Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun özelleştirilmesinin önünü açan yasa tasarısını protesto için Genel Maden İşçileri Sendikası'nın (GMİS) Madenci Anıtı'nda düzenlediği basın açıklamasına katılan CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, CHP Bartın milletvekili Rıza Yalçınkaya ve CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, parti binasında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Yasanın derhal torbadan çıkartılması gerektiğini belirten katılan CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, kömür yolsuzluklarına dikkat çekti. Pekşen, Türkiye Kömür İşletmeleri'nin (TKİ) Cumhuriyet tarihinin en büyük zararını verdiğini belirterek 226 milyon TL zararı olduğunu açıkladı. Türkiye'nin kömür dosyasını açacaklarını belirten ve önümüzdeki günlerde Türkiye'nin kömürde yapılan yolsuzlukları konuşacağının altını çizen Haluk Pekşen, "Türkiye birkaç gün sonra kömür yolsuzluklarını konuşacak. Motosikletler, bisikletlerle ve otomobillerle kömür dağıtılmış, büyük bir sahtekarlıkla hazine dolandırılmış. Yakında öğrenecekler, o dolandırılmanın o ağır faturanın bedelini Zonguldaklı işçi ödemeyecek, buna izin vermeyeceğiz" dedi. "TKİ, TARİHİNDE İLK KEZ 226 MİLYON LİRA ZARAR İÇERİSİNDEDİR" "AKP'nin bu ülkeye umut vaat eden hiçbir adımı olmadı. Birçok sektörde durum kötü, enerjide de durum dehşet verici" diyen Milletvekili Pekşen, "Zonguldak'a baktığınız zaman dünyanın en önemli kömür madenleri rezervlerinden birisine sahip olan, dünyanın en önemli kömür kenti olan Zonguldak'ta ne yazık ki üreten, ekmeğini buradan kazanan insanların geleceklerine ilişkin hiçbir projeksiyon yok. Tamamen Rusya'da kömür üretip, Zonguldak'ta kirletip burada üretilen elektrikle vatandaşın cebine uzatılmaya planlanan bir el var. Zonguldak'ta maden işçisi sahaya inmek üzere, çorbasını, aşını, ekmeğini vermemek için büyük bir kararlılık içerisinde. Biz de bu haklı mücadelenin yanındayız. Onları hem parlamentoda hem mücadelenin her sahasında destek vereceğiz. Enerji Bakanı'nın yaptığı açıklamalar var. 2017 yılının ilk altı ayında TKİ, tarihinde ilk kez 226 milyon lira zarar içerisindedir. İhaleye giren firmalar niçin paraları ödemiyorlar. Ya da o ihale edilen firmalar taahhüt ettikleri enerji santrallerine bugüne kadar neden başlamadılar. Fak fuk fonundan 2 milyon ton kömür dağıtılıyor. Üretim bedeli 100 lira, hazineden alınan para 420 lira. Aradaki 320 lira kimin cebine iniyor. Bu kömür meselesi Türkiye' de çok ses getirecek. Büyük bir yolsuzluk var, bu yolsuzluğun bedelini Zonguldaklı işçilere yansıtmalarına izin vermeyeceğim. Türkiye birkaç gün sonra kömür yolsuzluklarını konuşacak. Motosikletler, bisikletlerle ve otomobillerle kömür dağıtılmış, büyük bir sahtekarlıkla hazine dolandırılmış. Yakında öğrenecekler, o dolandırılmanın o ağır faturanın bedelini Zonguldaklı işçi ödemeyecek, buna izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı. TURPCU: "TAŞERON İŞÇİLİĞİ BİLE PARTİYE ÜYELİKTEN GEÇİYOR" 1990 ve diğer madenci eylemlerini hatırlatan CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpcu, "Bugün başlangıç olarak gördüğümüz mücadelenin önderleri sendikacı arkadaşlarımıza da Zonguldak halkına da hatırlatıyorum. 90'larda ki yürüyüşte de, çok fazla yol aramaya gerek yok. Oraya baktığımızda ne olduğunu görüyoruz. Elbette siyaset yapacağız, elbette haklarımızı savunacağız. Siyasetin olmadığı hiçbir alan yok. Taşeron işçiliği bile partiye üyelikten geçiyor. İktidar bugün işçi almayarak Zonguldak halkını göçe zorlamaktadır. Sadece Zonguldak'a değil Türkiye'ye zarar veriyor. Paramız dışarıya gidiyor. Bizler bugün buraya gelerek milli değerimiz olan kömürün ve göçün önünü kapatacak ama sırf göç etmesin diye değil. O gün işçilerin karşısında kim varsa yine aynıları var, sadece renk değiştirdiler. Sendikanın önderliğinde başlayan bu mücadeleye herkesin destek vermesi gerekiyor. Biz de parti olarak desteklerimiz devam edecek, Genel Başkanımız Zonguldak'a geliş tarihi Pazartesi günü belli olacak" dedi. YALÇINKAYA: "MADEN EMEKÇİSİNE KARŞI YAPILAN BİR VEFASIZLIKTIR" Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, "TTK Türkiye ekonomisinin ve sanayisinin can suyu oldu ve büyük katkı koydu. Yeraltında canları pahasına çalışan madencilerimiz Karaelmas denilen cevheri çıkarıp ülke ekonomisine kazandırmak için büyük alın teri ortaya koydular. Geldiğimiz noktada TTK' nın özelleştirilmesi bence ülke ekonomisine büyük katkı koyan TTK Kurumuna ve maden emekçisine karşı yapılan bir vefasızlıktır. Eğer siyasi iktidar maden emekçisine ve TTK' ya teşekkür edecekse bu köklü maden kurumuna gerekli olan üretim işçisini alarak, gerekli yatırımı yaparak bölge ekonomisine katkı sağlaması lazım. Bölgenin iş, aş, ekmek kapısı olan TTK' nın özelleştirilmesi demek bölgenin umut kapısı olan kurumun kapısına kilit vurulmasına doğru giden bir sürecin başlatılması demektir. Sayın Enerji Bakanı özelleştirmeden bahsetmiyor, 'Zonguldak'ı üretim şehri haline getireceğiz, istihdama kavuşturacağız ve Zonguldak'a katma değer katacağız' diyor. Şimdiye kadar katma değer katmak isteyen, istihdam yaratmak isteyen ekonomiye güç katmak isteyen siyasi iktidar aslında bunları yapabilirdi. Özelleştirmeden de, Genel müdürlüğün defalarca yazmış olduğu istek ve talepte bulunmuş olduğu o üretim işçisini alarak, gerekli yatırımları yaparak TTK'yı güçlü bir hale getirebilirdi" ifadelerini kullandı. "KURUMUN İŞÇİ AÇIĞI FERYATLARINA KULAK VERMEDİLER" "Maden havzasının bulunduğu bu bölgede yaklaşık 1.5 milyon ton kömür rezervi var. Bunu 2016 yılında Enerji Bakanlığı'nın hazırlamış olduğu taşkömürü sektör raporunda görüyoruz" diyen Yalçınkaya şöyle devam etti; "Bakanlık bunu kendisi hazırlamış. Maalesef 1.5 milyon kömürü çıkarmak için Enerji Bakanlığı üzerine düşen görevi hiçbir şekilde yapmadı. Yerli kaynağı yerin altından çıkarıp ülke ekonomisine kazandırmak için bir gayret göstermedi. Şimdi de kurumları beceriksiz, yapamıyorlar, zarar ediyorlar gerekçesiyle, 'bunu özeleştirelim, sahaları birilerine verelim' şeklindeki anlayışları asla kabul edilemez. 15 yıldır iktidar olan Enerji Bakanlığı, kurumun her sefer işçi talebini 'hazineye ilettik' diyerek hazine ile bakanlık arasında topu gezdirdiler. Top birinin ayağından birine gitti. Kurumun işçi açığı feryatlarına kulak vermediler. Özelleştirmeye giden bir süreç hepimizin canını acıtıyor. Özellikle benim canımı acıtıyor. Bugün geldiğim bu makamları TTK' ya borçluyum. Dolayısıyla benim TTK' ya bir vefa borcum var, ekmek yediğim yere nankörlük yapmıyorum. Bence Enerji Bakanlığı ülke ekonomisine büyük katkı sağlayan TTK' ya nankörlük yapmaması gerekir. biz de onlardan TTK' ya bir vefa örneği bekliyoruz."