DSP Milletvekili Adayı Yılmaz: ’En büyük sorunumuz pastanın küçülmesi’

Demokratik Sol Parti (DSP) Zonguldak 1’inci Sıra Milletvekili Adayı Cihan Yılmaz, milletvekili adayları ile ilgili ilginç açıklamalarda bulundu. Kendi milletvekili adaylığını da değerlendiren Yılmaz, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) milletvekili listeleri hakkında da çarpıcı görüşler dile getirdi. Zonguldak’ın en önemli sorununun Zonguldak’ta pastanın küçülmesi olduğunu ve pastadan umduğunu alamayanların da bu nedenle birbirinin payına saldırdığını iddia etti.

Cihan Yılmaz: Ben, 1968 Zonguldak doğumluyum, sanat okulundan mezunum ve Açık Öğretim Fakültesi mezunuyum. 2002 yılında DSP Zonguldak İl Başkanlığı’na getirildim. 2006 yılına kadar görevime devam ettim. 2006 yılında Genel Merkezde bulunan bir yöneticimiz ile tartışmamızdan dolayı görevimden alındım. Daha sonra partimin üyesi olarak çalışmalarıma devam ettim, şu anda da partimin bana verdiği her görevi yerine getirmeye çalıştım.

Yılmaz: Ben DSP’liyim ve siyasete girerken hiçbir zaman kendim için siyaset yapmayı düşünmedim. Benim siyasetten bir beklentim yoktu. Verilen her görevi gücümün yettiğince yerine getirmeye çalıştım. Bugün de partim için Demokratik Sol Parti’den Zonguldak milletvekili adayıyım. Siyaset vasıtası ile devletin gelirlerinin eşitçe ve hakça dağıtılması için yola çıktım. Ben partimin bir neferiyim ve nerede olursa olsun partim için çalışmaya hazırım. Bana “dosyanı hazırla” yönünde bir bilgi geldi. Ben de dosyamı hazırladım ve Genel Merkezimize gönderdim. Nereden aday olacağım önemli değildi. Onlar da sağ olsunlar Zonguldak’tan bizi aday olarak gösterdiler.

Yılmaz: Bana göre Zonguldak’ın en önemli sorunu çekememezlik sorunu. Esnaf esnafı, işadamı işadamını, memur amiri, amir memuru çekiştiriyor. Ben caddeye indiğimde kahkaha atan birisini görünce mutlu oluyorum. Şimdilerde caddede tebessüm eden insanlara rastlamak bile zorlaştı. Zonguldak, eskiden çok gelişmiş ve ekonomisi olan bir şehirdi. Tabiri caizse, pasta büyüktü. Şimdi pasta küçüldü ve o pastadan pay alanların sayısı da arttı. İnsanlar pastadan aldıkları pay ile karınlarını doyuramayınca, başkalarının paylarına göz dikmeye başladılar. Bu sadece ekonomik bir sorun olarak algılanmamalıdır. Bu ekonomik sorunlar, sosyal sorunları da beraberinde getirdi. Bence Zonguldak’ın en önemli sorunu da budur, pastanın küçülmesidir. Pastanın tekrardan büyütülmesi veya yeni bir pasta yapılması gerekiyor. AKP iktidarı döneminde bu yapılamadı. Özelleştirmeler yaptılar, daha beter hale getirdiler, pastaları küçülttüler.

Yılmaz: Biz, bir önceki seçimlerde yüzde 22 oy alıp, daha sonra 3 Kasım 2002 seçimlerinde yüzde 1,2’ye düştüğümüz zaman hem toplumu, hem de kendimizi eleştirdik. Siyasetçiler olarak yapmamamız gereken toplum eleştirisini yaptık. Bunun yanında özeleştirimizi de yanlış yaptık. Bu sebepler yeterli de değil. O tarihlerde bildiğiniz gibi ABD’nin Irak’a girmesi söz konusuydu. O dönemde Sayın Genel Başkanımız Bülent Ecevit, “Ben orada bulunan Müslüman kardeşlerimin öldürülmesine müsaade edemem” demişti. Yani, dünya devi olan ABD’ye Irak yolunda destek olmayacağını açıkladı. Bundan sonra da birileri DSP’siz bir Türkiye, Ecevit’siz bir hükümet için birileri bir çalışma yaptı ve DSP’yi şu anda bulunduğu ancak hak etmediği konuma düşürdüler.

Yılmaz: AK Parti’nin listesi şu anda tam bir fiyaskodur. Bu liste, AK Parti’nin teşkilatına verdiği önemi gösteriyor. Yani, “Benim teşkilatımın benim için bir önemi yoktur” diyor. Hamdi Uçar, 9 yıl boyunca AK Parti’nin İl Başkanlığı görevinde bulundu. Her köyde, her yerde tanıdıkları vardır. Hamdi Uçar’ın avukatlığını yapmıyorum ve birçok konuda da kendisini eleştiriyorum. Daha önce İl Başkanlığı görevinde bulunmuş olan Celil Uzun var, daha önce milletvekilliği yapmış olan Polat Türkmen var. Siz Hamdi Uçar’ı o listeye sokmamak ile teşkilatın hiçbir önemi olmadığını gösteriyor. Bence AKP listesi, çok talihsiz bir listedir. Sayın Cumhurbaşkanının 1’inci sıra adayı olan emekli Başsavcı Hüseyin Özbakır ile arası iyi olabilir, birilerine vefa borcu olabilir, ancak Zonguldak birilerinin vefa borcunu ödemek için kullanabileceği bir yer değildir. Faruk Çaturoğlu’na baktığımız da zamanda, ikinci sırada yer alması ilginç oldu. Özcan Ulupınar gibi senin için savaşan milletvekilini listenin dışına atıyorsun, 3’üncü sıraya koyuyorsun. Eğer Özcan Bey başarısız ise listeye koyma… AKP iktidarının Zonguldak’a hizmet gibi bir düşüncesi olmadığından onlar için bir sıkıntı yok. Ben AKP’nin listesini seçmene ve parti üyelerine yapılmış olan bir hakaret olarak görüyorum.

Yılmaz: Cumhuriyet Halk Partisi’nden beklemediğim bir güzellikte bir önseçim yaptılar. Ben dikkate almayacaklarını da düşünüyordum, ama önseçime sadık kaldılar. CHP’yi bu anlamda tebrik ediyorum. Kontenjan adayı konusunda CHP Genel Merkezi’nin bir yanlışlık yaptığı görüşündeyim. Bence kontenjan adayı Hasan Gemici olmalıydı. Ben kendisine DSP’den ayrıldığı için kırgınım, ama kendisinin kişiliği açısından bir kötülüğünü görmedim ve duymadım. Bunun yanında ben kendisinin bakanlığı döneminde de aynı şekilde bir kötülüğünü görmedik ve herkese destek olmaya çalıştığının farkındaydık. Belki DSP’lilik ruhunun ağır bastığından mı nedendir bilemiyorum ama kendisinin 2’nci sıradan CHP’ye büyük bir ivme kazandıracağını düşünüyordum.

Yılmaz: Ben milletvekili adayları ve partiler hakkında bu görüşlerimi söylerken, ilimizin daha mutlu ve daha yaşanılır bir şehir olması adına bunu söylüyorum. Çok iyi insanlar olabilirler, ama siyasilik ve örgütçülük çok önemlidir. “65 yaşına gelmiş olan bir emekli Başsavcının benim şehrime vereceği bir şey kalmamıştır” diye düşünüyorum. Milliyetçi Hareket Partisi açısından baktığımız zaman da durum aynı. Sayın Zeki Çakan’ın Zonguldak’a bir şey vereceğini düşünüyorum. Bir dönem Zonguldak Belediye Başkanlığı yaptınız ve 2 dönem boyunca da milletvekilliği yaptınız ve bunun yanında bir dönem de Enerji Bakanlığı görevinde bulundunuz. Kendisi soldan gelen bir isim, Anavatan Partisi ise liberal, şu anda da ülkücü bir isim. Bunu siyasi etik açısından bağdaştıramıyorum. Bence Sayın Çakan, siyasi bir model olabilir. Bence siyasi partisinde kalabilirdi. Bağımsız aday olarak da çıkabilirdi. Sayın Vali Yavuz Erkmen de kişilik olarak çok iyi bir insandır. Kendisi de beni seven bir insandır. Ben Sayın Valimiz Yavuz Erkmen’in AK Parti’den aday olmasını bekliyordum. Ama bence “kendisi orada yer bulamadı” diye düşünüyorum. “Bu nedenle MHP’den aday oldu” diye düşünüyorum. Benim milletvekili adayları ile ilgili bir sorunum asla yok. İnşallah meclise giderler ve benim yüzümü kara çıkartırlar diye düşünüyorum.