Zonguldak'ta yapımı devam eden 400 yataklı hastanenin yüzde 95'i tamamlandı.
Hastane binamız gün geçtikçe güzelleşiyor, yeni hastaneye 2022 yılının başlarında kavuşacağız.
Hastane bitiyor bitmesine de, asıl büyük sıkıntılar inşaat tamamlanınca başlayacak.
Çünkü yeterli otoparkı yok, hastanede görev yapan personelin bile aracını bırakacak bir otoparkı olmayacak.
"Kız Meslek Lisesi yıkılsın, yerine otopark yapılsın" denildi.
Okulun, kız çocuklarının meslek edinmesi yönünden önemi ve tarihi yapısıyla yıkılamayacağı tescillendi.
Zaten yıkıp yerine otopark yapmak pek akıllıca iş değildi. Kız Meslek Lisesi olmasaydı, ne olacaktı? Bu hastanenin otoparkı baştan planlanacaktı.
Bakalım hastane bittikten sonra hangi curcunalar yaşanacak?
Deveye sormuşlar, "Boynun neden eğri'?" diye... O da, "Nerem doğru ki?" demiş.
Aynı o hesap!
Zonguldak'ta belediye başkanları, yıllardır otoparkı olmayan binalara imar izni verdiler.
Otoparklı binalar yapan müteahhitleri de denetlemediler, takip etmediler.
"Otopark" diye yapılan yerler, işyeri olarak kullanıldı. Kiralara verildi.
Zonguldak'ta işler böyle yürüyor.
Otoparksız hastanemiz de yakında hizmete açılacak.
Hastanenin olduğu yere yapılmasını bazı belediye başkanları ve valiler yadırgamıştı.
Bunları kapalı kapılar ardında konuşabiliyorlar. Keşke bunlar, kamuoyu ile açıkça paylaşılsaydı.
Hastanenin yapılacağı yeri Şehir Plancıları Odası ya da deneyimli bürokratlar belirleseydi.
Hastanenin açıldığı ilk gün poliklinik önünü düşünemiyorum. Oralarda çok kavga-gürültü olur.
Yeni hastane, inşallah burnumuzdan fitil fitil gelmez!

Emniyet Müdürü Fahri Aktaş, neden üniformalı geziyor?
İl Emniyet Müdürü Fahri Aktaş, Zonguldak'taki görevine başladığından beri sahada...
Makam odasında oturmuyor, sürekli olarak sahada dolaşıyor ve bazı denetimlere bizzat kendisi katılıyor.
Fahri Aktaş, İl Emniyet Müdürlüğü birimlerindeki ofislerde görev yapan polisleri de sahaya süreceklerini ifade etmişti.
Zonguldak halkına "7/24 saat hizmet" taahhüdü verdi.
Herkesin son günlerde merak ettiği bir konu var. Emniyet Müdürü Fahri Aktaş, neden üniformalı geziyor?
Önceki müdürler, takım elbiseleriyle geziyorlardı.
Çoğu kişi, bu soruyu bana sordu. Ben de sahada olduğu için böyle giyindiğini düşündüm.
Makamında da üniformayla oturuyor.
İlk gördüğüm yerde Sayın Müdürümüze bu konuyu soracağım.

Hayal ve inanç...
Kocaman bir öküz, çocuğun elindeki ince bir ipe bağlıdır.
İstese tarlalara doğru kaçabilir. Öküzün, çocuğun elindeki ipe bağlı olduğunu gösteren fotoğrafını çeken şöyle yazmış:
"Özgür olamayacağına inanmıştır, kopmayan şey ip değil, inancıdır.
Psikolojide 'öğretilmiş çaresizlik' diye bir gerçek var.
Bu da gösteriyor ki, önce inancınızı elinizden alıyorlar...
Sonra sizi, durumunuzu değiştirmeye gücünüz olmadığına ikna ediyorlar.
Oysa her şey, hayal ve inançla başlar..."
(Alıntı)