TTK eski Genel Müdürü Rıfat Dağdelen’den siyasetçi analizi; Üçkağıtçılar var!

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürlüğü görevinden geçen yılın Ekim ayında alınan Rıfat Dağdelen, ´´Görevden alınış şeklim biçimsiz ve şekilsiz olduğu için dava açmak zorunda kaldım, bunun için üzgünüm´´ dedi.

Genel Müdür Burhan İnan&[#]8217;ı grizu faciası sonrası uygulamalarıyla eleştiren Ak Parti Milletvekili Fazlı Erdoğan&[#]8217;ın kendisinden özür dilemesini değerlendiren Rıfat Dağdelen; &[#]8220;Kendilerinin takdiridir. O nedenle de kendilerine teşekkür ediyorum&[#]8221; dedi.

Dağdelen&[#]8217;in siyasetle ilgili yorumu ise oldukça ilginç. Siyasetin yanlış yapıldığına dikkat çeken Dağdelen; &[#]8220;Siyaset eğer menfaat aracı yapılıyorsa o zaman siyaset değil, çıkarcılıktır. Biz de siyaset üç kağıtçılık zannediliyor&[#]8221; dedi.

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Genel Müdürlüğü görevinden geçen yılın Ekim ayında alınan Rıfat Dağdelen, kendisinden özür dileyen Ak Parti Milletvekili Fazlı Erdoğan&[#]8217;a teşekkür etti.

Dağdelen yaptığı açıklamada, Genel Müdürlük görevi sırasında istenildiği zaman işleme konulmak üzere ilgili bakanlığa istifa dilekçesini vermek istediğini ancak kabul edilmediğini söyledi. Emekliliğine kısa zaman kala görevinden alındığını anlatan Dağdelen, şöyle konuştu: ´´Görevden alınış şeklim biçimsiz ve şekilsiz olduğu için dava açmak zorunda kaldım, bunun için üzgünüm. Davayı daha önce kazanmış olsaydım, bir dakika Genel Müdürlük yapmayacaktım. Basın toplantısı yaparak, ´İstifamı veriyorum´ diyecektim ama olmadı. Yerel mahkeme aleyhimize karar verdi, Danıştay şekil yönünden kararı bozdu. Yargı süreci devam ediyor. TTK´ya tekrar genel müdür olmak için değil, prestijim için mahkemeye müracaat ettim. Ben TTK´nin ileri gitmesini isterim. Bugüne kadar bunun için çalıştım. Kurum kentin hayat damarı olduğuna göre ben TTK´nın kapanmasını hiçbir zaman istemem. Yönetimde kim olursa olsun başarısını temenni ederim.´´ -GRİZU PATLAMASI- Dağdelen, TTK´da 17 Mayısta yaşanan grizu patlamasının ardından 2 madencinin cenazelerinin kurumun imkanlarıyla çıkarılıp çıkarılmayacağı konusunda herhangi bir şey söylemek istemediğini vurgulayarak, şöyle dedi: ´´TTK genel müdürlüğünden ayrıldım, oraya gelen arkadaşlarımız var. Bunlar mevcut imkanlar dahilinde ne yapılabileceklerini hesaplamışlardır. ´Ben olsaydım şöyle böyle olur´ desem, yanlış anlaşılır. Ben yanlış anlaşılmalardan hiç hoşlanmam. Onun için ne söylesem doğru olmaz. Tekrar gözü genel müdürlükte de onun için böyle konuşuyor sanırlar. Halbuki ben genel müdürlükten ayrılınca rahat etmiş birisiyim, huzuruma kavuştum. Emeklilik gayet güzel bir şey.´´ Dağdelen, ´´Sizin patlamanın ardından yapılacak çalışmalar konusunda bilginize başvuruldu mu´´ sorusunu ise ´´40 yıla yakındır maden sektöründeyim. Bizim Türk milleti olarak yapımızdır, insan bir yerden ayrıldıktan sonra yerine gelen kişiler ona akıl sormazlar. Ben beklemedim. Her şeyi biz biliriz anlayışı bizde hakim. Dolayısıyla bizden öncekilere akıl sormayız. Böyle bir şey beklemedim. (Niye bana sorulmadı) diye düşüncenin içerisinde değilim. Zaten sorulacağını beklemiyordum. Mesele değil´´ şeklinde yanıtladı. -ÖZEL SEKTÖR- TTK´da özelleştirilecek sahanın kalmadığına işaret eden Dağdelen, şunları kaydetti: ´´Kömür üreten, işçi istihdam eden özel sektörün kente faydası çok fazla. Çatalağzı´na büyük santral yapılıyor. Duyduğuma göre Zonguldak´ta özel sektör üreticileri, oraya kömür verme durumunda. Bu daha da artacaktır. Özel sektör bütün dünyada ekonominin lokomotifidir. Çin´de de aynı şey yapıldı. Devlet kuruluşlarının da özel sektör gibi çalışması lazım. Özel sektör gibi çalışmayan devlet kuruluşları hiçbir zaman istenilen amaca ulaşamaz. Özel sektör, işe yaramayacak adamı istihdam etmez, alıp bir mevkiye oturtmaz, onun siyasi görüşüne, milliyetine bakarak muamele etmez. Ben bu adamdan en fazla faydayı nasıl sağlarım, ona bakar. Devlet sektöründe de böyle olması lazım. Ben bütün çalışma hayatımda buna önem verdim, öyle adımlar attım.´´ -SİYASET- Dağdelen, yaşının 65 olduğunu ve siyasete atılmaya sıcak bakmadığını belirterek, şöyle devam etti: ´´Siyasete genç yaşta girmek gerekiyor. Zaman içinde insan püf noktalarını öğrenerek siyasette bir yerlere geliyor. Siyaseti ben topluma hizmet sanatı olarak görüyorum. Siyaset eğer menfaat aracı yapılıyorsa o zaman siyaset değil, çıkarcılıktır. Biz de siyaset üç kağıtçılık zannediliyor. Batı da işinde uzmanlanmış kişilerden faydalanılan bir sistemdir. Dürüst ve namuslu siyasetçilerden bahsetmiyorum ama siyaseti bir takım kişiler çıkar hesabıyla yapıyor. Sadece parlamentodakileri kastetmiyorum, delegeden üyeye kadar ne yazık ki bu tür insanlar olabiliyor.´´ -TTK´NIN İŞLETTİĞİ LİMAN- TTK´nın işlettiği limanın zarar etmesinin mümkün olmadığına dikkati çeken Dağdelen, şunları söyledi: ´´Limana yeterli kadar yatırım yapılmamıştır. Kurumun işlettiği limanda tüm işleri zaten özel sektör yapıyor. Liman, TTK´nın iş yeridir, zararı söz konusu değildir. Biz kurumun yıllık 5 milyon ton kömür üretim hedefinden bahsediyoruz. Bu gerçekleşirse TTK´nın kömür nakliyesi için limana ihtiyacı olacaktır. Ben olsam limanı özelleştirmem. Zonguldak´ın TTK´ya sahip çıkması lazım. Kurumun olmadığı Zonguldak çok şey kaybeder. Günlük politikanın dışında tutulması şart. TTK´da yapılan her şeyi halk takip etmeli, dış müdahalelere ve yanlışlara hayır demelidir.´´ (AA)

Dağdelen&[#]8217;den Erdoğan&[#]8217;a &[#]8216;Özür&[#]8217; teşekkürü.

Ak Parti Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan&[#]8217;ın 17 Mayıs&[#]8217;taki grizu faciası sonrasında kurumun kayıp iki işçiyi çıkarmak için gereken çabayı göstermediğini ileri sürerek Genel Müdür Burhan İnan&[#]8217;ı sert dille eleştirmişti.

Erdoğan&[#]8217;ın; &[#]8220;Rıfat Dağdelen, TTK´da 6 yıl genel müdürlük yaptı. O olsaydı oraya birilerini indireceğine inanıyorum. Bu da benim itirafım, kimse bundan gocunmasın. Bu anlamda ondan da özür diliyorum&[#]8221; sözlerine eski TTK Genel Müdürü Rıfat Dağdelen yanıt verdi.

Milletvekili Fazlı Erdoğan&[#]8217;ın konuşmalarını dinlediğini belirten Dağdelen, &[#]8220;Kendilerinin takdiridir. O nedenle de kendilerine teşekkür ediyorum&[#]8221; dedi.

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’