Corona Virüs ilk tur aşılamaları devam ediyor. Sağlık çalışanları ve huzurevi sakinleriyse ikinci tur aşı oluyorlar.
Aşılama sırasında basın mensuplarına yer verilmemiş, bu gidişle sıralamada yer alacağımız da yok.
'Yasama-Yürütme-Yargı'dan sonra demokrasinin 4'üncü kuvveti olan basının ve bu yolda mücadele veren basın emekçilerinin aşılama kapsamında olmaması bize tuhaf geliyor.
Çünkü biz de kamu görevi yapıyoruz. Corona Virüsün bütün detaylarını kamuoyuna ilk biz duyurduk.
"Corona Virüs nasıl bulaşıyor, kendimizi nasıl korumalıyız, nelere dikkat etmeliyiz?"
Hepsini kamuoyuna biz duyurduk. Bu virüs sürecinde Sağlık Bakanlığı'nın, Cumhurbaşkanının,
Bakanların, valilerin, kaymakamların, il sağlık müdürlerinin, sağlık çalışanlarının yaptığı hizmetlerin hepsini biz duyurduk.
Basın emekçileri olarak 'Corona Virüs var' demeden hep sahada olduk.
Haber için gitmediğimiz yer kalmadı, resmen mikrobun içine girdik.
Hazır haberi internet sitelerinden okuyan bürokratlar ve siyasiler, hiç bizim sağlığımızı düşünmediler.
Hiçbir yetkilinin aklına gelmedik mi acaba? Hani biri çıkıp da, 'Şu gazeteciler de aşı olmalı' demedi.
Bizim; valiler, emniyet müdürleri, belediye başkanları kadar değerimiz yok mu?
Biz nasıl demokrasinin 4'üncü kuvvetiyiz? Orasını anlayamadım.
Corona Virüs, Zonguldak'a geleli 11 Mart'ta bir sene olacak ve biz o günden beri sahalardayız.
Sokağa çıkma yasaklarında bile biz sokakta haberdeyiz, canımızı tehlikeye atıyoruz.
Buradan yetkililere sormak istiyorum:
Bizim hiç değerimiz yok mu?
Basın emekçilerinin ve çalıştığı kurumların mesleki olarak birçok sorunu varken, bir de Corona Virüsle mi uğraşalım?

'Sol görüşlü oldukları için işe giremiyorlar'
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak İl Başkanı Murat Pulat, Türkiye'de iş arayan ve siyasi görüşünden dolayı iş bulamayan insanlardan bahsetti.
Bu, ülkemizin bugün geldiği durum değil... Bu, CHP ya da solcuların yıllardır yaşadığı en büyük sorun.
Solcular işe girmekte zorlanıyor. Sol partiye üye olan birisinin devlet kapısında bir işi varsa, bunu solcular halledemiyor.
Benim sol görüşlü bir ilkokul öğretmenim vardı, Tüm Öğretmenler Sendikası'na (TÖS) üyeydi.
Bana anlattığı bir şeyi paylaşacağım: 1970'li yıllarda kendisinin devlet kapısında bir işi olduğunu ve bunu sol partilerin temsilcilerine ilettiğini söyledi.
Sol parti temsilcisinin işini halledemediğini ve üzüldüğünü belirtti.
Sonra tanıdığı bir sağ partili arkadaşına talebini ilettiğinde işinin çözüldüğünü söyledi.
Bu sohbetimiz 2011 yılında gerçekleşmişti ve bana dedi ki:
'O yıllarda da bu işler böyle yürüyordu, şimdi de böyle yürüyor. Bu hep böyle yürüyecek.'
'Ailesi ya da kendisi CHP'ye üye' diye birçok kişi işe alınmıyor, acı bir durum.
CHP İl Başkanı Murat Pulat, son bir ayda CHP'den 40'a yakın üyenin istifa ettiğini açıkladı.
İstifalara gerekçe olaraksa 'işsizliğin' gösterildiğini vurguladı. İş mülakatlarında kendisi ya da annesi-babası CHP'ye üyeyse sorun çıkıyor.
Murat Pulat'ın yaptığı açıklama, ülkenin acı gerçeğini ortaya koyuyor.