Öğretmenlere RİDEF Soruşturması

Öğrencilerin ailesi ve özel yaşamıyla ilgili soruları cevaplamayıp e-Okul sistemine girmeyen ve niçin cevaplamadıklarını da okul müdürlüğüne verdikleriyle dilekçeyle belirten Zonguldak Çaycuma Nebioğlu İlköğretim Okulunda görev yapan Eğitim Sen Çaycuma Temsilcisi İsmet Akyol ile Eğitim Sen üyesi Gökhan Taner Günsan hakkında inceleme ve soruşturma başlatıldı.

Geçtiğimiz aylarda Aşamalı Devamsızlık Yönetimi (ADEY) kapsamında Risk ve İhtiyaç Değerlendirme Formları (RİDEF) doldurulmuş ve e-Okul sistemine girilmişti. Öğretmenlerin sırtına büyük yük bindiren RİDEF uygulaması, özel hayata ve kişisel bilgilere ilişkin sorular içerdiği için tepkilere neden olmuştu. Özellikle Eğitim Sen tarafından uygulamanın yanlışlıkları gündeme taşınmıştı.

İl Eğitim Denetmenlerine ifade verdiklerini belirterek soruşturma açılmasına tepki gösteren Eğitim Sen Çaycuma Temsilcisi İsmet Akyol, Milli Eğitim yetkilileri öğrencilerin ailesi ve özel yaşamıyla ilgili soruları cevaplamamayı suç olarak görüyorlar ki inceleme ve soruşturma başlattı. Soruşturma talimatı verenlerin gerekçelerini açıkçası merak ediyoruz. Aşamalı Devamsızlık Yönetimi (ADEY) kılavuzuna; uygulama aşamalarında imamların okullarla ilişkilendirilmesi, eğitim emekçilerinin mesai sürelerinin belirsizleştirilmesi, öğretmenlere angarya görevler verilmesi, çocuğa ve aileye ilişkin elde edilen özel bilgilerin kimler tarafından görülebileceği ve ne kadar süreyle korunacağı, öğrencinin özel hayatını ilgilendiren bilgilerin kimler tarafından ne şekilde kullanılacağına ilişkin, fişleme işlemi mi yapılmak isteniyor gibi soru işaretlerinden kaynaklı itiraz noktalarımız vardı. Buna ilişkin görüşlerimiz kamuoyuyla paylaşıldı ve sendikamız genel merkezi tarafından Milli Eğitim Bakanlığına yazılan yazıyla da açıkça belirtildi. Eğitim Sen Genel Merkezi tarafından hazırlanan dilekçeyi okul müdürlüğüne vererek niçin bu soruları yanıtlamadığımızı belirttik. Dilekçelerimizde; RİDEF içerisinde çocuğun ailesinin özel yaşamına ve aile bireylerinin kişisel değerlerine ilişkin sorularda yer aldığını ve bu soruların Anayasanın Özel hayatın gizliliği başlıklı 20.maddesine, iç hukuk hükmündeki Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin özel yaşamın ve aile yaşamın korunmasını düzenleyen 8.maddesine açıkça aykırı olduğu; bu nedenle de söz konusu soruların doldurulmasını istemenin, bu anketleri okul müdürlüğüne vermenin 5237 sayılı Türk Ceza Yasasının dokuzuncu bölümünde yer alan Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçları düzenleyen 134., 135. Ve 136.maddelerini ihlal edecek nitelikte olduğundan konusu suç olan emir niteliğinde olduğu; Anayasanın Kanunsuz emir başlıklı 137.maddesinin 2.fıkrası uyarınca konusu suç olan emrin hiçbir surette yerine getirilemeyeceği kurala bağlandığından bu soruları cevaplamadan söz konusu formu doldurmak istediğimizde ise e-Okul sisteminin onay vermediğini; bu nedenle söz konusu formların zamanında teslim edilmemesinin sorumluluğunun bize ait olmadığını ve bu sorular arasında çocuğun devamsızlığıyla ilgili kimi soruların ise çocuğun güven duyabileceği bir ortamda bir psikolog ya da en azından rehber öğretmenle görüşmesi sağlanmadan cevaplanmasının mümkün olmadığı belirtildi dedi.

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’