Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Osman Yayla, il örgütü adına ülkede yaşanan ekonomik kriz ve son zamanlarda CHP örgütü arasında yaşanan tartışmalar ile ilgili açıklama yaptı. Gazetecilerin Halil Posbıyık´ın Ali Koçal ve Yaşar Balcı ile ilgili açıklamalarını talihsiz bir açıklama olarak değerlendiren Yayla; "Bizim kültürümüzde gönül kıranın namazı kabul olmaz" dedi.
CHP İl Başkanı Osman Yayla, açıklamasına şöyle devam etti: "Ülkemiz zor bir dönemden geçiyor, yoksulluk, fakirlik, yolsuzluk, adam kayırmacılık, din istismarı almış başını gidiyor. İşsizlik, çaresizlik hat safhada. Çocuklarımız, gençlerimiz yarınlardan umudunu kesmek üzere. Her üç gencin biri işsiz. Üniversite mezunu çocuklarımız sokaklar da aç ve perişan. Nüfusumuz 70 milyonu bulmuş, istihdam, gelecek açısından ciddi bir proje üreten, yürürlüğe koyan yok. Sadece İktidar yandaşları iyice zenginleşmiş ve mutlu. Buna karşın çocuklarımız üniversite kapılarında barınacak yurt bile bulamıyor. Bulabilenler de bu kez karnını doyuramıyor. Derslere bile aç giriyor. Her şeyde adaletsizlik, artık çuvaldız gibi göze batar olmuş. Ülkede nerde ise tüm değerlerimizin genleri ile oynanmaya başlanmış, izlenen iç ve dış politika çoğu kazanımları yok etmiş, demokrasi sözcüğünün içi boşaltılmaya başlanmış, Cumhuriyet kazanımlarının yerinde yeller eser hale gelmiş, çalışan perişan, çalışmayan bitik durumda. Sekiz milyon nüfusa ulaşan emeklimiz açlıkla boğuşuyor olmuş. Yargı sisteminde olan bitenler, yapılmak istenenler ve halen mevcut uygulama adaleti ayrıca özünden zedelemiş. Cezaevleri tutuklu ve hükümlülerle dolup taşmış. Eğitim ve sağlıkta yaşananlar insanımızı umutsuzluğa itmiş, kaderine sığınır hale getirmiş, Üç günde bir yapay gündemler yaratılarak asıl sorunlar tozlu raflara itilmiş. İktidarın her türlü baskıcı tutum ve davranışı ülke insanını iyice yılgın, bıkkın hale getirmiş. Sayda say! Peki, bu kader midir? Atatürk Türkiye´si bunu hak ediyor mu? Bu ülkenin harcını kanları ile yoğuran ecdadımıza ve Türk halkına bunun hesabını vermesi gerekenler elbette vermelidir. Verecektir.
CHP İl Başkanı Osman Yayla, açıklamasına şöyle devam etti: "Ülkemiz zor bir dönemden geçiyor, yoksulluk, fakirlik, yolsuzluk, adam kayırmacılık, din istismarı almış başını gidiyor. İşsizlik, çaresizlik hat safhada. Çocuklarımız, gençlerimiz yarınlardan umudunu kesmek üzere. Her üç gencin biri işsiz. Üniversite mezunu çocuklarımız sokaklar da aç ve perişan. Nüfusumuz 70 milyonu bulmuş, istihdam, gelecek açısından ciddi bir proje üreten, yürürlüğe koyan yok. Sadece İktidar yandaşları iyice zenginleşmiş ve mutlu. Buna karşın çocuklarımız üniversite kapılarında barınacak yurt bile bulamıyor. Bulabilenler de bu kez karnını doyuramıyor. Derslere bile aç giriyor. Her şeyde adaletsizlik, artık çuvaldız gibi göze batar olmuş. Ülkede nerde ise tüm değerlerimizin genleri ile oynanmaya başlanmış, izlenen iç ve dış politika çoğu kazanımları yok etmiş, demokrasi sözcüğünün içi boşaltılmaya başlanmış, Cumhuriyet kazanımlarının yerinde yeller eser hale gelmiş, çalışan perişan, çalışmayan bitik durumda. Sekiz milyon nüfusa ulaşan emeklimiz açlıkla boğuşuyor olmuş. Yargı sisteminde olan bitenler, yapılmak istenenler ve halen mevcut uygulama adaleti ayrıca özünden zedelemiş. Cezaevleri tutuklu ve hükümlülerle dolup taşmış. Eğitim ve sağlıkta yaşananlar insanımızı umutsuzluğa itmiş, kaderine sığınır hale getirmiş, Üç günde bir yapay gündemler yaratılarak asıl sorunlar tozlu raflara itilmiş. İktidarın her türlü baskıcı tutum ve davranışı ülke insanını iyice yılgın, bıkkın hale getirmiş. Sayda say! Peki, bu kader midir? Atatürk Türkiye´si bunu hak ediyor mu? Bu ülkenin harcını kanları ile yoğuran ecdadımıza ve Türk halkına bunun hesabını vermesi gerekenler elbette vermelidir. Verecektir.
´CHP, dünyaya demokrasi dersi vermiştir´
Bu ülkede mutlu olmak yaşamak için her şey mevcuttur. Geçmişimiz bize Cennet gibi bir vatan bırakmıştır. İki kıta da toprakları olan, iki yarım adadan, yedi iklim bölgesinden oluşan, dünyanın gözbebeği bir ülke. Ancak yedi yıllık bir sürede ne hale geldik, getirildik. Durum gerçekten kırmızıçizgilere yaklaşmıştır. Bu noktada her zaman olduğu gibi Ülkenin; Cumhuriyet Halk Partisi&[#]8217;ne, Cumhuriyet Halk Partililere, Sosyal Demokratlara, Demokratik solculara, ülkesini, yarınını düşünenlere geçmişini iyi değerlendirip geleceğe umutla bakmak isteyenlere, çağdaş insanlarımıza, özgürlük, insan hakları, demokrasi âşıklarına, çok ama çok ihtiyacı vardır. Cumhuriyet Halk Partisi görevinin başındadır. Dimdik ayaktadır. 86 yıldır hep ülkesi için var olmuştur. Ülkesi, insanı için her şeyi yapmıştır. Asla Kurumsal veya şahsa dair hiçbir menfaat gözetmemiştir. Halkı, Ulu Önderi ile nice devrimler yapan bu büyük kurumun her zaman tek ülküsü olmuştur; çağdaş, mutlu bir Türkiye. Geleceği aydınlık, örnek bir Cumhuriyet. Şartlar ne olursa olsun, Cumhuriyet Halk Partisi vatanına milletine bu hizmet noktasında asla hiçbir ödün vermeden yoluna devam etmektedir, edecektir. Cumhuriyet Halk Partisi köklü çok büyük bir kurumdur. Cumhuriyet Halk Partisi&[#]8217;nde teamül vardır. Tüzük vardır. Program vardır. Kurallar vardır. Bu hep böyle olmuştur. Olmaya da devam edecektir. Cumhuriyet Halk Partisi ailesi birbirine hep sahip çıkmıştır. Birbirinin fikirlerinden hep faydalanmıştır. Kimsenin kimseyi incitme hakkı hiç olmamıştır, olamaz da. Buna asla da müsaade edilmez. Cumhuriyet Halk Partisi yıllardır Dünyaya demokrasi dersi vermiş, demokratlık örneği sunmuştur. Halende, aynı anlayışını sürdürmektedir. Böyle bir kurumda elbette Parti içinde değişik fikirler olacaktır. Bunlarda belli ölçüler içinde tabi ki dile getirilecektir. Ancak belli değerleri korumak kaydı ile başkalarının görev, hürriyet, kişilik hakları sınırını aşmamak kaydı ile fikirler tabi ki söylenecektir ama bunu söyleyen asla ve asla maksadını haddini aşmamak kaydı ile. Partiyi, zarar verecek şekilde gazete manşetlerine taşımama her partilimizin ana görevidir. Bu konuda herkes dikkatli olmak zorundadır. İç ve Dış Mihraklar son zamanlarda Parti içine nifak sokmak için çok yoğun bir çaba içindedir. Biz bunlarında farkındayız. Bu ve bu gibi girişimler daha öncelerde de olmuştur ama hep başarısızlıkla bitmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi gibi 86 yıllık ulu çınarı sallamak bile kimsenin haddi değildir. Doğru olan onun gölgesinde halka, ülkeye hizmet yarışı içine girmektir.
Bu ülkede mutlu olmak yaşamak için her şey mevcuttur. Geçmişimiz bize Cennet gibi bir vatan bırakmıştır. İki kıta da toprakları olan, iki yarım adadan, yedi iklim bölgesinden oluşan, dünyanın gözbebeği bir ülke. Ancak yedi yıllık bir sürede ne hale geldik, getirildik. Durum gerçekten kırmızıçizgilere yaklaşmıştır. Bu noktada her zaman olduğu gibi Ülkenin; Cumhuriyet Halk Partisi&[#]8217;ne, Cumhuriyet Halk Partililere, Sosyal Demokratlara, Demokratik solculara, ülkesini, yarınını düşünenlere geçmişini iyi değerlendirip geleceğe umutla bakmak isteyenlere, çağdaş insanlarımıza, özgürlük, insan hakları, demokrasi âşıklarına, çok ama çok ihtiyacı vardır. Cumhuriyet Halk Partisi görevinin başındadır. Dimdik ayaktadır. 86 yıldır hep ülkesi için var olmuştur. Ülkesi, insanı için her şeyi yapmıştır. Asla Kurumsal veya şahsa dair hiçbir menfaat gözetmemiştir. Halkı, Ulu Önderi ile nice devrimler yapan bu büyük kurumun her zaman tek ülküsü olmuştur; çağdaş, mutlu bir Türkiye. Geleceği aydınlık, örnek bir Cumhuriyet. Şartlar ne olursa olsun, Cumhuriyet Halk Partisi vatanına milletine bu hizmet noktasında asla hiçbir ödün vermeden yoluna devam etmektedir, edecektir. Cumhuriyet Halk Partisi köklü çok büyük bir kurumdur. Cumhuriyet Halk Partisi&[#]8217;nde teamül vardır. Tüzük vardır. Program vardır. Kurallar vardır. Bu hep böyle olmuştur. Olmaya da devam edecektir. Cumhuriyet Halk Partisi ailesi birbirine hep sahip çıkmıştır. Birbirinin fikirlerinden hep faydalanmıştır. Kimsenin kimseyi incitme hakkı hiç olmamıştır, olamaz da. Buna asla da müsaade edilmez. Cumhuriyet Halk Partisi yıllardır Dünyaya demokrasi dersi vermiş, demokratlık örneği sunmuştur. Halende, aynı anlayışını sürdürmektedir. Böyle bir kurumda elbette Parti içinde değişik fikirler olacaktır. Bunlarda belli ölçüler içinde tabi ki dile getirilecektir. Ancak belli değerleri korumak kaydı ile başkalarının görev, hürriyet, kişilik hakları sınırını aşmamak kaydı ile fikirler tabi ki söylenecektir ama bunu söyleyen asla ve asla maksadını haddini aşmamak kaydı ile. Partiyi, zarar verecek şekilde gazete manşetlerine taşımama her partilimizin ana görevidir. Bu konuda herkes dikkatli olmak zorundadır. İç ve Dış Mihraklar son zamanlarda Parti içine nifak sokmak için çok yoğun bir çaba içindedir. Biz bunlarında farkındayız. Bu ve bu gibi girişimler daha öncelerde de olmuştur ama hep başarısızlıkla bitmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi gibi 86 yıllık ulu çınarı sallamak bile kimsenin haddi değildir. Doğru olan onun gölgesinde halka, ülkeye hizmet yarışı içine girmektir.
´İsimler geçicidir, asıl olan CHP´dir´
Cumhuriyet Halk Partililerin her zamankinden çok daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı vardır. Zaten Herkeste bu bilinç içinde davranmak-tadır. Davranmakta zorundadır. Başka türlü bir anlayış himaye göremez. İsimler geçicidir. Asıl olan Cumhuri-yet Halk Partisi kurumudur. Kimse tek başına bir şey olma iddiasında olamamalıdır. Cumhuriyet Halk Partisi varsa onlarda vardır. Cumhuriyet Halk Partisi yapısı içinde kimse &[#]8216;Hep ben&[#]8217; diyemez. &[#]8216;Biz&[#]8217; deme, saygı sevgi asıldır. İnsanlar makam mercice yükseldikçe, bir yerlere geldikçe daha tevazü sahibi olmalı, nezaketen küçülmeli, daha sevecen, kucaklayıcı olmalıdır. Cumhuriyet Halk Partisi kültüründe hep bunlar vardır. Kibir, gönül kırma gibi kavramların asla bizim dünyamız da yeri yoktur."
Cumhuriyet Halk Partililerin her zamankinden çok daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacı vardır. Zaten Herkeste bu bilinç içinde davranmak-tadır. Davranmakta zorundadır. Başka türlü bir anlayış himaye göremez. İsimler geçicidir. Asıl olan Cumhuri-yet Halk Partisi kurumudur. Kimse tek başına bir şey olma iddiasında olamamalıdır. Cumhuriyet Halk Partisi varsa onlarda vardır. Cumhuriyet Halk Partisi yapısı içinde kimse &[#]8216;Hep ben&[#]8217; diyemez. &[#]8216;Biz&[#]8217; deme, saygı sevgi asıldır. İnsanlar makam mercice yükseldikçe, bir yerlere geldikçe daha tevazü sahibi olmalı, nezaketen küçülmeli, daha sevecen, kucaklayıcı olmalıdır. Cumhuriyet Halk Partisi kültüründe hep bunlar vardır. Kibir, gönül kırma gibi kavramların asla bizim dünyamız da yeri yoktur."
Editör: Pusula Gazetesi
