Selüloz İş Çaycuma Şube Başkanı Hakan Cura Corona Virüs salgını nedeni ile bu yıl sendika olarak 1 Mayıs'ı evlerde ve işyerinde kutlayacaklarını ifade ederek açıklama yaptı. 1 Mayıs'ın işçi sınıfının taleplerinin dile getirildiği gün olduğunu belirten Başkan Cura şunları söyledi; 'İşçi sınıfımızın, tüm çalışanların Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü 1 Mayısı dünyanın ve ülkemizin karşı karşıya olduğu tehlikeli salgın nedeniyle bu yıl evlerimizde ve işyerlerimiz de kutluyoruz.

1 Mayıs kutlu olsun... Dil din ırk ve görüş farkı gözetmeksizin emeğiyle geçinen tüm kesimlerin bu şanlı bayramı kutlu olsun. 1 Mayıslar bizim için İstemlerimizi, taleplerimizi alanlarda dile getirdiğimiz günlerdir. 1 Mayıslar bizim için birliğimizi gücümüzü alanlarda sınadığımız yerlerdir. 1 Mayıslar bizim haklı taleplerimiz için güç ve moral bulduğumuz günlerdir. 1 Mayıslar bizim İnsanca bir yaşam ve yaşanabilir bir ülke için özlemlerimizi coşkuyla dile getirdiğimiz günlerdir.

Bu yıl 1 Mayısımızı dünyayı saran ve ne yazık ki ülkemizi de etkisi altına alan ölüm virüsü corona saldırısı altında yaşıyoruz. Egemen güçlerin saldırmaktan bir türlü vazgeçmediği sendikal hak ve özgürlüklerimize karşı saldırının yanı sıra kazanılmış haklarımıza bile göz dikildiği suskun bir toplum yaratma çabalarının ve saldırılarının her geçen gün arttığı koşullarda baş belası bir salgınla da karşı karşıya kaldık.

HİÇ BİR ŞEY İNSAN HAYATINDAN DAHA DEĞERLİ DEĞİLDİR YAŞAM HAKKI KUTSALDIR

Gerekli önlemler alınmadan zorunlu olmayan üretim ve hizmetlerde işçilerin çalıştırılmasına son verilmelidir. Kısa çalışma ödeneğinin daha iyi şartlara getirilmesi gerekirken ücretsiz izin uygulamasıyla karşı karşıya geldik Tüm çalışanlar için ücretli izin uygulamasına geçilmeli ve bu uygulama tehlike geçinceye kadar devam etmelidir. Bu süreçte her ne sebeple olursa olsun işten atılmalar tümüyle yasaklanmalıdır.

Sözleşmeleri devam eden veya başlayacak olan tüm işyerlerimizde TİS süreçleri uzun süreler ertelenmemelidir. Vergi dilimleri çalışanların lehine yeniden düzenlenmeli, tüm çalışanlar için vergi indirimi düzenlemesi acilen yapılmalıdır. Yıllardır söylediğimiz asgari ücret vergi dışı bırakılsın talebimiz derhal hayata geçirilmelidir.

Alın terimizden kesilen ücretle bizim için hayata geçirilen işsizlik fonu bu dönemde işsiz kalan işçilerimiz için kullanılmalıdır. Bu günlerde her zamankinden daha fazla toplumsal birliğe dayanışmaya ihtiyacımız var. Görünen o ki işsizler ordusuna çalışırken iş siz kalan yeni milyonlar eklenecek. Görünen o ki açlık sınırında yaşayan milyonlarca çalışana yeni milyonlar eklenecek. Ve yine görünen o ki ortaya çıkan kriz ve bunalımların faturası biz emekçilere kesilecek. Sektör ayrımı gözetilmeden tüm çalışanlar için yeni bir ekonomik paket derhal hayata geçirilmelidir.

Gün, ayrıştırma zamanı değil birlikte hareket etme günüdür. Ayrıştırma ve kutuplaştırma politikalarından uzak durulmalı tam tersine görüş farkı gözetmeksizin birlikte el ele omuz omuza verme günüdür.

Sendikalarında aralarında bulunduğu toplumun örgütlü kesimleriyle işbirliği geliştirilmeli devlet kurumlarıyla yerel yönetimler arasında diyaloglar güçlendirilmelidir. Özellikle sosyal medyada ve basında yer alan nefret ve kin dolu söylemlerin provoke edici görüşlerin önüne geçilmelidir. Bu anlamda tüm yurttaşlarımızı ve sorumluları daha sağ duyulu olmaya çağırıyoruz. Sermayenin bu salgını fırsata çevirme girişim ve çabalarına karşı halkımızı ve tüm çalışanlarımızı uyanık olmaya davet ediyoruz.

Bu virüs bize aynı zamanda bazı gerçekleri gösterme fırsatı da vermiştir. Aşırı ihtiras ve doymak bilmeyen kar hırsıyla sevgisizlik temelinde doğayı katleden savaşlar çıkartan dünya emperyalist sisteminin de çöküşüdür bu virüs. Gittikleri her yere kan ve gözyaşından başka bir şey getirmeyen sömürü düzenin egemenleri artık şunu bilmeliler. Biz nasırlı ellerimizle insanlık için ürettiğimiz her şeyi yine insanlığın hizmetine sunma mücadelemizi sürdüreceğiz. Elbetteki kimse kimseyi sevmek zorunda değil. Ama biz geleceğe olan inancımıza insanlığa olan sevgimizi de katarak gelecek güzel günleri kendi ellerimizle kuracağız. İşimiz düştüğünde uğradığımız yolumuz düştüğünde geçtiğimiz sağlığımız bozulduğunda aradığımız. Değerlerini o zaman anladığımız emekçilerimizin bugünlerde gösterdikleri özverili çalışmalar buna örnektir. Ayırımsız tüm sağlık çalışanlarını gece gündüz demeden görevlerinin başında olan emniyet güçlerini kent temizliğinde her türlü riske karşın fedakarca çalışan temizlik işçilerini banka ve hizmet sektörünün adsız neferlerini market çalışanlarını iletişim işçilerini elektrik işçilerini makinalarının başında olan tüm işçi kardeşlerimizi ve daha birçok kesimden ismini sayamadığımız emekçilerimizi bu vesileyle yürekten kutluyorum. Böylesi günlerde bu çalışanların da sesine kulak verilmeli sosyal ve ekonomik anlamda talepleri karşılanmalıdır.

Biz her fırsatta ve her ortamda söylediğimiz gibi insan onuruna yakışır bir ücret ve insanca yaşam hakkımızdan hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz. Kölelik ücretiyle çalışırken birileri daha çok kazansın diye bile bile riske sokulmak ve hayatımızı kaybetmek istemiyoruz.

BU ÜLKE BİZİM...BU ÜLKE HEPİMİZİN

Gelecek güzel günlerde yaşamak ve bunun için mücadele etmek hepimizin en onurlu ve en temel görevi. Bunun olanakları vardır. Bu mümkündür. Bu güçlerimizi birleştirmekten... Bu mücadele azmimizi korumaktan geçiyor. Biz insan onuruna yaraşır bir iş ve ücret. Biz sosyal güvenlik ve sendikal hakların eksiksiz güvence altına alındığı yeni bir toplumsal düzen istiyoruz...1 Mayıs 1977'de katledilen işçilerimiz başta olmak üzere çalışırken hayatını kaybeden tüm işçilerimizin anısı önünde saygıyla eğilirken.

Gelecek 1 Mayıslarda alanlarda... Hep birlikte omuz omuza... Gelecek güzel güneşli günlerde birlikte yaşamak ve bunu haykırmak dileklerimle birlik dayanışma ve mücadele günü1 Mayıs İşçi Bayramı bir kez daha kutlu olsun... Birlikte başaracağız... Birlikte yeneceğiz... Yaşasın 1 Mayıs".