"Muslu Belediye Başkanı’ndan şok açıklamalar...

Başkan Adıyaman, Pusula Gazetesi İmtiyaz Sahibi Tığın, Muslu Belediye Başkanı Sabahattin Adıyaman neden konuşmuyor?" eleştirisine yanıt olarak yaptığı yazılı açıklamada, bölgede yeni termik santrallerin kurulumuna sonuna kadar karşı çıkacağını söyledi. Adıyaman, Eren Enerjiyi samimiyetsiz ve saygısız ilan etti.

Mevcut santraller ile bölgenin yaşanmaz hale geldiğini belirten Adıyaman, Eren Enerjinin yeni santral kurmasına izin vermeyeceklerini belirtti. Aslen Bitlisli olan Eren Holdingin yöneticileri Ahmet Eren ve Emir Erene de seslenen Adıyaman, Zonguldakı yaşanmaz hale getirenler, kendi memleketlerine üniversite yapıyor dedi.

ZETES IV ÇED süreci duyurusunun bardağı taşıran son damla olduğunu belirten Muslu Belediye Başkanı Sabahattin Adıyaman, Eren Enerji yetkililerini saygısız olmakla suçlarken, Eren Enerji yetkililerinin, insan yaşamını hiçe sayarak, hangi hırs içinde olduğunu anlamamız mümkün değildir dedi.

Filyos Vadisinde ve Çatalağzı beldesinde yeni termik santrallerin kurulmasının gündeme gelmesiyle birlikte tepkiler de artmaya başladı. Filyos Sazköyde Nurol şirketi tarafından yapılmak istenen termik santralle ilgili ÇED toplantısına katılmadığı için tepki alan Muslu Belediye Başkanı Sebahattin Adıyaman, yeni termik santrallere karşı olacaklarını ve mücadele edeceklerini söyledi.

CHPli Adıyaman, AK Partili Çaycuma Belediye Başkanı Mithat Gülşen, Filyos Belediye Başkanı Ömer Ünal ve Saltukova Belediye Başkanı Adil Düzlünün Filyostaki ÇED toplantısında santrale karşı çıkan grupla birlikte hareket etmesinin ardından Pusula Gazetesi İmtiyaz Sahibi Ali Rıza Tığın, Muslu Belediye Başkanı Sabahattin Adıyaman neden konuşmuyor?" eleştirisine yanıt verdi.

Başkan Adıyamanın yazılı açıklaması şöyle:

GÖRÜŞLERİMİZ, ÜÇ SAYFALIK İTİRAZ DİLEKÇESİYLE BAKANLIK YETKİLİLERİNE SUNULDU

27 Eylül 2013 tarihli Pusula Gazetesinde Ali Rıza Tığın köşesinde okuduğum yazı ile ilgili olarak açıklama gereği duyduğum konular şunlardır: Öncelikle Filyos Vadisi üzerinde planlanan termik santrallere karşı duruşlarından ve olumlu tepkilerinden dolayı belediye başkanlarımızı ve kamuoyunu yürekten kutlarım. Pusula Gazetesindeki köşe yazısında, karşı durmayan iki belediye başkanımız var demiş Sevgili Ali Rıza Bey. Benim bu yatırımlar ile ilgili hem kişisel, hem de başkanlığıma ait görüş pek çok defa yerel gazetelerde yer almıştır. En son 27 Mayıs 2013 tarihinde hem Pusula Gazetesinde, hem de ulusal ve yerel basın organlarında görüşlerim ve tepkilerim net olarak ifade edilmiştir. Bu konuda görüşlerimi öğrenmek isteyen ilgili şahıslar ve Zonguldak halkı ilgili yazıyı okuyarak, doğruları görecektir. Görev süremde ZETES III Termik Santrali ile ilgili beldemde ÇED toplantısı yapıldı. Bu toplantıdaki görüşlerimi de kamuoyunda açıkça belirtim ve üç gün sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ÇED Daire Başkanlığındaki toplantıda şahsımın ve belediye başkanlığımın görüşleri üç sayfalık itiraz dilekçesiyle bakanlık yetkililerine sunulmuştur. Beldemle ilgili kaygılarımı anlattığım ve bakanlığa sunduğum itiraz dilekçelerini de paylaşmakta sakınca görmüyorum.

YATIRIM YAPILMASI KARARI TAMAMEN HÜKÜMETİN YETKİSİ DÂHİLİNDEDİR

Bilinmelidir ki, yeni kurulacak olan ZETES III Termik Santrali ile ilgili yüz bin ölçekli çevre düzeni planları 2004-2006 yılları arasında onanmıştır. Muslu ve Çatalağzı beldelerinin enerji bölgesi olması, o yıllardaki belediye yönetimlerince onanmış ve merkezi idare tarafından karara bağlanmıştır. Bütün bunlardan sonra görüleceği üzere bu bölgede santral yapımı planlaması ve ÇED raporu çıkarılması ve bu konuda yatırım yapılması kararı tamamen merkezi idarenin, yani hükümetin yetkisi dâhilindedir. Hatta geçenlerde yayınlanan Torba Yasada da, termik santralde ÇED gerekli değildir hükmü konulmuş, bundan sonra halkı bilgilendirme yerel yöneticilerin görüşlerini alma tamamen engellenmiş olup, bu tür yatırımlarda tek yetkili ilgili bakanlıklar olmuştur. Bundan sonra ne yapacağız? sorusuyla gündem oluşmuştur. Bilinmesini istediğim bir başka konu da, Yaşanabilir Zonguldak Platformunun açmış olduğu ÇED itiraz dosyasıyla önce yürütmeyi durdurma kararı verilmiş, daha sonra davalı olan kamu kurumu yürütmeyi durdurma kararına itiraz etmiş neticede de bölgemizde inceleme yapan 7 kişilik bilirkişinin görüşleri doğrultusunda yürütmeyi durdurma kararı kalkmış, bu süreç de ne belediyemizin, ne de herhangi bir kamu kuruluşunun yapabileceği bir şey kalmamıştır.

BÜTÜN SORUMLULUK, BUNLARA İZİN VERECEK OLAN HÜKÜMETİN ÜZERİNDEDİR

Bilinmesi ve yapılması gereken esas konu; hepimizin birlik olup bugünden itibaren memleketimizin her köşesi ve güzel Zonguldakımız için elimizden gelen her şeyi, bölge anlayışıyla değil, birlik içerisinde sorunları çözmek olmalı ve çareler aranmalıdır. Çünkü dün bölgemde yaşadığım sıkıntılar, bugün Filyos Vadisinde yaşanmakta olup, benim de onlardan farklı düşünmem mümkün değildir. Filyos Bölgesi hariç, sadece kendi bölgemde planlanan termik santralle toplam kurulu güç yaklaşık 3000 MWa yükselmiştir. Filyos Vadisi dahil edildiğinde bu rakamların 6000-8000 MW yükselmesi mümkün olacaktır. Bu durumda Muslu-Filyos kuş uçumu 8 kilometre olduğu düşünüldüğünde, toplam bölgedeki oluşacak kümülatif zararın sonuçları iyi hesaplanmalıdır. Ayrıca bölgemizdeki termiğin baca yayılımı 22 kilometredir. Bu mantıkla ilerlediğimizde Filyos Vadisi termik ilaveleri ile bölge tamamen yaşanmaz hale gelecektir. Böylesine dev yapılar yapılırken, totalde atık külün bertarafı, deniz suyu canlılarının göreceği zararlar, verimli toprakların tarım dışı bırakılması, iskan yönünden sıkıntılar, olası orman katliamları ve her şey bir bütün olarak hesaplanmalıdır. Bütün sorumluluk, bunlara izin verecek olan hükümetin üzerindedir. Önce insan, önce yaşanabilir çevre beklentilerimle ve gelecek kaygılarımla kamuoyuna saygılarımı sunarım.

Adıyamanın 27 Mayıs 2013 tarihinde yerel ve ulusal basına gönderdiği yazılı açıklaması ise, şöyle:

ORMANLAR TAHRİP EDİLECEK

Bu yeni proje; hem şahıs olarak beni, hem de yöre halkını endişeye sürüklemektedir. Zaten mevcut santrallerle yaşanmaz hale gelen bölgemiz, ZETES IV Projesi ile geri dönüşü olanaksız bir sürece girecek, belde insanının; geleceğimiz olan çocuklarımızın yaşamı karartılacaktır. Doğal çevremiz; suyumuz, bitki örtümüz, ormanlarımız tahrip edilecektir. Bilimsel bulgular, çok açık ve net biçimde kanıtlanmıştır ki, termik santraller, insan sağlığının ve doğal çevrenin en büyük düşmanıdır. İlave olarak mevcut santral ile birlikte yapılacak olan ZETES III ve ZETES IV santrallerinin üretime geçmesiyle günlük ortalama 30 bin ton ithal kömür yakılacak olup, bundan da yaklaşık 5 bin ton kül ortaya çıkacaktır. Bu kül de çevreyi olumsuz yönde etkileyecek olup, depolama alanı da mevcut değildir. Yeni depolama alanı yapma ihtiyacı doğacağından ayrıca ormanlarımız tahrip edilecektir.

EREN, SAYGISIZ, SAMİMİYETSİZ

Bu koşullarda Eren Enerji yetkililerinin yöre halkına ve belediyemizin kurumsal kimliğine karşı saygısız ve samimiyetsiz tutumunun kabulü mümkün değildir. Eren Enerji yetkililerinin, insan yaşamını hiçe sayarak, hangi hırs içinde olduğunu anlamamız mümkün değildir.

GELECEĞİMİZ YOK EDİLİYOR

Eren Enerji, Çatalağzı bölgesinde yaptıkları ZETES I ve ZETES II termik santralleriyle 2012 yılında yaklaşık 1 milyar dolar ciro yaptığını beyan etmiştir. Doğanın ve insan sağlığının hiçe sayılmasının arkasında yatan, bu yüksek kar dürtüsü olsa gerek. Oysa bilinmelidir ki; doğa katledilirken, insan kendi geleceğini de yok etmektedir! Eren Enerji, yöre halkını ve çalışanlarını yetki verdiği kişilerce baskı altında tutmakta, işsizlik koşullarında sektör ortalamasının çok altında ücretle çalıştırmakta ve emek sömürüsü yapmaktadır.

ZETES IV BARDAĞI TAŞIRDI

Bu duruma daha fazla dayanılamaz! Bu güne kadar Eren Enerji yetkilileri ile yasalar çerçevesinde medeni ilişkiler yürütülmüştür. Ancak, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün internet sitesinde yer alan ve 15 Nisan 2013 tarihli ZETES IV ÇED süreci duyurusu, bardağı taşıran son damla niteliğindedir. Bu süreçte belediyemiz hiçbir biçimde Eren Enerji yetkililerince bilgilendirilmemiş, belediyemizin tasarruflarını kendi ellerinde bulunduruyormuş gibi bir tutum içinde olmuşlardır.

ÖRGÜTLENİP DİRENECEĞİZ

Gelinen noktada; Belediye Başkanı olarak, belediyemizin kurumsal kimliğine ve belde halkına yönelik sorumsuz tutumu protesto ediyorum. Yürütülmekte olan gerek ZETES III Projesine ve gerekse başlattıkları CED sürecine ve ZETES IV Projesine karşı, şahsım, belediyem ve partim adına yasalar çerçevesinde karşı çıkarak gereken mücadeleyi yapacağımı duyurmak istiyorum. Bu doğrultuda ve yine yasalar çerçevesinde en geniş bir direnişin örgütlenip başlatılması noktasında halkla birlikte olacağımın bilinmesini isterim.

BİZE TERMİK, BİTLİSE ÜNİVERSİTE

Misakı Milli sınırlarımız içindeki her karış toprağa ve insan yapısına sahip çıkıyor ve saygı duyuyoruz. Gelişmişlik politikası ile Bitlise üniversite yapılmasını saygı ile karşılıyoruz. Yalnız memleketlerine üniversite, bize termik santral yapımını asla onaylamıyoruz. Zonguldakımızın güzel doğasına ve güzel insanlarına saygı istiyoruz. Bu bağlamda yöremin ve yöre halkımın geleceğini karartacak, güzelim doğanın katline yol açabilecek hiçbir projeye asla geçit vermeyeceğiz. (Haber

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’