’Tenekolog’ Selahaddin

Babası Yakup Usta´nın yanında 1951´de çırak olarak işe başlayan Bozkurt, mesleğini aynı heyecanla yapıyor. Aslen Kastamonu´nun Çatalzeytin ilçesinden olan Bozkurt, gençlik döneminde Türkiye Taşkömürü Kurumu´nda (TTK) torna-tesfiyecilik, ardından Almanya´da tornacılık yaptıktan sonra Kozlu´daki baba mesleğine geri dönmüş. Babasından devralıp oğlu Emrullah (42) ve lise öğrencisi torunu Alaaddin Bozkurt (17) ile birlikte mesleği devam ettiren Selahaddin Bozkurt, "Teknoloji karşısında yenik düşmek üzere olan baba mesleğini yarım asrı aşan bir süredir icra ediyorum. Kozlu´da eskiden 6 tane bizim gibi tenekecilik ve nalburiyecilik yapan dükkân vardı, şimdi sadece biz kaldık." dedi. SOBA TAMİRİNDE ESKİYE GÖRE ARTIŞ OLABİLİR Kış mevsimi öncesi insanların sobasını tamir ettirmek için şimdiden getirmeye başladıklarını anlatan Selahaddin Bozkurt, bu yıl eskiye göre soba tamirinde artış beklediklerini ifade ederek, "Bu sene millet, soba almak yerine sobasını tamir ettirme yoluna gidecek diye tahmin ediyorum. Çünkü alım gücü azaldığı için insanlar şimdiden sobasını tamire getirmeye başladılar. Zaten bir sobanın tamirinde işçilik olarak 20-25 TL ücret alıyoruz. Bu rakam, parça değişmesi durumunda 130 ile 180 TL arasında değişiyor." şeklinde konuştu. Bozkurt, tarihi atölyelerinde soba tamirinin dışında kaynakçılık, lokanta, çay ocağı gibi işletmeler için havalandırma boruları, ızgara boruları, çatı olukları, pencere olukları, balkon ve merdiven korkulukları ve baca kapakları gibi her türlü saç ve demir parçasını işleyip kullanıma hazır hale getirebildiklerini kaydederek, şunları söyledi: "Yok olmak üzere olan ve diğer meslektaşlarımızın birer birer dükkanını kapattığı bir ortamda biz, günümüzün ihtiyaçlarını da göz önüne alarak sürdürüyoruz. Babadan oğula, oğuldan toruna devam ettireceğiz. Sadece ben bu mesleği 58 yıldır yapıyorum. Babmın da bir o kadar yaptığını düşünürsek biz 1 asırdır eski tabirle tenekecilik yapıyoruz. Allah ömür verdikçe sonuna kadar bu mesleği yapacağım." TENEKOLOG HİKAYESİ- Çevresinde muzipliği, hazır cevap şakaları ve pozitif kişiliğiyle bilinen Selahaddin Bozkurt´un Zonguldak bölgesini aşan bir namı var: "Tenekolog". Yıllarını tenekecilikle geçiren Bozkurt, bu vasfı nasıl aldığını şu sözlerle anlatıyor: "Bir dost meclisinde, tanışma faslında herkes kendisini tanıtıp, hangi meslekten olduğunu söylüyor. Benden öncekiler, ´biyolog, maden mühendisi, jeolog´ diye kendini tanıtınca, ben ´Eyvah, yüksek tahsilli insanların arasında kaldım, rezil olduk´ diye panikledim. Benden bir önceki kişi, ´Ben Tuncer Marmara, jeolog´ dedi. Ben de hemen, ´Ben de Selahaddin Bozkurt, tenekolog´ dedim. Millet bir anda dondu kaldı, böyle bir meslek var mıydı falan. Ben susun, fazla kurcalamayın, vaziyeti kurtarmak için öyle dedim. Yıllardır tenekecilik üzerine çalışıyorum, bırakın biz de Kozlu´da bir tenekolog olalım´ deyince millet koptu. O gündür bu gündür herkes bana ya ´tenekeci´ der ya da ´tenekolog´ diye hitap eder. Böylece literatüre tenekolog diye bir meslek dalı kazandırmış olduk."

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’