İşte paketin ayrıntıları...
Birazdan Türkiye´ye ve dünyaya
açıklayacağımız demokratikleşme paketinin hayırlara vesile olmasını temenni
ediyorum.
3 Kasım 2002 seçimlerinde ve sonraki
seçimlerde bizi destekleyen, reform çalışmalarımızı destekleyen aziz
milletimize teşekkür ediyorum.
Milli iradeyi temsil eden Meclisimize ve
milletvekillerimize teşekkür ediyorum.
Bu paketin hazırlanmasında emeği geçen tüm
çalışma arkadaşlarımıza ve kurumlarımıza teşekkür ediyorum. Kamu Düzeni ve
Güvenliği Müsteşarlığımıza da teşekkür ediyorum.
Demokratikleşme paketini açıklarken
şehitlerimizin de isteklerini yerine getiriyoruz. İç barışımızı güçlendirecek
her adım milletimizin en büyük temennisidir. Bu demokratikleşme paketiyle
Türkiye´nin istiklalini güçlendiriyoruz. Vasiyetlerini yerine getirdiğimiz tüm
şehitlerimizi minnetle anıyoruz.
BU PAKET SON NOKTA DEĞİLDİR
Ülkemiz ve milletimiz açısından tarihi bir
ana geçiyor, tarihi adımlarımızı atıyoruz.
Bu demokratikleşme paketi bir ilk değildir,
son olmayacaktır. Atatürk´ün ileri adımları Türkiye´yi muasır medeniyetler
seviyesine çıkarmayı hedeflemiştir.
Son 11 yıllık sürecin tabii bir sonucudur.
Türkiye´yi bütün ağırlıklarından kurtaracak bir paket değildir ama çok önemli
bir aşamadır.
Yaptığımız reformları bir son nokta olarak
görmediysek bu paketi de bir son nokta olarak görmeyeceğiz.
Milletim de sizler de takdir edersiniz ki,
demokrasi ihtiyaçlarına bir kerede cevap verecek bir paket rasyonel değildir.
Gönül isterdi ki, 11 yıl önce bir tek paketle bütün özgürlüklerin önünü açalım.
Ama Türkiye siyasetinin buna müsait olamadığını milletim gördü. Bugün de
görüyor, yaşıyor. Çözümsüzlüğün siyaset tarzına döndüğü bir ortamda reform
yapmak zordur.
ARTIK OTORİTER DEVLET ANLAYIŞI YOKTUR
Karşımıza çıkan çok büyük dirençlere rağmen
reformlara sahip çıktık. Tahriklere, kanlı provokasyonlara rağmen geri adım
atmadık.
Demokratikleşme paketleri milletin yüzünü
güldürdü, darbecilerin uykularını kaçırdı. Biz milletimizi mutlu edecek ne
varsa onu yapmaya devam edeceğiz.
Halka rağmen ileri adım atmak mümkün
değildir. Bu paket Türkiye´nin ulaştığı seviyenin tezahürüdür. Vatandaşlarının
kökeniyle, inancıyla uğraşan bir devlet yoktur. Vatandaşının taleplerine,
gözyaşına kulak tıkayana bir devlet yoktur. Artık kamu alanını otoriter kılan
bir devlet anlayışı yoktur. Türkiye´de devlet aslına rücu etmiştir.
Hukuk ve demokrasi alanında yaşadığımız
ceberrüt devlet anlayışı tarihin çöp sepetinde yerini almıştır.
Milletine efendilik eden değil, hizmetkar
olama aşkıyla yola çıkmış bir iktidar var.
TÜRKİYE´NİN MUHALEFET SORUNU VARDIR
Milletin ihtiyaç ve talepleri 1960 darbesiyle
baskı altına alınmıştır. Değişimin önündeki en büyük engel 27 Mayıs´ın o
karanlık gölgesidir.
Devleti ve siyaseti dönüştüren de milletin
kendisi olmuştur. Malum zihniyet 27 Mayıs´ın korkularını canlandırmaya
çalışılacaktır. 11 yıl boyunca her reformla Türkiye bölünüyor, dağılıyor
dediler, göreceksiniz yine aynısını diyecekler.
İstiklal Marşı´nın ilk kelimesinde
"Korkma" diyor. Korkaklar zafer anıtı dikemez. Türkiye´nin bölünme
diye bir meselesi yoktur. Ama muhalefet sorunu vardır. Muhalefetin artık korku
üslubunu bir yana bırakması gerekmektedir.
Paketten ölümsüzlük iksiri bekleyenler
irrasyonel beklenti içindedir, hayal kırıklığına uğrayacaklardır. Muhalefetin
reformları alkışlamasını beklemiyoruz, milletimizin hissiyatını ölçü olarak
alıyoruz.
Bu paket bir istikamet çizmektedir. 11 yıl
önce hayali bile kurulamayan hak ve özgürlükleri getiren bir aşamadır.
Bu paket bir aşamadır. Milletimiz için
hayırlı olan neyse biz onu yaptık. Bu paket birilerinin dayatması değildir.
Temel, hak ve özgürlükler dayatma ve pazarlık konusu olamaz.
Böyle bir muhalefetle yeni bir Anayasa mümkün
olamadı. Pakette milletten saklanan hiçbir şey yoktur. Her bir maddenin sözü
geçmişte verilmiştir.
Biz burada gelip geçiciyiz. Kalıcı olan
millet ve eserlerdir. Her türlü yaşam tarzı bizim güvencemiz altındadır.
Demokratikleşme paketimizdeki reformların bir
kısmı yasal düzenleme istiyor bazıları ise idari düzenlemelerle hayata
geçirilecek.
İŞTE O MADDELER
Seçim sistemini tartışmaya açıyoruz. Hemen
tüm siyasi partiler seçim sisteminin değişmesini istiyor. Yüzde 10 barajı AK
Parti´nin getirdiği bir sistem değildir. Partimizi kurarken seçim sisteminin
demokratik olmadığını söylemiştik.
Üç farklı alternatifi sunuyoruz. 1- Yüzde10
kalabilir. 2- Yüzde 5´e indirip daraltılmış bölge sistemini getirebiliriz. 3-
Barajı tamamen kaldırıp dar bölgeyle devam edebiliriz.
Siyasi partilere devlet yardımının kapsamını
değiştiriyoruz. Devlet yardımı için yüzde 7 olan barajı yüzde 3´e çekiyoruz.
Yüzde 3 oy alan partilerde Hazine´den yardım alabilecek.
Siyasi partilerin teşkilatlanmarında
beldelerde teşkilatlanma zorunluğunu kaldırıyoruz.
EŞ GENEL BAŞKANLIK GELİYOR
Siyasi partilerde eş genel başkanlığın önünü
açıyoruz. Seçim Kanunu´nun 15. maddesine bir ek yaparak eş genel başkanı
sistemini uygulama imkanını getiriyoruz.
Siyasi partilere girişlerdeki engelleri
kaldırıyoruz. Oy verme hakkına sahip olan herkesin partilere üye olma hakkını
veriyoruz.
Farklı dil ve lehçelerde siyasi propaganda
imkanını sağlıyoruz.
Ön seçimlerde de farklı dil ve lehçelerde
propaganda hakkını sağlıyoruz.
Nefret, ayrımcılık gibi suçlarla mücadeleye
devam ediyoruz. Nefret saikiyle işlenen suçlarda cezaları artırıyoruz. Cezaları
1 yıldan 3 yıla kadar artırıyoruz.
Türkiye´de kimse ayrımcılığa maruz
kalmayacak. Ayrımcılıkla mücadele ve eşitlik komisyonu kuracağız.
TCK´da yapacağımız değişiklikle dini inancın
gereğinin yerine getirilmesinin engellenmesini cezalandıracağız. 1 yıldan 3
yıla kadar hapis cezası getireceğiz.
Belirli harflerin kullanımından kaynaklanan
cezayı kaldırıyoruz.
GÖSTERİLER
2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
Kanunu´nda yapılacak değişiklikle mekan sınırlaması değiştireceğiz. Süreyi de
uzatacağız.
Gösterilerde hükümet komiseri uygulamasına
son veriyoruz.
EĞİTİM
Özel okullarda farklı dil ve lehçelerde
eğitimin önünü açıyoruz. Belli dersler Türkçe okutulacak.
Köy isimlerinin tarihi isimlerini almasının
önünü açıyoruz.
İl ve ilçe isimleri için yasal düzenleme
gerekiyor, bunlar için de gerekli uygulamaya yapacağız.
Nevşehir Üniversitesi´ni ismini Hacı Bektaş-ı
Veli olarak değiştiriyoruz.
Kişisel verilerin korunması için gerekli
düzenleme yapılacak.
Yardım toplamada sınırlamaları kaldırıyoruz.
Kurban derisi, fitre ve zekatta Türk Hava Kurumu´na yetki verilmişti, bu
uygulamayı kaldırıyoruz.
İDARİ DÜZENLEMELER
Kamu kurumlarında çalışan personelin kılık ve
kıyafetlerini sınırlayan düzenlemeler değişiyor. Resmi kıyafet giymek zorunda
olanlar bunun dışında kaldırılıyor.
İlkokullarda uygulanan öğrenci andı uygulaması kaldırılıyor.
Mor Gabriel Manastırı arazisi vakfa iade ediliyor.
Roman Dil Kültür Enstitüsü kuruyoruz. Karşılaştıkları sorunlar takip edilecek, düzeltilecek. Barınma noktasında TOKİ eliyle Roman konutları inşa ediyoruz. Onların kültürlerine yönelik hassasiyetle konutlar projelendiriliyor.