’Zamane Çocuğu’ sevildi

Bartın´da Radyo dinleyicilerinin yoğun ilgi gösterdiği Bartın Best FM´in ´Zamane Çocuğu´ Yavuz Tuncer, mesleğini sevdiğini ve düğününü de radyo programında yapmayı düşündüğünü söyledi. 2,5 yıldan bu yana Bartın Best FM´de Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri saat 21,00 ile 24.00 arası dinleyenleri ile buluşan Tuncer; radyo programcılığının 1993 yıllarındaki gibi artık rağbet görmediğini belirterek; "Radyoların daha önce potansiyeli vardı ve 1993 yılında açılmaya başlandıklarında herkes dinliyordu. O zamanlar televizyon yoktu, diziler yoktu. Şimdi baktığımızda herkesi evinde televizyon hem de internet var. İnsanların radyoya bakış açıları tamamen değişti. Artık olsa da olur olmasa da olur diyorlar. İnsanların radyoyu sevmesi ve eski günlere geri dönmeleri için bizler bir şeyler yapmaya çalışıyoruz" dedi.

Bartın´da dinleyici kitlesi artıyor

Yaptığı programlara gösterilen ilginin, insanları eski özledikleri ortamlara taşımaktan ileri geldiğini kaydeden Tuncer; "Nasıl gönüllü çalışan dernekler varsa, bizde gönüllü olarak bu mesleği yapıyoruz. Önceden radyoculuk yapmak için sıralara girilirdi. 1993-1994 yıllarında ilk radyoya başladığım zaman şimdi ise 15´nci yılımı kutluyorum ama baktığımda o zaman ki radyoculukla şu andaki radyoculuğun arasında çok fark var. Benim yaptığım radyo programına ilgi var, çünkü eskiye dönük şeyleri ortaya çıkarıyoruz. Ama dediğim gibi televizyon ve internet radyoculuğu bitirdi. Dinleyici potansiyeli programcının kendine nazarandır ve radyo dinlenme oranları eskisi gibi olmasa da yine yüksektir. Bartın´da da bu oran yükselmeye başladı. Benim yaş aralığı diye bir şey yok, beni 7´den 70´e herkes dinliyor" diye konuştu.

Zamane çocuğu sevildi

Yayın hayatında 15. yılına başlayan başarılı Radyo Programcısı; "Ben radyoculuğa Zonguldak´ta özel bir radyoda başladım, askerliğimi yaptığım arada süre verdim. Zonguldak´tan sonra Bartın´a yerleştim ve 8 seneden beri Bartın´da yaşıyorum. Best FM´de 2,5 seneden buyana program yapıyorum. Zamanın çocuğu olarak çıktım, bu programı bir tane ustam vardı ve onunla birlikte yapıyordum ve 15 seneden beri devam ediyorum. Benim programımda dinleyici ile canlı yayında güzel sohbetlerimiz var, o an aklımızdan ne geçiyorsa bizde onu paylaşıyoruz. Onlar bize değil, biz onlara konuk oluyoruz. İnsanlar yemek yiyorsa, o yemeğe bizde kaşık daldırıyoruz. Onların sofrasına oturuyor ve dertlerini dinliyoruz. Onlarla yeri geldiği zaman oturup alıyoruz. İnsanların gülümsemeye ihtiyacı var, bizde bu gülümsemeyi onlara veriyoruz. Zamanın çocuğuna da baktığımız zaman 70´den 70´e herkes tarafından sevildi, çünkü ben onların evlatlarıyım. Canlı yayına bağlandıkların da Yavuz ağabey dedikleri zaman ya da kardeşim dedikleri zaman benim için bir artıdır. Ailelerine beni de katıyorlar. Bu da beni memnun ediyor" şeklinde konuştu.

Bir tebessüm bizi memnun eder

Vatandaşların gösterdikleri ilgiden dolayı memnun olduklarını ifade eden Tuncer, insanlar tarafından sevilmenin kendisine mutluluk verdiğini belirtti. Tuncer; "Bu sunuculuk yaptığımız festivallerde de aynı şekilde, Zonguldak´a, Karabük´e, Kozcağız´a ve Bartın Belediyesi´nin yaptığı festivallere katılıyoruz. O festivallerde de vatandaşların gördüğü zaman Yavuz kardeşim ya da Yavuz ağabey demeleri bizim işimizi doğru yaptığımızı gösteriyor ve mutlu oluyoruz. Bizim dertlerimizde var. Ama biz o sahneye çıktığımız zaman insanlar bizden güler yüz istiyor. Benim ne zaman nefesim biterse radyoculuğu o zaman bırakacağım, hatta düğünümü de radyoda yapmayı düşünüyorum. Bizi yine yayınlarımızda ne olursa olsun yalnız bırakmayan dinleyicilerimiz var. Bir olsun, Olcay, Ayşe, Serkan, Jülide abla, Arzu abla var, İbrahim Türkîli ve daha nice ismini hatırlayamadığım dinleyicilerimiz var onların hepsini seviyorum. Onlar sürekli bizim yanımızdadır. Şu anda yaptığımız yayınları da video olarak internet ortamına koyuyoruz. Bu yayınlarımız izlenme rekorları kırıyor. Herkes teknolojiyi kullanıyor. Ayak uydurmak lazımdır. Bizde teknolojiye ayak uyduruyoruz" ifadesini kullandı.

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’