Tarih kitaplarından birinde, Filyos Nehri'nde, kumların içinde yaşayan bir yılandan bahseder.
Bu yılanın çift başlı olduğu, "insan veya hayvanların üzerine oldukça zehirli bir sıvı püskürttüğü" yazılıdır. Sıvıyı püskürtmesi ile vurduğu darbe sonrasında da kurbanının ani ölümü gerçekleşir.
Bu yılan, bakışlarını insanın herhangi bir organına odaklar, yel hızıyla o noktaya birçok salgı atar ve organ hemen uyuştuğu için kişi zehirlendiğini dahi hissetmeden ölür. İnsanlar da o kişinin aniden eceliyle öldüğünü zanneder.
Filyos Irmağı kumlarının altında yaşamış olan bu yılan, nehrin sahillerinde aniden ölen insanların çoğunun ölümüne neden olmuş.
Bu yılanın "Davrak Yılanı" adı ile "Devrek" ismine verilen ad olduğu tahmin edilir.
Nehir boyunca yaşaması mümkün olduğu halde, bugünkü Devrek İlçesinin adının kaynağı olması; yılanın "Davrak" isminde olması/olduğu iddia ediliyor.
O yıllarda Çaycuma, Gökçebey gibi yerleşim yerleri olmadığı için; Devrek bir geçiş noktasında bulunduğundan, buraya bu yılanın adı verildiği düşünülüyor.
Nesli tükenmesi çok mümkün olduğundan, bölgeden kaybolduğunu düşünüyorum.
"İki başlı yılan" dendiği zaman efsane hikayelere benziyor fakat bu gerçek bir yılan türü.
Fotoğraftaki yılan montaj değil 2018 yılında görüntülemiş, gerçek bir yılan.
Ortak bir kalbe ve akciğere, iki yemek borusu ve ikide soluk borusu ile yaşayan bu yılan; ayrıca her başta, birer tane olmak üzere iki beyine sahip. Bu da her iki başın av yakalayabilme ve yutabilme kabiliyetine sahip olduğunu gösteriyor.
Bugün doğada son derece nadir olarak görülen bu iki başlı zehirli yılan, en son Amerika Birleşik Devletleri'nin Virgina Eyaletinde bir evin arka bahçesinde ortaya çıktı.
Virgina, tıpkı bizim Filyos nehri gibi deniz seviyesinden çok az rakıma sahip, iç kısıma giren tuzlu su nehirleri olma özeliğine de sahip yerleşim yeri. Bugün değilse bile, Filyos vadisine eski çağlarda denizin iç kısımlara kadar girdiği bilinir.
Bu Bakırbaş türü yılanın anatomisini inceleyen uzmanlar, iki başın da zehirli ısırık kapasitesine sahip olduğunu açıkladılar.
Yılanın baskın olan başının soldaki olduğunu da belirtiyor.
Bu da yılanların avladıkları hayvanların paylaşımda sorunlar çıkmasını ve birbirini öldürecek aşamaya getirdiği, böylelikle nesillerinin devamının çok zor olduğunu açıkladılar.
Tarihçi Muruc ez Zehep'in "Altın Bozkırlar" adlı kitabında, Filyos Çayı üzerinde, bölgede iki gezginden bahsederken bu yılandan da bahsetmiş.
İşin ilginç tarafı, Ereğli Cehenemağzı Efsanesi'nde Yeraltı Tanrısı Hadis'in köpeği Kerberos'un üzerinde de çift başlı yılanların olmasıdır. Ayrıca Çaycuma'da bulunan Kadıoğlu Mozaikleri olarak bildiğimiz Ambrosia Mozaiği figürlerinde, nehirde dolaşan balıkçılar ve suyun içinde ki balık figürlerinden birinin bir yılan olduğu ve mozaiğin bir başka figüründe bir kadının çift başlı yılan tutuğu görülmekte.
Yılanların başları ayni Filyos Nehri'nin Devrek ve Karabük ayrımında ki gibi olması da ilginç.
Eğer bu hikayeler daha serin araştırılırsa, çift başlı yılanın bölgeye ait olduğu tescillenir. Böylelikle Devrek Bastonlarına yeni bir figür de girmiş olur.