Türk Yerel medyası ile birlikte Avrupa ve Balkanlardaki medyanın
sorunlarının tartışıldığı toplantı alınan kararlar kamuoyu ile paylaşıldı.
Anadolu basının kağıttan, bütçeye kadar bir çok sorununun konuşulduğu toplantının sonuç bildirgesi söyle açıklandı;
"1-TBMM Genel Kurulu'nun gündeminde olan, kamuoyunda "Dezenformasyon
Yasası" olarak bilinen "Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" içerisinde çok uzun yıllardır yayın
yapan yerel basılı gazetelerin haklarının korunacağı şekilde bir
düzenleme yapılması gereklilik arz etmektedir. Devletimizin bu
alandaki yükümlülüğü; temel hak ve özgürlüklerin korunacağı ve aynı
zamanda ifade özgürlüğünün de güvence altına alınmasını sağlayacak
düzenleyici bir rol üstlenmesi olmalıdır. Bu konuda devletimize olan
güvenimiz tamdır.

2-Gecikmeli de olsa Resmi İlan tarifesine 1 Mart 2022 tarihinde
yapılan zam bugün itibariyle döviz kurundaki yüzde 100 artışla
birlikte; akaryakıtta yüzde 350, personel maaşlarında yüzde 95,
devletin bir türlü çözüm bulamadığı gazete kağıdında yüzde 100'ü geçen
artış ve toplamda ülkemizdeki yüzde 78'i geçen enflasyon rakamları ve
1 Temmuz da asgari ücrete yapılan yüzde 30'luk ara zam yüzünden "yerel
gazete sahipleri"nin sorunları her geçen gün artarak devam etmekte ve
şehirlerin arşivi olan bir çok yerel gazete kapanmakla yüz yüze
kalmaktadır. Ayrıca, yerel gazetelerin sürdürülebilir yayıncılığı
için, bazı meslek grupları ve çiftçilerimize sağlanan sübvansiyon,
gazete kağıdına da uygulanmalıdır. İthal gazete kağıdı için, döviz
sabitlemesi yapılmalıdır. Aynı zamanda gazetelerin personel, SGK
primleri, vergileri elektrik ve su giderleri de sübvanse edilmelidir.
3-Bir kamu görevi yapan ve Anayasal güvence altında olan kitle
iletişim sahasındaki yerel gazetelerimiz Basın İlan Kurumu mevzuatı
eli ile düzenlenmekte, denetlenmekte ve desteklenmektedir.
Denetlenemeyen internet medyasında ve sosyal ağlarda yazılıp çizilen
yalanlar dolanlar iftiralar asla yerel gazetelerde olmamakla birlikte
ülkemizin içinde bulunduğu zorlu ekonomik koşullara istinaden yerel
basına yapılan iyileştirmeler bugün eriyip yok olmuştur. Resmi ilan
tarifesinin yeniden yüzde 50 zamla güncellenmesi zorunluluk arz
etmektedir. Basın İlan Kurumu'nun bu konuda acil olarak toplanarak
olumlu bir karar alması sektörde yapılacak bir iyileştirme Anadolu
basını açısından büyük bir can suyu olacaktır.

4-İllerde ve özellikle ilçelerde gazetelerin kapanmaması, asgari
kadrolarında gerçek gazetecilerin çalışmasının teşvik edilmesi için
kadro sayısında güncelleme yapılarak kadrolarda indirime gidilmesi
şarttır. Uygulanacak bu indirimle birlikte denetimlerin daha sağlıklı
şekilde yapılması mesleğin gerçek gazeteciler tarafından icra edilmesi
sağlanmalıdır.
5-Devletten aldığı resmi ilan gelirlerini personel maaşı, sigorta
primi, vergi, matbaa ödemesi, kurye dağıtımı personel istihdamı, büro
sarf malzemeleri vb. iş ve hizmet dallarında fazlasıyla ekonomiye geri
döndüren yerel gazeteler asla bir yük olarak görülmemelidir.
-İcra müdürlerinin insiyatifine bırakılan İcra İflas ilanlarının
tekrardan yerel gazetelere verilmesi sağlanmalı yerel gazetelerin en
önemli gelir kaynağı kesilmemelidir. Bugünkü şartlarda her türlü gereksiz harcamayı yapan yerel gazetelere bütçe ayırmayan yerel yönetimler ise basının içinde bulunduğu budurumdan adeta memnunmuş gibi davranmakta ve gazetelerimize, radyo ve televizyonlarımıza destek sağlamamaktadır. Oysa ki onların haberlerini
ve duyurularını yapanlar şehirlerindeki yerel medyadır. Yerel
yönetimlerin bulundukları illerde yerel basına önemli ölçüde destek
vermesi sağlanmalıdır.
İllerde Köylere Hizmet Götürme Birliklerinin ihalelerinin yerel
gazetelerde yayınlanarak yerel basına destek olunması sağlanmalıdır.
6-Basın İlan Kurumu Anadolu Gazetecileri temsilcilerinin yerel gazete
sahiplerinin hak ve hukuklarını koruyamadıkları gibi bin bir düzenle o
koltukları boş yere işgal ettikleri görülmüştür. Anadolu Gazetecileri
temsilcilerinin doğru şekilde seçilmesi ve seçilme kriterleri
federasyonumuz ile yapılacak karşılıklı istişare ve tavsiyelerle
çözülmelidir.
7-Tüm batılı ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de basın demokrasinin
teminatıdır ve öyle kalmalıdır. Basın özgürlüğüne kilit vurularak
özgür basını yok etmek gibi bir durumla karşı karşıyayız. Gazete ve
gazeteciler halkın haber alma ve bilgi edinme hakkını
kullanamadıklarında bu yönetimin adı asla demokrasi olamaz.
8-Basın Kartı süresi dolan ve yenilenme için yapılan başvurulara yanıt
verilmezken, adı süresiz olmasına rağmen kullanım süresi konulan
Sürekli Basın Kart'larında da yenileme başvuruları aylarca
gerçekleştirilmemektedir. Bu sorunun bir an önce halledilmesi
gerekmekte ve hak ettikleri kartları bir an önce meslektaşlarımıza
teslim edilmelidir.
9-Avrupa ve Balkan ülkelerinde görev yapan ve gazete çıkaran
meslektaşlarımızın sorunları da bizlerden farklı olmamakla birlikte
TGF ile yapılacak ortak çalışmalarla sorunların yetkililere
aktarılması konusunda da işbirliği yapılacaktır.
10-TGF olarak bizde dezenformasyona kesinlikle karşıyız.
Dezenformasyonla mücadele için çıkartılacak kanunun bugün yerel basına
uygulanacak bir sansür niteliği taşımaması gerekmektedir. 71
Cemiyet-dernek ve onların 20 binin üzerinde üyesini barındıran
Türkiye'nin en güçlü basın meslek örgütlenmesi TGF yerel basının
güçlenmesi için mücadelesini dün olduğu gibi bugün de sürdürmeye devam
edecektir".