Biliyorsunuz, Devrekin Karşıyaka Mahallesinde çok büyük bir heyelan yaşandı.
Onlarca ev tahliye edildi.
Devlet, sessiz ve derin bir şekilde çalışıyor.
Bu arada, siyasetçilerimiz de selden kütük kapma yarışında.
Özellikle CHP Milletvekilleri, turistik bir durak gibi geçerken uğruyorlar.
Biz diyelim çay molası, siz deyin çiş molası
CHPli müteahhit vekilimiz, Ankaraya giderken, Devrekten geçtiği için birkaç kez uğradı bölgeye
Ses getiren bir açıklama, bir eylem yok.
Avukat olan vekilimiz de, hukuki konularda akıl verdi heyelan mağdurlarına
Allahı var, kartvizitini de dağıttı orada.
Sonra
Sonrası yok.
Herkes işinde, gücünde
Heyelanzedeler düşmüş kendi derdine
CHPliler, hükümeti suçlayacaklar, ama bölgeyi imara açan eski Belediye Başkanı Sevgili Nadir Saraç
Yani aşağı tükürsen Nadir, yukarı tükürsen CHP
Feryat, figan
Milletvekillerinin bir kısmı, erken seçime şiddetle karşı çıkıyor.
Çünkü seçim döneminde bir sürü masraf yaptılar.
Kimi delege seçiminde para döktü, kimi Ankarada...
Üstelik seçimde yapılan masraflar da cabası
Daha bunun karşılığını alamamışken, üstelik milletvekili emeklisi de olamamışken, neyin nesidir bu erken seçim?
Çoğunun derdi ülkemizin geldiği nokta değil.
Kendi geldikleri nokta...
Bir koalisyonla bu krizden çıkamayacağımız kesin.
Çünkü şu anda muhalefette duran partilerin biri 17 dese, diğeri 25 diyor.
AK Parti de bu iki partiyi samimi görmüyor.
O nedenle, erken seçime gider, tek başıma gelirim diye düşünüyor.
Tek başına gelemese de, bu kez herkes koalisyona razı olacağı için daha uyumlu bir ortam olacağını düşünüyor.
Ama gelin görün ki, bizim milletvekilimiz feryat, figan
Erken seçim olurda, o vekil yeniden listeye giremezse, en çok ona sevineceğim.
Gitti paracıklar
Hadi bakalım; kim kentini düşünüyor, kim kendini düşünüyor?
Göreceğiz
Sizce ne demek lazım?
Hani, Ağzını büzüşünden Ömer diyeceği belliydi deriz ya
Bizim milletvekillerinin durumu da ona benziyor.
Seçim dönemlerinde yaptıkları konuşmaları hatırlıyor musunuz?
Hepsi Filyos diyordu.
Seçimden bu yana Filyosa balık yemeğe gitmeyen vekilimiz bile vardır.
Çalışmalar aynen sürüyor.
Ne bir eksik, ne bir fazla
Özel kömür ocakları can çekişiyor.
Bizim milletvekilleri brifing alıyor.
Yöresinin sorununu bilmeyen adamı milletvekili yaparsanız, böyle olur işte.
Bu şehirde; sorunlarımızı, sorunlarımızın çözümlerini bilen yüzlerce insan varken, hiç bilmeyenleri Meclise gönderebilme başarısı gösterdik ya, helal olsun bize
Bütün riskini bu kente yatıran, bu kent insanının sorunuyla yatan, sorunuyla kalkan yüzlerce insan varken.
Kerameti kendinden menkul insanları milletvekili yapıyoruz.
Şimdi bunlar Ankaraya gidip bizim sorunlarımızı mı çözecek?
Yoksa erken seçimde yeniden aday olalım diye dil mi dökecek?
Bu şehrin niye gelişmediğini daha açık anlatmaya gerek var mı?