"Bir Turizm Şehri Zonguldak" için projeler yazmaya başladığımızdan itibaren neredeyse bir yıl geçti. Bir yıl önce çıktığımız bu yolda bazen bizi demoralize eden, bazen proje yazmaktan uzaklaştıran, bazen korkutan bir çok etken oldu. Fakat 1 yıl sonra yeni bir proje olan "Zonguldak Deniz Seyir Yolu" projesini yazarak tüm bu olumsuzluklara göğüs geriyoruz. Gündem malum belediye seçimlerinden çok yoğun, bu yoğunluğa inat, kişilere inat, siyasete inat proje konuşalım diyor ve yeni projemizi açıklıyoruz. "Zonguldak Deniz Seyir Yolu" Gerek kendi işim gerekse ailemin işlerinden dolayı yurt dışında bulunma fırsatlarım oluyor, bunlardan birinde de İtalya'nın bazı şehirlerinde bulundum. bu süreçte bazı şehirlerin Zonguldak'a çok benzer yanının olduğunu gördüm. Tek farkı Şehrin güzelliklerini o kadar öne çıkartmışlar ki, hem yerel halk hem turistler için muhteşem işler projeler yapmışlar. Amerikayı yeniden keşfetmeye gerek yok, hazır yapılmışları var, sadece görmek lazım sadece neden olmasın demek lazım. Bunlardan birisi de bir kasaba olan Nervi bölgesi, Bu bölge ormanın denizle sarp kayalıklarla buluştuğu bir şehir. Evet tanıdık geldi değil mi? Bu bölgeye ilk gittiğimizde yaptığımız ilk iş bir turist olarak görülecek yerlerin başında yer alan sahil boyunca uzanan yürüyüş yolunu gezmek oldu. Sahil demişken öyle akdeniz sahilleri gibi değil, dedik ya Zonguldak'a benziyor diye, adamlar deniz kenarına kayalıkların üzerine tam 1.7 km yürüyüş yolu yapmışlar. Haydi birkaç resimle nasıl bir şey olduğunu bakalım da kafamızda şekillesin. Kısa bir İtalya turu yaptık şimdi Zonguldak'a geri dönelim; Gerek kıyı kesimininin coğrafi yapısından gerekse kıyıda herhangi bir tesis veya gezi alanı olmayışından Zonguldak halkı denize uzak kalmış. Yıllarca hafta sonları Ereğli ye taşınmış, şimdide Kozlu sahile gidiyor. Kozlu sahilinin halini biliyoruz. Bir tarafı çekeklerden bir tarafı kayalıklarla örülü liman içinde dalgaların tarumar ettiği parkdan oluşan kısıtlı bir alan. Ayrıca aracı olmayan için gidip gelmek bir işkence. Aracı olan için de park yeri bir işkence. Karadeniz öyle güzel ki insan baktıkça doyamıyor ama bu zamana kadar hep uzaktan baktık. Evlerimizin balkonundan, oturma odasının camından baktık durduk. Sahile doya doya oturup mis gibi deniz kokusunu içine çekemedik. Bankta oturup martıları izlerken şiir yazamadık. Buluşamadık bir türlü denizle, uzun uzun bir tarafta deniz bir tarafta orman seyriyle yürüyemedik. İşte bu proje bu özlemi bitirecek. İşte bu proje Zonguldaklıyı denizle, Karadenizi de Zonguldaklıyla buluşturacak.! Kapuz'dan başlayıp, Limanda biten bir yürüyüş yolu hayal edin. Yukarıdaki resimlerdeki gibi kapuz plajından hafif yokuş yukarı çıktınız bir tarafınızda deniz. Sahile kıvrıla kıvrıla uzanan sık sık bankların olduğu denize sıfır bir patika. Emirgan otelinin altından geçtiğinizi hayal edin, Emirgan otelinin altıdaki demiryolunun yanındaki muhteşem manzaranın tadını çıkardığınızı hayal edin. Oradan Deniz kulübünün üstünden o muhteşem koyu izlediğinizi, daha sonra solunuz kayalıklara sağınızıda deniz seyrederek tabipler lokalinin altından yürüyerek yol ayrımına gelin. Burada yol ikiye ayrılıyor, biri bildiğiniz Fener gezi yolundan tünele doğru ormanın içinden, diğeri ise kıyıda devam ediyor. Kıyıyı tercih edenler için şimdiden uyaralım yükselik korkusu olanlar bu yolu tercih etmesinler. Çünkü buradan sonra işler biraz adrenalin yüklü. Fenerin etrafındaki bu yolun bir kısmı cam tabanlı ve buradan denizi seyrederek yürüyüş yapılıyor. Ayaklarınızın altındaki bu cam yürüyüş yolu sanki fenerin çevresinde inci bir gerdanlık gibi uzanıyor. En sonundan tepede ikiye ayrılan yol Muhteşem Varagel Tüneli ile birleşerek liman arkasındaki plaja geliyor. Bu güzergah tam 2 km. Türkiyenin deniz kenarındaki en büyük ve en muhteşem yürüyüş yolu. insanların İstanbul'dan Ankara'dan yurdun dört bir yanından gelip gezdiği bir patika yol. Güzün balıkçıların uğrak yeri olacak bu alan, kayaların üstünde cambazlık yapmalarına gerek kalmadan çocukları ile güvenle balık tutabilecekleri bir yürüyüş alanı. Sabah Fener'in mis gibi havası ve denizin kokusu eşliğinde koşan insanlar hayal ediyorum. Yazın plaja yürüyerek bu patikadan giden insanları hayal ediyorum. Peki maliyeti nedir? Maliyetin çok yüksek olacağını sanmıyorum Güzergahın bir çok yerini gezdim çoğu noktada ufak tefek kaya oymaları ile yol oluşturulabilir durumda. tabiiki proje fizibiletesiyle maliyet daha da netleşir. Fakat sonuçta yapılmışı var çok zor olmayacaktır. Hatta proje ekibi gidip Nervi'yi gezecek daha sonra gelip burada uygulacak. Tabiiki bir adım ötesini Cam seyir terasları ile. Sonuçta bu bir yürüyüş yolu, araç geçmeyecek. Sadece kayanın üstü düzlenip kaldırım taşı döşenecek yan tarafında da korkuluklar. Projeyi okuyanların ilk aklına gelecek şey "Deniz bir patlarsa camdan yürüyüş yolu Ne olacak" ? İşte Projenin en kilit noktası da bu? Öncelikle Cam teras denizden en yüksek noktalarda olacak. bir diğer husus da .... bırakın onu deneyimli Türk Mühendisleri çözsün:) Zonguldak'ın eski yöneticilerinden birisi maalesef ilimiz hakkında turizm için çok elverişli değil, yayla turizmi, yemek turizmi falan yapmamız ve bunu bölge olarak yapmamız lazım tek başına Zonguldak yetmez minvalinde bir açıklama yapmıştı. Bu açıklayamaya katılmamıştım çünkü Zonguldak'ın yayla turizmine, yemek turizmine ihtiyacı yok, hatta bölgedeki diğer illerin katkısına bile ihtiyacı yok. Onlar eski 67 ler olarak buyursun gezmeye gelsinler misafirimiz olsunlar Zonguldak'ın o kadar çok güzelliği var ki biz kendimize yeteriz. Bu son 1 yılda duyurduğumuz 7. Projemiz, şayet bunlardan 1-2 tanesi bile gerçekleşse Zonguldak'a turist akını olacağını iddaa ediyorum. Bir yazımda şehirlerin ruhlarının olduğundan karakterlerinin olduğundan bahsetmiştim. İçinde yaşayanlar belki göremiyor, siyasetçilerin aklının ucundan bile geçmiyor fakat İddaa ediyorum Zonguldak Türkiye'nin en karakterli şehirlerinden. Bu karakterli şehre karakterli bir başkan dileğimle...