TÜRK İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, Türkiye Maden İş Sendikası'nın 11'inci Olağan Genel Kurulu'nda kaldırılması gündemde olan ve Cumhurbaşkanlığı 2019 Programında 'sosyal tarafların uzlaşarak bireysel kıdem tazminatı fonu kurulacak' maddesine yönelik açıklamalarda bulundu. Cuma günü Resmi Gazete'de yayınlanan işverene işsizlik fonundan destek verilmesine yönelik karara da tepki gösteren Atalay, 'İşsizlik fonundaki para sonsuz değil" dedi. Ergün Atalay'ın kıdem tazminatı konusunda nokta geri adım atmayız açıklaması 'Kıdem tazminatı kalkıyor mu?' sorusunu akıllara getirdi. Kıdem Tazminatı'nın kaldırılarak kurulması gündemde olan Kıdem Tazminatı Fonu'na karşı olduklarını ifade eden ve iş verene işsizlik fonundan destek sağlanmasına tepki gösteren Atalay, "Kıdem tazminatı bizim son kalemiz İşsizlik fonundaki para sonsuz bir para değil, bunu böyle kullanmaya devam ederseniz 3-4 gün sonra biter. Bu paranın biz tarafıyız. İşveren ve işçi tarafı. Hani biz onun yönetimindeydik? Yasa çıkarken bize sormadılar. Tabiki Meclis alacak kararı Meclis'e saygı duyacağız fakat etik olan bize de sorulmasıdır. Biz yasama yürütme yargı değiliz ama fakat fonun bir tarafıyız. Bulunduğumuz noktadan nokta kadar geriye gitmeyiz. Olumsuz bir şey olursa baştan ben ve bu koltuklarda oturan genel başkanlar dahil bu koltuklarda oturmanın bir anlamı kalmaz. Bunları sizlerin hoşuna gitsin diye söylemiyorum. Ben dahil herkes geçici. Bunun bir hesabı var vebali var" dedi. DEĞİŞİKLİK NE GETİRİYOR Cuma günü Resmi Gazete'de "7166 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile 447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'na yeni bir hüküm eklendi. Yapılan değişiklik ile işverenlere daha önce sağlanan sigorta prim ve vergi desteğinin yanında asgari ücret tutarı kadar ücret desteği sağlandı. İşverenlerin belirli koşullar altında yeni istihdam edecekleri işçilerin ücretlerinin asgari ücret kadar kısmı İşsizlik Sigortası Fonu tarafından ödenecek. Yapılan düzenleme özetle şöyle 1 Şubat 2019 ila 30 Nisan 2019 tarihleri arasında işyerlerinde 2018 yılı Ocak ila Aralık döneminde çalıştırılan sigortalı sayısına ilave olarak işe alınanların, işe alındıkları tarihten itibaren dokuz aylık sürede çalıştırılmaları halinde bu maddede belirtilen prim desteği ile birlikte işe alındıkları ay dahil üç aylık süre için prim ödeme gün sayısının 67,36 Türk lirası ile çarpımı sonucu bulunacak tutar (aylık 2020 TL-asgari ücret) Fondan karşılanmak üzere işverene destek olarak ayrıca sağlanır. İşverene sağlanan bu ücret desteği, işverenin Sosyal Güvenlik Kurumuna olan borçlarına mahsup edilir, ancak işverene ödenmez." DİSK GENEL-İŞ'TEN DE ELEŞTİRİ Genel-İş yaptığı açıklamda konuya sert tepki vermiş ve "Düzenleme ile İşsizlik Sigortası Fonundan işverenlere sağlanan yoğun SGK prim desteği yanında SGK borçlarına mahsup edilmek üzere ücret desteği sağlanmış oluyor. Böylece işverenin temel sorumluluklarından biri olan ücret, fiilen İşsizlik Sigortası Fonu'na devrediliyor. İşverenlerin SGK'ya olan borçları İşsizlik Sigortası Fonuna ödetiliyor." demişti. PEKİ KIDEM TAZMİNATI KURULACAK OLAN KIDEM TAZMİNATI FONUNA AKTARILIRSA NE OLACAK? Ünlü Sosyal Güvenlik uzmanı Ali Tezel tartışılan kıdem tazminatı fonu ile ilgili bir takım açıklamalarda bulundu. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıkladığı orta vadeli ekonomi programında 60 milyarlık cari açığın olduğunu anımsatan Ali Tezel Bakan'ın 2019 yılında 60 milyarlık açığı kapatacağız ve 60 milyar TL'de fazlalık vereceğiz'' açıklamasını duyduğu ilk anda kıdem tazminatının kalkacağını anladığını ifade etti. Cumhurbaşkanlığı 2019 Programında sosyal tarafların uzlaşarak bireysel kıdem tazminatı fonu kurulacaktır maddesini hatırlatan Ali Tezel kıdem tazminatını da çalışanların son kalesi olarak nitelendirdi. Tezel, ''Yaklaşık 15 yıldır, kıdem tazminatını kaldırılacağı yerine kıdem tazminatı fonunun getirilmesi amaçlanıyor fakat sosyal taraflardan özellikle emek veren kesimin tepkisinden çekinildiği için erteleniyordu. Şuanda bütçemiz büyük bir açık veriyor. Bu açığı karşılamak amacıyla kıdem tazminatı fonu kurup, bu parayı devlete aktaracaklar. Kıdem Tazminatını sosyal tarafları olan işçiler ve işverenler bu işe karşılar. Kıdem tazminatının fona devredilmesini her iki tarafta istemiyor. İşverenler kıdem tazminatı kaldırılsın diyor evet, işçiler kıdem tazminatının kaldırılmasına karşılar. Bunu isteyen tek sosyal taraf var o da devlet. Çünkü dev bir kaynağa sahip olacak. Yaklaşık 15 milyon çalışandan her ay %3 , %4 veya % 5 oranında fon için prim kesintisi yapılacak. Bu da çalışanların ücretlerini düştüğümüzde büyük bir rakam, yıllık 70-80 milyar tl'yi bulan bir rakamdır. "'PARA KALMADI' DENİLİRSE NE YAPACAĞIZ?" Fondan da 10 yıl veya 15 yıl tasarıya göre değişir, kesinlikle para çıkmayacak. Şu anki yasaya göre 7 aylık bir çalışma gerçekleştiğinde kıdem tazminatı hak edebiliyoruz. Bunlar emeklilik, 15 yılın üstünde 3600 günü doldurma, ölüm, askere gitme, kadın çalışanın evlenmesi, haksız yere işten atılma, iş veren tarafından çıkarılma gibi durumlarda oluyordu. Kıdem tazminatında bu durumlar değişecek. Kıdem Tazminatı Fonundan tazminat alabilmek için birincisi ölüm, ikincisi de 65 yaşına gelip emekli olunca üçüncüsü de fonda 10 veya 15 yıl kalırsak ev / araba alacaksak fondaki paranın yarısını alabiliyoruz, kalanı da yine ölüm veya 65 yaşına gelince alabiliyoruz. Bu da şu demektir; kıdem tazminatı fonundan 10 veya 15 yıl boyunca hiç para çıkmayacak. Peki 10-15 yıl sonra fonda para kalmadı denilirse ne yapacağız? Çünkü biz bunu daha önce tasarruf teşvik fonunda, konut edindirme fonunda gördük. Dönemin iktidarları 'fonda para yok, bizden önceki siyasiler yemiş, bitirmişler' dediler. Yine bu durumun olacağına inanıyorum çünkü, kıdem tazminatını kaldırıp yerine fon getirmek demek kıdem tazminatını kaldırma işleminin yıllara yayılmış halidir" ifadelerini kullandı.