Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) Konferans Salonu´ndaki panelde yaptığı konuşmada, odalarının verilerine göre maden kazalarında 2009´da 92 kişinin, 2010´da da bugüne kadar 67 kişinin öldüğünü söyledi.
Özel sektör maden ocaklarında yaşanan kazalarda örgütsüzlüğün de etken olduğunu savunan Torun, şöyle dedi:
´´Denetimlerin yeterince yapılmaması kazaları arttırıyor. Maden Kanunu´nun 2004´te yürürlüğe girmesiyle taşeronlaşmanın önü açıldı. Yasa gereği özel sektörde maden mühendisinden çalıştığı ocağı denetlenmesi isteniyor. Eksik bulduğu madeni de kapatması gerektiği belirtiliyor. Ancak, maden mühendisinin maaş aldığı patronunun ocağını günümüz geçim şartlarında kapatması mümkün olamaz. Çünkü, böyle durumda işten atılır. Biz işverenle mühendis arasındaki ücret bağının kopartılmasını, bunun bir fondan karşılanmasını istiyoruz.´´
Torun, Manisa Soma havzasında linyit madenlerinde derinlere inildikçe sorunların arttığına işaret ederek, ´´Burada kontrol dışındaki alanlarda metan gazı birikimi söz konusu. İşletmelerde 3 bin kişi yer altına iniyor. Gelecekte sorunla karşılaşmamak için bu gazın kontrolüyle ilgili planlar yapılmalıdır´´ dedi.
Türk-İş Eğitim Uzmanı Özcan Karabulut, iş kazalarının yüzde 98´inin önlenebileceğini, bunun kültür ve gelişmişlik meselesi olduğunu belirtti.
Türkiye İstatistik Kurumunun yaptığı bir araştırma göre, 100 çalışandan 3´ünün iş kazası geçirdiğini, bunun yüzde 56´sının da 10 kişiden daha az çalışanın bulunduğu işletmelerde meydana geldiğini, kazalılardan yüzde 41´inin ise tekrar işe dönemeyecek hale geldiğinin belirlendiğine dikkati çeken Karabulut, taşeronlaşma sisteminin bir an önce masaya yatırılması gerektiğini kaydetti.
Karabulut, Türkiye´de maden işçisi ölümleri oranının Avrupa ortalamasından yaklaşık 4,5 kat fazla olduğunu bildirdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür Yardımcısı İsmail Gerim de en çok iş kazasının inşaat sektöründe meydana geldiğini, işçi başına düşen kazaların ise madenlerde görüldüğünü belirtti.
Türkiye´nin iş kazalarında Rusya ve Hindistan´dan sonra dünyada en kötü durumda olduğunu belirten Gerim, şunları kaydetti:
´´Ülkemiz bu konuda İngiltere´den 15 kat daha kötüdür. Ancak, iyi olan gelişmeler de vardır. 2004 ve 2008 yılları kıyaslandığında açılan iş yeri sayısı yüzde 35, çalışan sayısı yüzde 41 artmış, yüzde 39 iş kazası, yüzde 28 de iş kazasında ölüm oranı azalmıştır. Biz iş kazalarını devlet, işveren ve işçi olmak üzere 3 unsur olarak değerlendiriyoruz.´´
Gerim, İş Sağlığı ve Güvenliği Koşullarının İyileştirilmesi Projesi ile Ankara, Denizli, Kocaeli, Kütahya ve Zonguldak´ta madencilik ve metal sektöründeki 12 iş yerinin iyi uygulama merkezi seçileceğini belirterek, şu anda uygulama merkezlerinin belirlenmesi aşamasında oldukları projenin 2011´e kadar süreceğini vurguladı.
Editör: Pusula Gazetesi