Bakan Özhaseki : “Sahilde kıyı bandı kuralı 50 metre. Bu kurala uyulmadığını görüyoruz. Biz bu yaz 'Denizler Halkındır' sloganıyla bir hareket başlatıyoruz.” diye de ekledi.
Sayın Özhaseki “kıyı bandı” diyerek herhalde kanundaki anlamı ile kıyı çizgisi demek istedi.
Kıyı çizgisi: Dalganın ilk vurduğu yer.
Sahilin bittiği yer ise kıyı kenar çizgisi... Zonguldak’ta bazı yerlerde kumsal 25 metre , bazı yerlerde 50 metreden fazla. Kıyı kanuna göre dalganın ilk vurduğu yerden 50 metre karaya doğru olan yapılar yıkılacak. İsterse binalar toprak üzerinde olsun
Bunlar kıyı kanunun temel konuları. Bir de bu kanunun diğer maddeleri var. Mesela herhangi yapının yapılmasına izin vermemekle birlikte , bu alanlarda halkın ortak kullanımına açık olmak kaydı ile spor müsabakaların yapılabileceği yapılar, Askeri veya ülkenin çıkarına olan Sahil Güvenlik Komutanlığı gibi birimlerin kullanılmasına izin veriliyor.
Sadece bu maddelere bakıldığında Zonguldak’ta 60 yapı bu kanuna takılıyor. Google mesafe ölçme uygulamasına göre ; en çok takılan yer Çatalağzı’nın Ömerağzı sahili. Bildiğim kadarı ile buralardaki yapılar zaten kaçak yapılar. Binalar af kanunundan yararlandı mı bilmiyorum. Öyle olsa bile bir çok bina denizden 50 metre içeride. Kumsalın ardındaki tepelik ise ormanlık ve sit alanı.
İkinci yer ise Türkali sahili. Türkali sahilinde de bir çok bina 50 metrenin içinde gözüküyor.
Zonguldak sahillerinde 50 metre içinde bina olan yerler:
Ömerağzı 25 yapı.
Türkali 15
Alaplı 13
Kösseağzı 3
Çavuşağzı 3
Kapuzplajı 3
Göbü 2
Alacaağzı (Erğ.) 1
Ilıksu 1
Değirmenağzı 1
Filyos 1 , (Otel & Restoran )
Bartın
Mugada 13
Güzelcehisar 2
Amasra'da bir çok yapı
Eğer bu binalar turizm amaçlı ise, binanın uygun planlamaları ve tesislerin çevresel etkilere uygun olup olmadığına bakılacak.
Kıyı kanununda bir de bir madde var ki ; sadece Trabzon, Rize ve Zonguldak illeri ile ilgili.
“Hastaneler Kanunu kapsamında kalan sağlık tesisleri hariç olmak üzere, Cumhurbaşkanınca alınacak kamu yararı kararı doğrultusunda kurulacak sağlık tesisleri ve alternatif alan bulunmaması durumunda Kanununa göre kurulan, işletilen ve mevcut en iyi teknikleri kullanan endüstri bölgeleri,ile Enerji iletim hatları. Millet bahçeleri yapılabilir. “deniliyor.
Aslına kanunda sadece deniz yok. Tabii ve suni göller ve akarsu kıyıları ile göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritleri de bu kanuna dahil. Sadece kumsal da değil üstelik. çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırı da dahil.
Yine de Bakanlığın uygulaması gayet yerinde ve kanunen zaten uyulması gereken kuralları içeriyor. Açıklamalar yetersiz. Bu yüzden kimin evi gider, kim yırtar belli olmaz. Ama şu an durum böyle.
Kanuna rağmen yapılaşmaya izin verilmesi, vatandaşların , risk alıp yaptıkları binaların masrafları heba olacak gibi duruyor. Öyle yapılar var ki ; bazıları barakadan normal eve dönüştürülmüş. En çok da buna Çatalağzı Belediyesi göz yummuş.
Çevre Bakanı Mehmet Özhaseki diyor ki; Sahiller halkındır. Ne güzel. Bu lafı yine AKP iktidarında, EREN ENERJİ Kazköy sahilini yok ederken, ÇED toplantılarına katılanlar söylemişti. O zaman da halkındı.
Sahilin bir yerini işgal etmek yasak , sahili komple yok etmek serbest.
Hayati Yılmaz ile
Zonguldak Tarih
