum. Birisine şelale yaptım. Benim hakkımı vermedikten sonra onu yapmam.
Malzemelerim aracımın bagajındadır."
HEYKELE ´ECEVİT´ İSMİ
Bir gece rüyasında kayalık bir yerde taş gördüğünü söyleyen Nedim Demir, kaya parçasını oyarak güvercin figürü haline getirdiğini adına da ´Ecevit´ koyduğunu söyledi. Hayatını kaybeden eski Başbakanlardan Bülent Ecevit´i çok sevdiğini söyleyen Demir, figürü evinin bahçesine yapacağı şelaleye yerleştireceğini ve heykeli gördükçe Bülent Ecevit´i hatırlayacağını anlattı.
Çalışma yaptığı zaman kimse ile konuşmadığını ve yalnız çalıştığını ifade eden Nedim Demir, çalışmalarını tamamen bitirdiğinde evinin güzel bir görünüm sergileyeceğini sözlerine ekledi.
Editör: Pusula Gazetesi