Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, Çaycuma ilçesine bağlı Dereli Köyü'ndeki evinde gündeme ilişkin gazetemize özel açıklamalarda bulundu. Çaycuma'ya organize sera bölgesi kurulmak istenirken, AK Parti Zonguldak Milletvekili Hüseyin Özbakır'ın fabrika açıklamasının tezatlık olduğunu belirten Milletvekili Turpcu, "Havaalanı, Saltukova beldesinde 1940 yılından beri var olan bir yer. Belki pisti kaydırabilirdi. Bende KİT Komisyonu üyesi olarak komisyona havaalanı ile ilgili sorumu sordum. Ancak havaalanın pistinin kaydırılması ile ilgili soruma halen cevap verilmedi. Sayın Özbakır, bu konulara girmek yerine sadece, 'Benim bir arkadaşımın 150 milyon parası var. Yatırım yapacak, ama havaalanı bacaya engel' demiş. Çok vahim bir açıklama oldu. 8 tane ilçesi olan bir Zonguldaklı olarak, Çaycuma'da doğmuş biri olarak söylüyorum. Çok vahim bir açıklama. Eğer bölgede havaalanı olmasa, bu bereketli topraklara bacasının kaç metre olacağı, ne üretileceğini bilmediğimiz ne yapılmak isteniyor? Filyos Limanı projesinin temel atma töreninde bölgemize gelen Bakanlar, AKP'nin millettekileri hiç kirlilik olmayacağını söylediler. Biz de bunu destekledik ve takipçisi olacağımızı söyledik. Kirli bir sanayiye izin veremeyiz. Bir Çatalağzı örneğimiz var. Zonguldaklılar, Çaycumalılar aptal değil. Eskiden 67 vilayetten gelen insanlar yaşıyor burada, onlar da aptal değiller. 'Çocuğunuza iş vereceğiz' diyerek Çatalağzı beldesinin ne hale geldiğini görüyoruz. Zaten Özbakır'ın 'arkadaşım' dediği firmanın sahibinin TMSF'den aldığı arazi Ceylan Holding'e aitti. 1990'lı yıllarda o arazi, dönemin parlayan yıldızı Ceylan Holding ve o dönemi Doğru Yol Particileri yaptı. Onları da buradan selamlamış olayım! 'Tekstil fabrikası kurulacak' diye o arsalar köylülerden haraç-mezat, iş vaadi tek tek toplandı. Ceylan Holding'e peşkeş çekildi. O firma zaten o işi yapmadı. Muhtemelen şimdi bu araziye borçlarına karşılık TMSF el koymuş. TMSF'de burayı yeni firma olarak Çebi'lere vermiş. Şimdi 'iş yapacağız, yatırım yapacağız' diyorlar. Aynı Çatalağzı'nda olduğu gibi bu toprakları kirletecek, insanlarımızı öldürecekler. Biz böyle işi de, yatırımı da istemiyoruz. İstanbul ve diğer büyükşehirlerin halini görüyoruz. Oraya giden hemşehrilerimizi, en alt seviyede maaşla, bazen de sigortasız, iş güvencesiz çalıştırıyorlar. En azından bu verimli topraklarda isteyen köyünde yaşayıp tarım ve hayvancılıkla uğraşabilir. İnsanların asgari ücret için büyük şehre gitmemesi lazım" dedi. "BİR TARAFTA ORGANİZE SERA, BİR TARAFTA BACA OLMAZ" Çaycuma'da bir organize sera bölgesi kurulmasının düşünüldüğünü hatırlatan Turpcu, "Bu proje hayata geçmese bile bu bölge meyve, sebze, mandacılık ve arıcılık ile ismini duyuran bir bölgedir. Bacalı sanayi bu bölgeye olmaz. Sayın Özbakır'a öncelikle bunu anlatmak istiyorum. Birde 'istihdam sağlayacağız' sözleri ile çevrenin kirletilmesine Zonguldaklılar şahit oldular. Termik santrallerin olduğu Çatalağzı ve Zonguldak Ulutan Barajı (Belediyeler Birliği Barajı) tehdit altında. Kirlilik baraja kadar gidiyor. Kuşlar bile o bölgeyi terk etmiş. Sayın Özbakır'a bunları da hatırlatıyoruz. Özbakır illa bu yatırımı kazandırmak istiyorsa, Sakarya'ya bunu teklif edebilir. Trabzonlular uyanık insanlardır. Oraya teklif bile edemez. Zaten kabul etmezler. Bu konuyu ağzından kaçırdığı bir laf olarak görmek istiyoruz. Ben Özcan Ulupınar ve Faruk Çaturoğlu'nun bu görüşte olmadıklarına inanmak istiyorum. Buraya bacalı sanayi istemiyoruz. Halkımıza da çağrı yapmak istiyorum. Her gün öleceğimize, bu işe topyekun karşı çıkarak, direnerek bir günde ölürüz. 25 sene öncede Saltukova'daki arazi köylülerin elinden 'tekstil fabrikası yapacağız' diyerek alındı, kandırıldı. Ama tekstil fabrikası yapsalardı, kirli sanayi olmayacaktı. Şimdi Çatalağzı örneği olmasına rağmen bunu önümüze koyamazlar. Zonguldak'ın en verimli toprakları Çaycuma ovasındadır. Bu da bizim çocuklarımız ve geleceğimiz ile ilgili haklı bir davamızdır. Bazıları buranın 'halkına ne verirsen yer gibi' görüyorlar. Bunu görmesinler, buranın halkı artık uyanmıştır" diye konuştu.