Kastamonu'da merkeze bağlı Bürme köyünde 29 Kasım'da çıkan yangın sonrasında kayıp 5 kişilik Çataloğlu Ailesi'nin 41 gün sonra cesetlerinin yakıldığının açıklanması üzerine köylere kamera sisteminin kurulması gündeme geldi. Türkiye genelinde kırsal kesimde yaşayanların güvenlik sorununa dikkat çeken Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Hüseyin Akdeniz, güvenliğin herkesin ortak sorunu olduğunu belirterek, her köye kolluk kuvvetinin konulamayacağını ve öncelikle köylülerin konuyu sahiplenerek devlet yapsın mantığı ile bakmamalarını istedi.Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Hüseyin Akdeniz, konfederasyonuna bağlı Kastamonu Muhtarlar Derneği Başkanı Muammer Yapıcıoğlu ve yönetim kurulu üyelerini ziyaret etti. Konfederasyonlarının 2012 yılında kurulduğunu hatırlatan Akdeniz, bünyelerinde 13 federasyon, 269 dernek olduğunu, Türkiye'nin 81 vilayetinde örgütlendiklerini söyledi."Muhtarların söz hakkının olması en temel hakkımızdır"Muhtarların sorunları olduğunu ve çözümü noktasında çalışmaların devam ettiğini söyleyen Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Akdeniz, "Kurumun kanunlarla ilgili olan sorunların çözülmesi için çalışmalarımız devam ediyor. Özellikle çok ciddi bir seçim kanununa ihtiyacımız var. Herkesin bildiği gibi muhtarlık seçimlerinde adaylık usulü bulunmuyor. Bir adaylık usulünün getirilmesi şart. Müracaat edilerek muhtar adaylarının belirlenmesi gerekiyor. Gelecek dönemde muhtarlık iş kapısı haline gelebilir. Muhtarlığın iş kapısı olarak gözükmesi demek kurumun biraz daha almış olduğu yoldan geriye doğru gidişatı söz konusu olabilir. O yüzden çok ciddi bir seçim kanununa ihtiyacımız var. Muhtarlığın belediye meclisi siyasetinde temsilini artık günümüz şartlarında ortaya koymak durumundayız. Özellikle ihtisas komisyonlarında yani emlak komisyonunda olduğu gibi diğer komisyonlarda da muhtarların oy hakkı ve söz hakkının olması en temel hakkımızdır" dedi."Yasa ile köy muhtarının elindeki yetki alınacak"Hayata geçirilmesi planlanan 'bütünşehir" yasa ile ilgili değerlendirmede bulunan Akdeniz, "Bütün şehir yasası ile ilgili 3 tekliften bahsediliyor. 12 büyük şehrin 500 bin nüfusa çekilmesi düşünülüyor. Eğer bu sayı 400 bine çekilirse bütün şehir statüsünde 20 ile çıkıyor. Eğer 300 bine çekilirse ki Kastamonu'da 300 bin nüfusun içerisinde olduğu için sayı 30'a çıkıyor. 30 ilin bütün şehir olmasından bahsediliyor. Tekliflerle ilgili henüz Sayın Cumhurbaşkanımızla ilgili görüşme yapılmadığını biliyoruz. Dolayısıyla bu yasalaşırsa köy muhtarlarımızın tüzel kişiliği kalkıyor, köy muhtarlarımız bir önceki 6360 Sayılı Büyükşehir Yasasında yapılan değişiklik ile birlikte mahalle statüsüne dönüşüyor. Dolayısıyla bin 59 köyü olan Kastamonu'nun bin 59 mahallesi olacak. Bu neyi kaldıracak? Bir kere köy tüzel kişiliği dediğimiz tüzel kişilik kalkacak. Köyün evlendirme memuru olan köy muhtarının elindeki yetki alınacak. Köy ile ilgili yapabileceği işlerin tamamı bütün şehir veya çıkacak ilgili yasadaki kuruma devredilmiş olacak. İl Özel İdareleri bu devrede kapanmış olacak" diye konuştu."Kolluk kuvvetlerinin her an her dakika köyleri bekleyemez"Bürme köyünde 29 Kasım'da yaşanan ve 5 kişilik Çataloğlu Ailesi'nin vahşice yakılarak katledilmesinin ardından köylerde yaşanan güvenlik sorunu gündeme gelmişti. Kastamonu Valiliği tarafından muhtarlarla gerçekleştirilen toplantıda köy muhtarları konuyu gündeme getirmiş ancak ödenek yetersizliği gerekçe gösterilerek muhtarların talebi geri çevrilmişti.Bu gelişmeler ışığında özellikle kırsal kesimde yaşayan aynı zamanda tarım ve hayvancılık yapan çiftçilerde tedirginlik meydana getiren Bürme köyündeki olayla ilgili kurulması istenen kamera sistemi hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Akdeniz, "Kanunun ilgili maddeleri 68 ile 76'ya kadar olan maddelerinin tamamı köy korucuları alakalı bir durumdur. Nüfusu 500'e kadar olan köylerde 1 köy korucusu tutma hakkı var köy muhtarlarımızın. Tabi burada işin güvenlik boyutu da var. Ama köy güvenliğinin sağlayan ana birim köy muhtarlığıdır, köy kanununa göre yazan budur. Köyün bütün güvenliği bazı yasalarda yapılan değişiklikler olmasına rağmen köy kanunu tarafından köy muhtarına verilen yetkiler devam ediyor. Diğer taraftan baktığımızda çağımız teknoloji çağı. Özellikle köye giren, çıkan gurup köylerinde özellikle bir kamera sistemi kurularak teknolojiden yararlanılmasının çok doğru olacağını düşünüyoruz. Bu sadece Kastamonu için değil tüm Türkiye genelindeki köyler için de geçerlidir. Köylü kamera sistemini kendi imkanları ile yaptırırsa iyi olur, devlete yük olmadan yaptırırsa iyi olur. Ancak bazı vatandaşlarımız ben devlete vergi veriyorum, devletim de bana hizmet etmek zorunda şeklinde düşüncesi içerisinde bulunuyor. Bu konularda köy muhtarına çok fazla yardımcı olamıyorlar. Ekonominin getirdiği sebeplerden dolayı yardımcı olamıyorlar. Buna bir de köy tüzel kişiliğinin gelir getirici başka hiçbir şeyi olmaması da bir şekilde etkili oluyor. Köylere hizmetin daha çok devlet tarafından yapıldığı son dönemlerde bunu yaşıyoruz. O yüzden en azından gurup yollarına birkaç kameranın kurulmasından memnuniyet duyarız. Giriş çıkışların kontrol altına alınması noktasında karşı taraftaki şahsa bir tedirginlik oluştursun düşüncesiyle olmasında fayda var. Dediğimiz gibi öncelikle bunu köy halkının kendisinin sahiplenmesi gerekiyor. Ama köy halkının köy bütçesinde böyle bir imkanının olmadığını da görüyoruz. Ama her ne olursa olsun bu konuyu Sayın Cumhurbaşkanımıza taşıyacağız. Sonuçta güvenlik hepimizi ilgilendiriyor. Jandarmanın, kolluk kuvvetlerinin her an her dakika köyleri beklemesi söz konusu olamayacağı için kamera sisteminin daha uygun, daha yarayışlı bir sistem olacağını söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Hüseyin Akdeniz, ilk muhtarlığın Anadolu'da Taşköprü ilçesinde yapıldığını ve bu yüzden Kastamonu'yu önemsediklerini ifade ederek, "Ayrıca eski Muhtarlar Derneği Başkanımız Mehmet Ilgaz, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Uzun yıllar birlikte çalışma imkanı bulduğumuz muhtarımızı Mehmet Ilgaz'ın cenaze törenine katılmak üzere Kastamonu'ya geldik. Allah mekanını cennet eylesin" dedi.51 ilin bütünşehir sayılmasına yönelik çalışmaCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir süre önce il belediyeleri ile ilçe belediyelerinin verdiği hizmetlerde yaşanan yetki karmaşası nedeniyle, nüfus sınırı şartı olmadan 30 büyükşehrin dışında kalan 51 ilin 'bütünşehir' sayılmasına yönelik çalışma yapılması talimatını vermişti. İçişleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile AK Parti Yerel Yönetimler Başkanlığının ortak yürüttüğü çalışmanın tamamlandığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yapılacak sunumdan sonra TBMM'ye sunulacağı belirtildi. Hazırlanan taslakta, yerel yönetimlerin 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne uyumunu' içerecek bazı yeni adımlar da atılacak.