Özel idare Genel Sekreteri Ahmet Güral Karayılmaz, İl Özel İdare bünyesinde çalışan bazı işçilerin Yol İş Sendikası ile birlikte hareket ederek Özel İdare'ye dava açması ve sonrasında gelişen olaylarla ilgili açıklamalarda bulundu. Özel İdare'de çalışan hiçbir işçiyi ayırmadıklarını ve kendi nezdinde işçilerin aynı değerde olduğunu belirten Karayılmaz "Sendika bizi işçi düşmanı olarak göstermek istiyor. Biz işçi düşmanı değiliz. Her zaman işçilerimizin yanındayız" dedi. Ahmet Karayılmaz, gazetecilerin sorularını şöyle yanıtladı: "İş yerimizde şirkete bağlı çalışan personellerimizin açtığı bir dava. bu arkadaşımız daha önce köyde hizmet götürme birliği nde çalışan arkadaşlarımız. Tazminatlarını almışlar, 2018 yılında taşören yasası ile birlikte belediyeler, il Özel idareleri ve üniversiteler bu kapsam dışında kalmıştır. Dolayısıyla biz de şirket kurma yöntemi ile içişleri bakanlığımızın acil kurulma talimatı ile şirketimizi kurmuştuk. Bu arkadaşlarımız herhangi bir mağduriyet yaşamasın diye kendi şirketlerimizde görevlendirdik. O günkü şartlarda görevlendirdiğimiz arkadaşlarla sözleşmeler yapılmış, biz şu şartlarda çalışır mısınız diye sormuşuz onlarda evet biz bu şartlarda çalışırız demişler. Şimdi arkadaşlarımız belli odaklarla ekonomik olarak daha fazla gelir elde edebilir miyiz bunun çabası içine girmişler. Ancak biz bu şekildeki yaklaşımı doğru bulmuyorumz. Biz arkadaşlarımızın her zaman yanındayız.Onların destekçisiyiz. Ama kamunun da kendisini idare etme şekli var. Biz bu anlamda istinaf mahkemesinden lehimize karar çıkmasını bekliyoruz. Bu sorunları aşacağız, bu yöndeki çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. İşçi arkadaşlarımız bizim düşmanımız değil. Onlar bizim can dostumuz, beraber çalışıyoruz, beraber Zonguldakın gelişimine katkıda bulunuyoruz. Ancak arada bir takım aracılar bu işi fazlasıyla kaşımaya başladılar. Düzelecektir diye ümit ediyorum, en kısa zamanda iş barışı sağlanacaktır. Sendika bizi işçi düşmanı olarak göstermeye çalışıyor ve bu yönde algı yapıyor.Bu doğru bir yaklaşım değil, biz işçi arkadaşlarımızı ayırmadan hepsi bizim için bir değerdir."