Türkiye'nin farklı illerinde yatırımı bulunan Zonguldaklıları, kente yatırım yapmaya çağıran ve 'Eve dönüş' projesini başlatan Zonguldak Sanayici ve İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nejdet Tıskaoğlu, Çaycuma Organize Sanayi Bölgesi'nde bir fabrikayı kiralayarak ilk adımı attı.
Nejdet Tıskaoğlu'nun sahibi olduğu Elcap Kablo, Ocak ayında personel alımına, Şubat ayında ise üretime başlayacak.
Bu olay, Zonguldak için bir milattır.
Yıllarca "Biri gelsin bizi kurtarsın" diye bekleyen Zonguldak'a kendi evlatları sahip çıkmaya başlamıştır. Eğer bu hareketin arkasını getirebilirsek Zonguldak mutlaka daha iyiye gidecektir.
Yıllar önce jandarmanın silah zoruyla köylerinden toplanıp madenlerde çalıştırdığı Zonguldak insanı, Zonguldaklı patronların fabrikalarında çalışma şansına sahip olacaklar.
Diyeceksiniz ki zaten bölgemizde Yurtbay, Çanakçılar, Tat Metal, EMKO gibi fabrikalar vardı.
Hepsinden Allah razı olsun. Onlar bu bölgede yatırım yaparak büyük bir risk almışlardı.
Şimdi şehir dışında para kazanıp, belli bir sermaye birikimi oluşturan yöre insanının kente dönüş hareketi başlıyor.
Gurbetçilerden toplanan paralarla yapılan yatırımlar vardı.
Hepsi heba olup gitti.
Bölge insanına olan güven azaldı.
Bu noktada bireysel sermayesiyle gelip doğup büyüdüğü kente yatırım yapan bu cesur yürekli insanları kutluyorum.
Elbette büyük zorluklarla karşılaşacaklar.
Ama Zonguldak, eski Zonguldak değil.
İklim değişti!
Akdeniz oldu!
Yazının tam da bu yerinde sözlerini Kemal Burkay'ın yazdığı Sezen Aksu'nun o muhteşem şarkısı geldi aklıma:
Hadi gülümse bulutlar gitsin
İşçiler iyi çalışsın, gülümse
Yoksa ben nasıl yenilenirim
Belki şehre bir film gelir
Bir güzel orman olur yazılarda
İklim değişir, Akdeniz olur, gülümse.

[*][*][*]
Sazlarım vardı, ırmaklarım vardı çok
Çakıl taşlarım vardı benim
Ama sen başkasın anlıyor musun
Tut ki karnım acıktı, anneme küstüm
Tüm şehir bana küskün
Bir kedim bile yok anlıyor musun
[*][*][*]
İklim değişir, Akdeniz olur, gülümse.
[*][*][*]
Şehre bir 'film' geldi.
Filmin başrolünde Nejdet Tıskaoğlu oynuyor.
Bu toprağın insanı olarak Nejdet Tıskaoğlu'nun başrolünü oynadığı filmde, şehri seven herkesin bir rolü var.
Olayın farkına varıp destek veren sivil toplum örgütü başkan ve yöneticileri, politikacılar, bürokratlar, gazetecilere teşekkür ediyorum.
Tabi ki filmin kötü adamları da olacak.
Onları biliyoruz.
Ama filmin sonu iyi olacak.
Yaptığı hareketle sadece 250-300 kişiye iş yaratmayacak.
Zonguldak'ta, şehir dışında ve ülke dışında yaşayan 1 milyon Zonguldaklıya umut olacak.
Kent insanının umudunu yeşerten Nejdet Tıskaoğlu'na teşekkür ediyorum.

Şifre çözüldü...

Birkaç gündür yazdığım üst düzey devlet görevlisinin tüm şifresi çözüldü.
İki küçük kız çocuğuna kadar.
Tam bir Türk filmi.
Anahtarın nasıl, nerede kaybolduğuna kadar çözdük.
Şimdi senaryoyu yeni baştan yazma vakti!

Günün Fıkrası: Elin dolu gelirsin!
Mişon yeni eve taşınmış. Arkadaşı Moiz'e evini tarif ediyor: "Nişantaşı'na gel, sağdan ikinci sokağa sap, Poyraz apartmanını göreceksin. Sokak kapısını dirseğinle it, baktın açılmadı, dirseğinle üçüncü zili çal. Bin asansöre, dirseğinle üçüncü kata bas. Aç dirseğinle asansör kapısını, çal dirseğinle benim zili."
-"Affedersin Mişon, neden hepsini dirseğimle yapıyorum?"
-"E, eve yeni taşındık, ellerin dolu gelirsin de ondan!"