Sessiz grupların da sesi olmaya çalışmak...Unutulmaya yüz tutmuş olayların fotoğrafını çekmek..yaşananların zihnimizde sürmesini sağlamak ve geleceğe taşımak... Bizden, içimizden olan. bizi acıtan, içimizi sızlatan olaylar da var. Üzse de, acılar tazelense de Tarih: 4 Mart 1965. O tarihte, Kapuz ilkokula giden bir çocuk olmama karşın olayı hatırlıyorum. Benden bir kaç yaş büyük mahalle abilerim de sanat okuluna gidiyordu. Uzun zaman konuşuldu olaylar. İşte olayın olduğu yer paylaştığım fotoğrafta görülen, Kapuz'a giden yol üzerinde denize kadar uzanan 100 metre yüksekliğinde bir uçurum. Burası Zonguldak'ın bakacağı aslında. (Burada bir BAKACAK yapılması gerektiğini de yeri gelmişken belirtmek isterim) Filyos'a kadar uzanan doğa güzellikleri solunuzda, Kozlu'ya kadar uzanan doğa güzellikleri de sağınızda görebilirsiniz. Türkiye'de, hatta dünyada en güzel görüntülerin fotoğraflara yansıtıldığı yer burası. 1960'ların başında Kapuz yolu yapılırken yolun falez tarafındaki bu kısımda bilinçli olarak oldukça geniş tutulmuş yürüyüş yolu. Yukarıda anlattığım güzelliklerin görülmesi için... 4 Mart 1965 tarihinde, Erkek Sanat Enstitüsü - Motor Bölümü, tamir ettikleri bir jip'le deneme sürüşü yapmak istemişlerdi. Üç öğretmen ve üç öğrenci arabaya binerek arabayı Kapuz yoluna sürmüşlerdi. Arabayı Motor Bölümü öğretmeni Mustafa Küçüktürer kullanıyordu. Deneme aracıyla yukarıda ayrıntılı olarak sözünü ettiğim BAKACAK'a geldiklerinde, geniş yolda geri dönmek istediler. Olmadı dönemediler. Buradan araba uçuruma yuvarlandı.Motor Bölümü öğretmeni Mustafa Küçüktürer ile öğrencilerden; Hüseyin Eraslan, Yaşar Öner öldüler.Bir gün sonra da hastanede yatan öğrenci Vedat Ercan öldü.iki öğretmen de yaralı kurtuldu.Bu çocuklar henüz 15 yaşlarındaydı. Bir öğretmen üç öğrencinin ölüm uçurumu bu BAKACAK. Acılar tazelense de anılar üzse de...