Düzenlenen geceye Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkanı Atilla Öksüz, Alaplı Gazeteciler Derneği Başkanı Doğan Bostancı, Batı Karadeniz Gazeteciler Derneği Başkanı Ertuğrul Yüksel, Belediye Başkan Yardımcıları Turan Çınar ve Cevat Aydın, Bazı Belediye Meclis Üyeleri, Basının önde gelen isimleri Bedri Erel Sina Çıladır ve Ali Suat Eser, Zonguldak ve Ereğli basın kuruluşlarının temsilcileri ve çalışanları katıldı. Gecenin anlam ve önemline ilişkin bir konuşma yapan Karaelmas Gazeteciler Derneği Başkanı Atilla Öksüz 10 Ocak çalışan gazeteciler gününün aslında mahtem günü olduğunu dile getirerek şunları söyledi:<BR>"Öncelikle böyle bir akşamı organize eden ve bütün basın emekçilerini bir araya getiren Ereğli Belediye Başkanımız Halil Posbıyık´a çok teşekkür ederim. Maksadımız bu akşam buraya gelip yemek yiyip karnımızı doyurmak olmamalı. 10 Ocak gazeteci arkadaşlarımıza yaklaşık 35 yıl önce verilen bazı hakların verildiği bir dönem olarak kutlanıyor. Peki, o günden bu güne ne değişti derseniz özellikle son birkaç yılda yıpranma paylarının kesilmesi ile ilgili durumun pek iç açıcı olmadığını kabul etmemiz gerekiyor. Bunların en başında hepimiz basın emekçisiyiz ve hepimiz belki daha iyi bir şeyler yapmak istiyoruz ancak bilinen gerçekleri görmemiz gerekiyor, Zonguldak´ta en son aldığımız verilere göre yaklaşık olarak 73 tane yayın organı var hani bazen bu konu hakkında hani gazetecilerinin haklarını ellerinden alındığı için sitem ediyoruz ya dönüp ilk önce bir kendimize bakalım. Aramızda gazete sahibi arkadaşlarımız var emekçi arkadaşlarımız var peki biz kendi kurumlarımızdaki emek kömürcülüğüne ne diyeceğiz. Bu konu hakkında sizlerden tek bir isteyim olacak herkes şapkasını önüne koysun ve bir düşünsün, Bu kadar yayın organının olması iyi bir şey mi çok seslilik olarak yorumlarsak evet iyi bir şey toplumsal olarak çok güzel bir şey ancak yayınların içeriyi ne baktığımızda yayınların fotokopi yayıncılığın önüne geçemiyoruz. Hiç kimse bu mesleği anasının karnında öğrenmedi. Şu anda günümüzde bile emekçi. Arkadaşlarımıza sahip çıkılmıyor ben buradan gazete sahibi arkadaşlarımıza ağabeylerimize sesleniyorum lütfen ama lütfen yanınızda bulunan elamanlarınızı eğitimlerinden sorumlu olun Ereğli ve Zonguldak için konuşuyorum bu kadar çok gazete olmasa da toplam üç tane gazete olsa ve çalışanlar maaşını düzenli alsa çok mu zor olur. Bugün günümüze baktığımızda maaşını alamayan muhabir arkadaşlar ağabeylerimiz ne yapıyor hele ki arkalarında maddi bir destek var ise bir gazete çıkartıyor hemen belediye abone, Erdemir abone ve şu andaki durum ve manzara ile karşılaşıyoruz. Bunun önüne geçebilmek için bir yerlere neşter vurmak zorundayız. Kimse alınmasın ama toplumun medyaya bakış açısı iyi değil bu konuda herkesin hatası var benimde var bu konuda hatalarım var. Şunu kendimize bir türlü huy edinemedik özür dileme huyunu biz otuz sene öncesi ile gazetecilik yapamayız. Hiç fark etmez bu şekilde giderse Ereğli´de gazete sayısı daha da çoğalır ama bu bir çözüm değil. Amacımız sadece para kazanmak günü atlatmak bu şekilde gitmez. Bugünden itibaren arkadaşlarımızın mağdur edilmesine göz yummayalım inşallah bundan sonraki 10 Ocak çalışan gazeteciler gününü hep beraber kutlarız."<BR>Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık ise 10 Ocak çalışan gazeteciler gününü kutlayarak gecede yaptığı konuşmada şunları kaydetti:<BR>"Çok değerli basın emekçileri bugün sizin gününüz çalışan gazeteciler olarak basın emekçilerinin günü geçen senede hep beraber olduk. Bunu geleneksel hale getirmeyi ümit ediyoruz Bu olayı festival havasında geçirmek istiyoruz ve daha da büyütmek istiyoruz. Ancak ne yazık ki ülkemizin içine düştüğü durum kendimizi göstermekte olduğumuz zaman bizleri geri planda bırakıyor ustalarımızın dediği gibi sizlerde buna şahit oluyorsunuz. Usta gazetecilerimiz gazeteciliğin iyi zamanlarını da gördüler en zor zamanlarını da gördüler lütfen onlardan örnek alalım. Ancak gazetecilikte bir takım gerilme ortamı var olay gerilemeye gidiyor saygınlık konusunda kayıplara başladı. Bu saygınlık kaybı sizlerde değil sivil toplum örgütlerinde ve partilerde de mevcut biyat yönetimine az kaldı buna emin olun kapımızda bunu ben şimdiden söylemek isterim. Termik Santrale hayır, diye pankartlar astırdım. Kava kirliliğine hayır, diye pankartlar astırdım. AK Parti İlçe Teşkilatı beni şikayet etti. Savcılık çağırdı, 6 ay ile bir sene arasında yargılanmak üzere ilk ifademi aldı. Bu ayın 24´ünde de mahkemeye gidiyorum. Vicdanınıza sesleniyorum. Allah rızası için söyleyin, Ereğli´de evet yazısı asılmayan yer var mıydı? Zonguldak ve Türkiye´de her yer evet ile kaplanmadı mı? Ben bir sosyolojik olayı, insanlarımız kanserden ölmesin, diye termik santrale ve hava kirliliğine hayır, diyorum. Bu hayır, referandumda hayır demeyi çağrıştırdı, diye beni altı ay ile bir sene arasında yargılayacaklar. Türkiye´de bu konuda yargılanan bir tek isim Halil Posbıyık´tır; her taraf evet ile kaplı olduğu halde. Mübarek Ramazan ayının mübarek kadri Gecesi´nde Ankara´dan en ünlü mevlidhanlarını Ereğli´ye davet ettim. Sakal-ı Şerif´i de ziyarete açtık. Binlerce insanın katıldığı bir ortamda bir anda elli tane AK Partili genç, başlarında ilçe başkanı olmak üzere, ellerindeki evet yazılı pusulaları dağıtmaya başladılar. Müdahale ettik. Gençler benim üzerime yürümeye başladı. Milletvekilinden yardım istedim. O da ilçe başkanına mevlid bittikten sonra pusulaları dağıtmaları yönünde talimat verdi. Ben de emniyete şikayet ettim. Ancak o zamanki emniyet müdürünün bana dediğine göre milletvekili bu olay daha fazla büyümesin diye şikayette bulunmamamızı istemiş. Ben de bu rica üzerine savcılığa müracaat etmedim. Ama ilçe başkanı, bana saldıran gençlik kolu başkanını savcılığa şikayete göndermiş. Yarın da bu şikayet üzerine savcılığa ifade vermeye gideceğim. Tecavüze uğrayan ben ve halk, ama yargılanan ve suçlanan yine biz. Her gün mahkemelere gidiyorum. Yarın savcılığa üç tane ifade vermek için çağrıldım. Biz yasalara saygılıyız. Sizlere vicdanımın sesini haykırmak istiyorum. Hırsızlara, bölgesini sömürmeye çalışanlara, mafya bozuntularına, kanunlara aykırı hareket edenlere mücadele bayrağı açmış olan, bu yüzden sürekli tehditler alan, mahkemelerde, savcılıklarda, müfettiş soruşturmalarında sürüklenen belediye başkanına sahip çıkacak bir devlet kurumu yok mudur, diye haykırıyorum. Hiç kimsenin yardımına ihtiyacım yok, namuslu insanlara sahip çıkacak bir devlet kurumu yok mudur? Namuslu olmak ve namuslu yaşamak bir suç mudur, diye de soruyorum. Yolsuzluklara boğulmuş iktidar belediyelerin sırtları sıvazlanırken, namuslu belediyelere yapılan bu işkence zulüm değildir de nedir diye de soruyorum. Ben bu düşünceler ile tüm çalışan gazetecilerin gününü en içten dileklerimle kutluyorum" dedi<BR>Alaplı Gazeteciler Derneği Başkanı Doğan Bostancı ise gazetecilik mesleğinin çok zor bir meslek olduğunu ve baskılara karşı bu meseleyi yapanları kutladığını dile getirerek şunları kaydetti:<BR>"Öncelikle hepinizin 10 Ocak çalışan gazeteciler gününü kutluyorum. Gazeteciler olarak toplumu bilgilendirme açısından çok önemli bir rol oynuyoruz. Tabi ki bu görevi yaparken baskı ve zorlamalarla karşı karşıya kalıyoruz. Tüm baskı ve engellemelere karşı siz çalışan gazetecilerle beraber bizler bu mücadeleyi veriyoruz. Bu duygu ve düşünce ile bize bu geceyi tertipleyen ve düzenleyen Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık´a şahsın ve gazeteci arkadaşlarım adına teşekkür ediyorum" dedi.<BR>Konuşmalarının ardından Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık geceye katılan davetlilere hediyeler dağıttı.<BR>