Tarihin en düşük üretimi yapıyoruz

GMİS Genel Başkan Ahmet Demirci, 2015 yılının çok sıkıntılı geçtiğini, iş sağlığı ve güvenliği gerekçe gösterilerek üretimlerinin sık sık kesintiye uğradığını belirterek, Emekli arkadaşlarımızın yerine işçi alınmadığı için işçi açıklarımız çok arttı ve doğal olarak üretim geriledi. 2015 yılında satılabilir üretimin 1 milyon tonun altına düşmesi bekleniyor. Tarihimizin en az sayıda işçisiyle en düşük üretimini yapıyoruz. Siyasi belirsizlikler, işçi alınması yönündeki çalışmalarımızı da kesintiye uğrattı dedi.

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Merkez ve Şubeler Yönetim Kurulu, Genel Başkan Ahmet Demirci ile birlikte Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Üzülmez Müessese Müdürlüğünde maden işçilerini ziyarettiler.

Dün, GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Sekreter Hakkı Arslan, Genel Mali Sekreter Adnan Tıska, Genel Teşkilat ve Eğitim Sekreteri Satılmış Uludağ ve GMİSe bağlı Şubelerin Yönetim Kurulları ile birlikte 00.00-08.00 vardiyasında işten çıkan ve 08.00-16.00 vardiyasına gelen madencileri tertip alanında ziyaret eden Genel Başkan Ahmet Demirci, ülkede ve bölgede yaşanan son gelişmeler hakkında bilgi verdi.

GMİS Üzülmez Şube Başkanı Tayfun Demir, yaptığı sunuş konuşmasında şunları söyledi.

Toplu sözleşmeler döneminin ardından üst üste 2 genel seçim nedeniyle yoğun bir dönemi geride bıraktık. Biz şube yönetimi olarak bölgemize gelen siyasetçilere de ev sahipliği yaptık. Onlara da sorunlarımızı anlattık. İşyerlerimizde sizlerle yüz yüze yaptığımız görüşmelerde her konuda bilgi vermeye çalıştık. Ayrıca Sendikamıza gelen veya tek tek arayan arkadaşlara da açıklamalarda bulunduk. Devamında Türk-İş Genel Kurulu nedeniyle Ankaradaydık. Şimdi Genel Başkanımız ve Yönetim Kurulu arkadaşlarımız buradalar. Sayın Genel Başkanım size açıklamalarda bulunacak, sonrasında sorular varsa onlara da cevap vereceğiz. Gösterdiğiniz ilgi için hepinize teşekkür ediyorum.

GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, madenciye yaptığı konuşmada şunları söyledi.

UZUN SÜRE HÜKÜMET BELİRSİZLİĞİ YAŞADIK

Genel Maden İşçileri Sendikası Yönetim Kurulu ve şahsım adına hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Ocaktan çıkan arkadaşlarıma geçmiş olsun diyorum. Vardiyaya gelen arkadaşlara hoş geldiniz diyor, kazasız-belasız çalışmalar diliyorum. Allah yardımcınız olsun En son 26nci Dönem Toplu İş Sözleşmesi hakkında bilgi vermek üzere buradaydık. Sonrasında ikinci bir genel seçim gündeme geldi. Uzun süre hükümet belirsizliği yaşadık. Terör olayları hepimizin huzurunu kaçırdı. Bürokraside ve Bakanlık düzeyinde muhatap bulmakta zorlandık. Türk-İş aracılığıyla ve Zonguldak siyasetçilerimiz aracılığıyla çözüm üretmeye çalıştık. 7 Hazirandan sonra Zonguldakta tablo değişince madencinin sözü daha çok dinlenir oldu. 1 Kasım seçim sürecinde de tüm milletvekili adaylarına ve siyasi kadrolara çözüm önerilerimizi tekrar anlattık. Şubeci arkadaşlarımız ve sizler de gerek buraya gelen siyasetçilere, gerekse mahallemizde, köyümüzde adaylara sorunlarımızı aktardınız.

KATKI VEREN HERKESE BİR KEZ DAHA TEŞEKKÜR EDİYORUZ

Nitekim 1 Kasım genel seçimlerinden önce Sendikamız Genel Merkezinde bizi ziyaret eden iktidar partisi milletvekili, milletvekili adayları ve yöneticileri müjdeli haber verdiler. 2006dan bugüne her sözleşme döneminde ve gerek genel seçimler, gerekse mahalli seçimlerde gündeme getirdiğimiz, gruplu işçilerin daimiye geçirilmesi talebimiz kabul edildi. Böylesi önemli bir sorunu çözmek bize kısmet oldu. Mücadele eden arkadaşlarımızdan ve katkı verenlerden Allah razı olsun. Diğer önemli bir sorunumuz olan iki asgari ücret konusu da aynı dönemde çözüme kavuştu. Sendikamızın talebi doğrultusunda olan yerel mahkeme kararı uygulamaya konuldu. TTK yönetimi, üst mahkemenin, Yargıtayın kararını beklemeden taban ücretimizi iki asgari ücret düzeyine çıkardı. Böylece 12 Eylül 2014 tarihinden bu yana bekleyen bu kararın hayata geçirilmesi de bize kısmet oldu. Katkı veren herkese bir kez daha teşekkür ediyoruz. Bana, yönetim kurulundaki arkadaşlarıma ve şubeci arkadaşlarımıza sık sık sorduğunuz iki asgari ücret uygulanması kararından kaynaklanan farklarımızın ne zaman ödeneceği konusunda net bir tarih veremiyoruz. Çünkü TTK Genel Müdürlüğü bu konuda Yargıtayın kesin kararını beklemek istiyor. Bizim sendika olarak girişimlerimiz sürüyor ancak onlar hukuki süreci atlayamayacaklarını ısrarla belirtiyorlar.

Biz, bu kararın da bizim talebimiz doğrultusunda çıkacağına inanıyoruz. 12 Eylül 2014ten bu yana biriken alacaklarımızı da yasal haklarımızla birlikte alacağız.

TÜRKİYE GÜNDEMİ YİNE YOĞUN VE YİNE KRİZ BEKLENTİSİ VAR

Bu yıl çok sıkıntılı geçti. İş sağlığı ve güvenliği gerekçe gösterilerek üretimimiz sık sık kesintiye uğradı. Emekli arkadaşlarımızın yerine işçi alınmadığı için işçi açıklarımız çok arttı ve doğal olarak üretim geriledi. 2015 yılında satılabilir üretimin 1 milyon tonun altına düşmesi bekleniyor. Tarihimizin en az sayıda işçisiyle en düşük üretimini yapıyoruz. Siyasi belirsizlikler işçi alınması yönündeki çalışmalarımızı da kesintiye uğrattı. Şimdi yeni bir Bakanımız ve yeni Zonguldak Milletvekillerimiz var. En kısa sürede işçi alınması için çalışmalarımız sürüyor. Ama Türkiye gündemi yine yoğun ve yine kriz beklentisi var. Özellikle enerji alanında sıkıntılar var. Son Rusya kriziyle de kendi doğal kaynaklarımızın ne kadar değerli olduğunu bir kez daha gördük. Sendikamızın örgütlü olduğu Maden Tetkik Arama Kurumunun daha etkin hale getirilmesi, işçi açıklarının giderilmesi ve teknolojik olarak güçlendirilmesi uyarılarımızın da önemi bir kez daha görüldü. En kısa zamanda üretimi artırma olanaklarına sahip olan Türkiye Taşkömürü Kurumunun işçi açıklarını gidermek ve taşkömürü üretimini artırmak mecburiyetindeyiz. Ülkemiz hem kömür bulmakta zorlanacak hem de ithalat fiyatları artacaktır. Hal böyleyken hâlâ TTKnın kapatılması veya özelleştirilmesi gibi saçma-sapan konuları gündeme getirmek kimseye yarar sağlamaz.

BİR KEZ DAHA UYARIYORUZ: AKLINIZI BAŞINIZA ALIN

Geçtiğimiz hafta Türk-İşin 22nci Olağan Genel Kuruluna katıldık. Bu sorunlarımızı ve çözüm önerilerimizi orada da dile getirdik. Sayın Başbakanımız ile kısa bir süre görüşme imkanımız oldu. Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlunu Zonguldaka, maden işçilerinin çalışma şartlarını yerinde görmeye davet ettik. Sayın Başbakanımız davetimize sıcak baktı ve Zonguldaka geleceğini ve madene ineceğini söyledi. Biz bu ziyaret sürecini hızlandırmak için girişimlerde bulunuyoruz. Biz Zonguldak kömür havzasının ülkemiz ve milletimiz için önemini biliyoruz. Biz sadece işimize, aşımıza değil ülkemizin ve milletimizin geleceğine sahip çıkıyoruz. Bu gerçekleri sadece biz madenciler değil tüm bölge insanı biliyor. Onun için 1991de 150 bin bölge insanı Ankara yolundaydı. Onun için bölge insanı 1994, 5 Nisan kararlarında miting meydanlarındaydı. Biz yanlış düşüncelere karşı direndik ve yaşanan gelişmeler hep bizi haklı çıkardı. Eğer hâlâ bu düşüncede olanlar varsa buradan bir kez daha uyarıyoruz: Aklınızı başınıza alın. Yoksa başta biz madenciler olmak üzere 7den 70e tüm bölge insanı olarak ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz. Bu gerçekleri tüm Türkiyeye anlatmaya devam ediyoruz. Biz burada olduğumuz sürece bu madenler çalışacak, yer altında bir gram kömür dahi kalmayıncaya kadar üretecek, ülkemize ve milletimize katkı vereceğiz. Bu duygularla hepinizi tekrar sevgi ve saygıyla selamlıyor, hayırlı çalışmalar diliyorum. Allaha emanet olun.

Konuşma sonrasında madencilerin sorularını cevaplayan GMİS Genel Başkanı Demirci ve Yönetim Kurulu, Kartiye Şeflerini, Üzülmez İşletme Müdürü Müjdat Birol ve Müessese Müdürü Recep Danacıoğlunu ziyaret ederek, görüş alışverişinde bulundular.

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’