Köktürk: ’HSYK Yasa Tasarısı açık bir rejim değişikliğidir’

Milletvekili Köktürk, tasarının TBMM Adalet Komisyonunda görüşülmeye başlandığını belirterek, Türkiyede faşizmin ve Erdoğan diktatörlüğünün geldiği son nokta, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Yasa Tasarısıdır diye konuştu.

Yolsuzlukların batağına gömülen iktidarın daha büyük soruşturmaların önünü kesmek için yargıyı iktidara bağlamasını ve rejim değişikliğini asla kabul etmeyeceklerini belirten Köktürk, Türk halkı da hukuk devletinin, kuvvetler ayrılığı ilkesinin ve demokratik cumhuriyetin linç edilmesini asla kabul etmeyecektir Türk demokrasisi; Başbakanın, Bakanların ve mahdumlarına yönelik büyük yolsuzluk soruşturmalarının üstünün örtülmesi çabalarına heba edilemez dedi.

Köktürk, şunları söyledi:

AKP İKTİDARININ VE ERDOĞAN YÖNETİMİNDE UYGULANAN FAŞİZMİN VE DİKTATÖRLÜĞÜN GELDİĞİ SON NOKTA

Türkiye, bugün tarihinde görülmemiş, kabul edilmesi mümkün olmayan bir girişimle karşı karşıyadır. AKP iktidarı tarafından hazırlanan Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu Yasa Değişikliği Tasarısı TBMM Adalet Komisyonunda 10 Ocak 2014 Cuma gününden itibaren görüşülecek. Öncelikle ve açık olarak belirtmek gerekir ki; bu tür tasarıların hukuk devletinde, bırakın Meclise sevk edilmesini, konuşulması dahi mümkün değildir. Tüm parlamenter demokrasilerin temeli, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı ilkeleridir Nitekim, Anayasamızın başlangıç kısmında ve 2nci maddesinde Türkiye Cumhuriyetinin, kuvvetler ayrılığı ilkesine dayanan bir hukuk devleti olduğu açık bir şekilde vurgulanmıştır. Yine yargı yetkisinin Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılacağı, Anayasamızın amir hükmüdür. Yargının bağımsız olması ise, ancak, yargı üzerinde yetki kullanan kurumların da bağımsız olmasıyla mümkündür. Yargının en önemli ve yargı üzerinde yetki kullanan, hakim ve savcıların her türlü özlük işleriyle karar veren kurum, HSYKdır. Getirilecek tasarıyla HSYK tamamen Adalet Bakanının yetki ve kontrolüne girmekte, HSYK tarafından kullanılacak yetkiler, Adalet Bakanına verilmektedir. Yani, yargı Adalet Bakanının, AKP iktidarının özel memurluğuna dönüştürülmektedir. Bunun nedeni AKP iktidarının Başbakanın ve Bakanlarının çevresinin yolsuzluk batağına batmış olmasıdır Öyle ki; daha büyük yolsuzlukların var olduğu ve bunların ifşaa edileceği çok açık bir şekilde konuşulmakta ve görülmektedir. Sayın Başbakanın bu yolsuzlukların üstünü örtmek ve yargı sürecini önlemek amacıyla Adalet Bakanı kanalıyla TBMMye gönderdiği tasarı, AKP ile zaten büyük oranda ortadan kalkan, son kırıntılarını yaşadığımız demokrasinin de, hukuk devletinin de tamamen sıfırlanması anlamına gelmektedir. Bu tasarı Anayasanın açık hükümlerine rağmen Türkiyede bir rejim değişikliğidir AKP İktidarının ve Erdoğan yönetiminde uygulanan faşizmin ve diktatörlüğün geldiği son noktadır Ancak, yolsuzlukların batağına gömülen iktidarın daha büyük soruşturmaların önünü kesmek için yargıyı iktidara bağlamasını ve rejim değişikliğini asla kabul etmeyeceğiz Türk halkı da, hukuk devletinin, kuvvetler ayrılığı ilkesinin ve demokratik cumhuriyetin linç edilmesini asla kabul etmeyecektir.

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’