Demir Madencilik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Metin Demir, Zonguldak´ın en tanınmış ve en gözde mekanlarından olan Deniz Kulübü´nün yenilenme çalışmalarıyla ilgili Pusula´ya konuştu.

Amaçları, hedefleri ve yatırımlarıyla ilgili açıklamalarda bulunan Demir, Zonguldak´ın turizm kenti olması için ne kadar çok adım atabilirlerse, o kadar mutlu olacaklarını söyledi.

Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) ait olan ve uzun yıllardır işletmeciliğini yaptığı Metin Koçaklı’dan Demir Ailesi’ne devredilen Deniz Kulübü’nün bir kısmı yıkılarak, yeniden yapıldı.

Eski planına sadık kalınarak baştan tasarlanan Deniz Kulübü´nde; balıkçı lokantası, kafeterya, bar ve plaj gibi bölümlerin yer alacağını belirten Metin Demir, aynı anda birkaç etkinliğin yapılabileceğini ve Haziran ayının 15´i gibi tüm Zonguldaklıların hizmetine açacaklarını dile getirdi.

Zonguldak´ın turizm kenti olması için Demir Ailesi olarak ellerinden geleni yaptıklarını vurgulayan Demir, Pusula’nın sorularına şu yanıtları verdi:

“GAYRETİMİZ ZONGULDAK´I TURİZM KENTİ YAPMA YÖNÜNDE”

“Biz Demir Ailesi olarak, aslen madencilik işleriyle uğraşan bir grubuz, ama son 2005-2006 yıllarından itibaren de gayrimenkul, turizm gibi yeni alanlarda da faaliyet göstermeye başladık. Demir Grubu olarak, iddialarımızdan bir tanesi, Zonguldak´ın, özellikle Merkez ilçenin bir turizm beldesi, turizm kenti olabileceği yönünde bir düşüncemiz ve gayretlerimiz var. Bu gayretlerimizin ilk aşaması, tabii Zonguldak´ın, hatta Batı Karadeniz´in ilk beş yıldızlı otelini yaparak başlamıştı. Biz Zonguldak Dedeman Otel´in ilk fizibilite aşamalarında, hem de daha sonradan işletme faaliyetlerine başladığımız aşamalardan itibaren, ‘Zonguldak, nasıl daha iyi bir turizm kenti olabilir?’ sorusu üzerine epeyce kafa yorduk ve araştırma yaptık. Turizm konusunda uzmanlaşmış arkadaşlarımızdan ve sivil toplum örgütlerinden görüşler aldık.”

“DENİZ KİRLİLİĞİ GİBİ CİDDİ BİR PROBLEM AŞILDI”

“Zonguldak´ın 10 yıl önceki turizmini konuşmak abesti iştigal olabilirdi. Çünkü Zonguldak´ın turizm kenti olması yönünde çok ciddi problemleri vardı. Bunlardan birincisi; deniz kirliliği problemiydi. Uzun yıllar maden işletmeleri, maden atıklarını denize döküyordu. Çok şükür, uzun zaman önce o problemden kurtulduk. Devamında Zonguldak´taki tüm belediyeler, çöplerini deniz kıyısına dökerlerdi. Bu problemden de yakın zamanda kurtulmuş olduk. Kanalizasyonla ilgili deniz kirliliğimiz kısmen devam ediyor, ama Zonguldak Belediyesi’nin yürütmüş olduğu başarılı bir arıtma tesisi çalışması var ve bu da ciddi bir problemi ortadan kaldırmış oluyor. Termik santralimiz, maalesef uzun yıllar kül atıklarını denize döküyordu, ama kül barajının yapılmasıyla çok şükür o problem de aşıldı. Kısacası, deniz kirliliğiyle ilgili çok ciddi problemler yakın zamanda aşıldı.”

“İLK ADIMI 5 YILDIZLI OTEL YAPARAK ATTIK”

“Hava kirliliğiyle ilgili de, yine Zonguldak Belediyesi´nin ve merkezi hükümetin desteğiyle gerçekleşen bir doğalgaz yatırımı söz konusu ve kısmetse önümüzdeki kış, en azından Zonguldak şehir merkezinin büyük mahallelerinde kömür kaynaklı hava kirliliği kalmamış olacak. Yani Zonguldak´ın turizm kenti olmasındaki birçok engel böylelikle aşılmış oluyor. İş bu defa yatırımcı boyutuna geliyor. Turizm; sadece ağaçla, denizle olmuyor. Bu işin yatırımla da desteklenmesi lazım... Zonguldak´taki turizmin hayata geçmesinin önünde yatırımcının bu işe desteklenmesi, cesaretlenmesi boyutu vardı. Biz grup olarak, bölgenin en güzel ve ilk beş yıldızlı otelini yaparak, bu işte bir adım attık. Turizmci arkadaşlarımızın, ‘Zonguldak´ın çok güzel sahilleri, koyları var. Zonguldak´ın çok güzel ormanları var. Bunların da, mutlaka bir tesisleşme yaparak Batı Karadeniz turlarında Zonguldak, önemli bir durak noktası olabilir’ görüşleri vardı. Biz, öncelikle otelimizin önünde bir girişimde bulunduk, ama sürecin uzaması, maliyetin çok yüksek olması gibi değişik sebeplerle sonrasında Deniz Kulübü ile ilgilenmeye başladık. Daha öncesindeki işletmecimiz Metin (Koçaklı) Bey de, kendi ifadesiyle, ‘Ben artık bu işlerden yoruldum. Bu işlerden çıkmak istiyorum. Siz de kabul ederseniz, devretmek isterim’ demişti. Milli Emlak’taki gerekli ihale prosedürleri hallolduktan sonra biz işletmeci olarak buraya başladık. Zonguldak´ın turizm pastasından pay alması yönünde bir tesis olarak buraya baktığımız için önceki halinin çok yeterli olmadığını gördük. Zaman içerisinde binanın eskimesi, yıpranması ve fonksiyonlarının kısmen körelmesi sebebiyle ciddi bir renovasyon ihtiyacı vardı. Yine Dedeman Otel´in proje faaliyetlerini yürüten, İstanbul´dan çalıştığımız, konusunda çok iyi bir mimarlık ofisini davet ettik. Burası koruma alanı olduğu için bunu da koruyarak, ‘nasıl bir çalışma yapabiliriz?’ araştırmaları yaptık. Projelerimizi ortaya koyduk. Devamında belediyeden ve Valilik’ten gerekli izinleri aldıktan sonra yaklaşık 4-5 ay önce inşaat çalışmalarına başladık.”

“15 HAZİRAN GİBİ BALIKÇI LOKANTASI VE KAFE AÇILMIŞ OLACAK”

“Binanın eskisine göre ne farkı olacak? Bizim iddiamız, daha evvel burası balıkçı lokantası olarak faaliyet gösteriyordu, ama bizim otelden ve yerli turizmden pay almak istediğimiz pasta esasen İç Anadolu’dan, en kestirme yoldan denize ulaşmaya ya da deniz kenarında vakit geçirmeye çalışan kesim olduğu için burada yine çok iddialı olarak bir balıkçı lokantası ana tema olarak duruyor. Eski salonu da çok güzel bir şekilde renovasyondan geçirerek, kaliteli bir şekilde balıkçı lokantası haline getiriyoruz. Buna ilaveten, üst katta kullanılmayan çatı alanları vardı ve oralardan biraz kafe alanı gibi bir bölüm yaratmaya çalıştık. Özellikle genç Zonguldaklıların ve genç turistlerin eğlenebileceği canlı müzikli bar konseptinin de ihtiyaç olduğunu düşündük. Hizmeti tamamlayıcı bir fonksiyon olduğunu düşündük. O sebepten, daha evvel depo olarak kullanılan ya da atıl olan yerleri de canlı müzik çalınan bar haline getirdik. İnşaat çalışmalarımız hızla devam ediyor. Kısmetse, Haziran´ın 10-15´i arasında ana salonumuzu ve kafe bölümümüzü açmış olacağız. Muhtemelen bar bölümü ay sonuna kadar sarkmış olacak. Bu arada denizin kenarında şezlonglarımız, şemsiyelerimiz, yeme-içme servislerimiz de plaj olarak işleteceğimiz şekilde hazırlıklarımızı yaptık. Bu temiz denizden hem Zonguldaklıların istifade edebilmesi, hem de gelen turistlerin keyifli bir şekilde yararlanabilmesi için plaj bölümü hazırlıklarımıza devam ediliyor.”

“TÜM DENİZ AKTİVİTELERİ BU KOYDA İCRA EDİLECEK”

“Geçen yıllarda amatörce başlamış olan Dalış Eğitimi Merkezi uygulaması vardı. Biz bunu daha kapsamlı bir hale getiriyoruz. Bu sene 8 metrelik bir ahşap tekneyle dalış turları düzenlemeye başlayacağız. Su sporları alanları olarak da, aslında faaliyet göstermek istiyoruz. Gerekli izinler için başvurduk, ama prosedür uzayacağı için bu mevsime yetişmeyecek, ama yaz sezonunda burada hem Yelken Kulübü’yle birlikte, hem de Dalış Eğitim Merkezi devam edecek. Ege´de, Akdeniz´de aklınıza gelebilecek bütün deniz eğlenceleri, bu koyda da icra ediliyor olacak. Bu sene işin çoğunu halletmiş olacağız, ama önümüzdeki yaz tamamlayacağımız bölümler de var. Bu çalışmalar nihayete erdiğinde, biz hedefimize doğru, yani Zonguldak´ı turizm kenti yapma hedefimize doğru bir adım daha atmış olacağız. Otel, bunların birinci önemli büyük adımıydı. Biraz otelin devamı niteliğinde olan bu ikinci tesisimizde yine ciddi bir adım olacak.”

“KENT ORMANI’YLA İLGİLİ PROJE GELİŞTİRİYORUZ”

“Bunun dışında biz Ticaret ve Sanayi Odası olarak, Kent Ormanı´nın iyileştirilmesiyle ilgili projeler geliştiriyoruz. Kent Müzesi düzenlenmesiyle ilgili yapılan çalışmalara destek verme niyetindeyiz. Hem Ticaret ve Sanayi Odası’yla, hem yatırımcılarla, hem de girişimcilerle birlikte Zonguldak´ın turizm kenti olması için ne kadar çok adım atabilirsek, o kadar mutlu olacağız.”

“KOZLU AQUA PARKIN ZONGULDAK´A CİDDİ KATKISI OLACAK”

“Kozlu´da da çok güzel çalışmalarımız olacak. Kozlu’daki aqua park da Haziran´ın 15 ya da 20´si gibi devreye girmiş olacak. Orada da Sayın Belediye Başkanımızın girişimleriyle yapılan çalışmalar da çok güzel. Zonguldak´ın bir turizm kenti olması noktasında onun da muhakkak çok ciddi bir katkısı olacaktır. Böylelikle, uzun yıllardır şikayet ettiğimiz Zonguldak´ın tek sektörlü bir kent olmasından kaynaklanan problemleri aşma noktasında, turizmin çok önemli bir başlık olduğunu düşünüyorum. Demir Ailesi olarak, bu konularda en çok gayret gösterenlerden biri olduğum için açıkçası çok mutluyum.”

“PLAJA YAKLAŞIK 190 KAMYON KUM TAŞIDIK”

“Deniz Kulübü, bugün açılıyor değil, çok uzun yıllardır var. Zonguldak´ın mazisinde ciddi bir yeri var. Eski çalışmaları biz tarihe meraklı arkadaşlarımızla iyice tarayarak inceledik ve dönem dönem burada kumsala kumlar taşınarak, her sene yenilendiğini öğrendik. Bu hatıralardan bu sonuç çıktı. Biz işi bu defa denizden değil, karadan, biraz daha zorlanarak, 180-190 kamyon kum taşımış olduk. Bu plajı elden geçirdik. Daha evvel koyun içinde inşaat atıkları ve zaman içerisinde birikmiş çöp yığınları vardı. Biz onların tamamını temizleyip kumla yaptığımız takviyeyle birlikte, umuyorum Haziran´ın 15´i gibi bütün vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. Herkesin özlediği deniz keyfini, Deniz Kulübü’nü inşallah insanların hizmetine yeniden sunmuş olacağız.”

“ŞİKAYET OLACAĞINI BİLİYORDUK”

“Şikayetlerin kaynağında kısmen bir tedirginlik var. Deniz Kulübü, Zonguldak´ın gözbebeği olan mekanlardan bir tanesi. Zonguldak´ta Deniz Kulübü´nde hatırası olmayan hiç kimse yoktur. Kimimizin mezuniyet töreni, kimimizin düğünü, nişanı, sünnet düğünü gibi hepimizin bu koyda güzel hatıraları var. Bu koyla ilgili insanların hassasiyet göstermelerini makul karşılıyoruz. Biz şirket olarak, bu hassasiyetlerin farkında ve bilincinde olarak hep göz önünde bulundurarak yürüdük. Dönem dönem şikayetler oldu ve olabilir. Sorun değil. Şikayetler sonrasında gelindi ve incelemeler yapıldı, ama biz en başında önce projelerimizi hazırlayıp, izinlerimizi alıp sonra ilgili yetkililerin kontrolünde bütün çalışmalarımızı yürüttük. Burada ne kentsel SİT alanı bakımından, ne de doğal SİT alanı bakımından ihlal edilmiş tek bir kural yoktur. Zonguldak´ın gözbebeği mekanını 30-40 yıl sonra ilk defa bu kadar ciddi bir tadilattan geçirip Zonguldak´a hediye ettiğimiz için ve bu aşamada hiç bir kuralı ihlal etmediğimiz için çok mutluyuz.”

“AYNI ANDA 3-4 ORGANİZASYON YAPILABİLECEK”

“Bizim ana salonumuz, yani balıkçı lokantamız, 250-300 kişilik kapasitede olacak. Açık alanda da yine eskiden olduğu gibi 600-700, hatta bin kişilik olacak. Gece kulübü ve bar olan yerimiz de yine 150-200 kişilik kapasitede olacak. Kafe bölümü ise, yine bir alternatif salon oluşturuyor. Biz burada aynı anda 3 ya da 4 farklı organizasyonu gerçekleştirebileceğiz. Daha önceki sıkıntılardan bir tanesi de oydu.”

“ZONGULDAK´I TANITMA KONUSUNDA HEMŞEHRİLERİMİZDEN DESTEK İSTİYORUZ”

“Ankaralılar, hafta sonları ya da bayram tatillerinde en yakın ve en kestirme yoldan denize ulaşmak isterler. Bunların bir bölümü Amasra´ya, bir bölümü de Akçakoca´ya gider. Bizim iddiamız şu; daha evvel Zonguldak´ın ciddi bir ulaşım problemi vardı, ama hükümetimizin son yıllarda yaptığı başarılı çalışmalar, zannediyorum önümüzdeki yaz sonuna kadar nihayete ulaşmış olacak. Duble yollarımız ve tünellerimiz hizmete girmiş olacak. Zonguldak´ın ulaşım problemi ortadan kalktığında biz hem Amasra´dan, hem de Akçakoca´dan daha yakın olacağız. Hep dediğimiz gibi; denizin kenarındayız ve çok güzel ormanlarımız var, ama tesis eksikliğimiz vardı. 2, 3, 4 yıldızlı otellerimiz vardı, ama 5 yıldızlı otelimiz yoktu ve onu tamamlamış olduk. Kirlilikle ilgili problemlerimizi aşmış olduk. Bundan sonrası artık tanıtım faaliyeti ve bizim turizm işleten arkadaşlarımızın yeteneğine bağlı. Biz, ekibimizin çok yetenekli olduğuna inanıyoruz. Bu konuda çalışmalarımızı hızla yürütüyoruz, ama şunu da biliyoruz; Zonguldak, uzun yıllardır kent dışına çok göç vermiş bir memleket. Ankara´da bildiğim kadarıyla bir kaç mahalleyi doldurabilecek kadar Zonguldaklı var. Bursa´da, İstanbul´da birçok hemşehrimiz var. Bizim yapacağımız profesyonel tanıtımların yanında da her Zonguldaklıya manevi görev düşüyor. Onların bizim gönüllü turizm elçilerimiz olması lazım. Zonguldak´ı tanıtmak konusunda sevgili hemşehrilerimizin de desteklerini bekliyoruz."

Editör: Pusula Gazetesi