Toplantıya, GMİS Genel Merkez ve şubeler başkan ve yöneticileri, üst kurul delegeleri ve maden işçileri katıldı. GMİS Genel Başkanlığı için adaylığını açıklayan Genel Eğitim Sekreteri Eyüp Alabaş, tabanın verdiği işaret ve gösterdiği yön doğrultusunda oluşturulan şube yöneticilerin görevlerine başladığını söyledi. Genel Maden İşçileri Sendikası´nda, her zaman tabanın söz ve karar sahibi olduğunu belirten Alabaş, &[#]8220;Genel Maden İşçileri Sendikamızın 9. olağan genel kurulu için 18 ocak 2011 tarihinde delege seçimleri ile başlayan sürecin son aşamasına gelmiş bulunuyoruz. 11 Mart 2011 tarihinde toplanan sendikamız yönetim kurulunda, 9. Olağan Genel Kurulun 9-10 Nisan 2011 tarihlerinde yapılması kararını aldık. Genel Maden İşçileri Sendikamızın tarihine yakışır bir olgunlukla yaptığımız delege seçimlerimize, tüm havza çapında ve MTA işyerlerinde yüzde 100´e yakın bir katılım oldu. Hemen hemen tüm işyerlerinde en az iki ekip oluştu ve seçim rekabeti yaşandı. Ekipler hem kendilerini, hem de sendikal anlayışlarını anlatarak tabanın desteğini almaya çalıştılar. Seçimleri alan, başka bir ifadeyle maden işçilerinin ve MTA işçilerinin görev verdiği arkadaşlarımız, kendi aralarından, şube yöneticilerini ve genel merkez genel kurul delegelerini belirlediler. Tabanın verdiği işaret ve gösterdiği yön doğrultusunda oluşturulan şube yöneticilerimiz görevlerine başladılar. Şimdi aynı şekilde, tabanın desteğini almış arkadaşlarımız arasından genel merkez yönetim kurulunu oluşturacağız. Genel Maden İşçileri Sendikası´nda, her zaman, taban söz ve karar sahibi olmuştur. Tabanın desteğini alan ve her şart altında üyelerinin desteğini arkasında hisseden yöneticilerin yönettiği genel maden işçileri sendikası da, her zaman mücadelenin ön saflarında yer almıştır. Bunun için sendikamız şanlı bir tarihe sahiptir ve ülkemiz işçi sınıfı arasında ayrı bir yeri vardır. Bu geleneğin bozulmasına izin vermeyecek ve tabanın söz ve karar sahibi olması ilkesini her zaman hayata geçireceğiz. Bugün sendikamızda genel başkanlık makamında bir boşluk oluşmuştur. kendi bölgesinde 120 kişilik ekip oluşturarak delege seçimlerine giren genel başkanımız, tabanın desteğini alamamış ve ekibiyle seçimi kaybetmiştir. Kendi bölgesinin şube yönetim kurulu da seçimi kaybetmiş, şube yönetim kurulu yeni arkadaşlarımız tarafından oluşturulmuştur. Biz de bölgemizde kendi ekibimizi kurduk ve işçi arkadaşlarımızın desteğini aldık. O günden bugüne genel başkan adaylığı için yoğun bir baskı altındayım. Delege seçimleri öncesinde de genel başkan adaylığımı açıklamam için baskı yapılıyordu. Ben, genel başkanlık yapacak bilgi, beceri ve cesarete sahip olduğumu, böyle bir görev nasip olursa bunun sorumluluğunu taşımaktan çekinmeyeceğimi, her defasında söyledim. Ancak sendikada genel başkanlık sorunu olmadığını zamanı geldiğinde bunu tartışacağımızı ifade ettim. Nitekim genel başkanımız kendi bölgesinde seçimleri kaybedince genel başkan adaylığımı açıkladım. Sendikamızın tarihinde taban seçimini kaybetmiş olan ama genel başkanlığa devam eden bir tek örnek yoktur. Biz inanıyoruz ki genel başkanımız da bu gerçeği görerek bize desteğini açıklayacaktır. Biz bu genel kurulun tek liste ile yapılmasını, maden işçisinin kararına saygı duyulmasını istiyoruz. Olur olmaz insanları işin içine sokarak, delege arkadaşlarımızı kendi ekiplerinden ayırabilmek için oradan buradan baskı yaparak ve çeşitli vaatlerde bulunarak sonuç almak mümkün değildir. Allah göstermesin eğer böyle bir sonuç alınırsa bu sendikanın taban desteği kopar ve sendika mücadele gücünü kaybeder. Bu sendikada taban değil dışarıdan birileri söz ve karar sahibi olur. Maden işçisi, sendika, TTK, Zonguldak, Türk-İş ve tüm emekçiler bu işten zarar görür&[#]8221; dedi.<BR>GMİS Genel Başkanı Ramis Muslu´ya vermiş olduğu hizmetlerden dolayı teşekkür eden Alabaş, &[#]8220;Biz genel başkanımıza bugüne kadar verdiği hizmetler için teşekkür ediyoruz. Her zaman onun bilgi ve tecrübelerinden yararlanmak isteriz. Genel Maden İşçileri Sendikası her zaman eski yöneticilerine sahip çıkmıştır. Önemli olan giden yöneticilerin kendi saygınlıklarını korumasını bilmesi ve huzur içinde sendikasını ziyaret edecek durumda olmasıdır. Zor bir dönemde göreve talibiz. Sendikamızın toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. TTK ve MTA çalışanları için önemli taleplerimiz var. 2006 ve 2009 girişli arkadaşlarımızın ücret farklılıklarından kaynaklanan sıkıntılarının çözümü başta olmak üzere, işçi açıklarının giderilmesi, gruplu çalışmadan daimi çalışmaya geçilmesi gibi çok sayıda sorunun üstesinden gelebilmek adına, toplu sözleşme masasında ve daha sonraki süreçte büyük mücadeleler vereceğiz. Bu isteklerimizi alabilmek için her şeyden önce birlik ve beraberlik içinde ve her zaman mücadeleye hazır olmamız gerekiyor. Sendikal birliğin ötesinde, Zonguldak´ta ve Türk-İş bünyesinde de birliği beraberliği korumak, mücadele ruhunu yükseltmek için biran önce çalışmalara başlamak zorundayız. Biz, enerjimizi kendi içimizde mücadele ederek harcarsak, buna sebep olanlar tarihi bir vebal altında kalırlar. Halen Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Eğitim Sekreterliği görevinde bulunan bir arkadaşınız olarak sendikamızın genel başkanlığına adayım. Diğer yönetim kurulu adaylarımızı da, yani ekibimizi de, seçim kazanan şube yönetimlerimizle toplantı yaparak belirleyecek ve önümüzdeki günlerde açıklayacağız. 9. Olağan Genel Kurulumuzda, sendikal anlayışımızı, neden aday olduğumuzu, ülkemizin ve bölgemizin yanı sıra kurumlarımızın sorunlarını ve çözüm önerilerimizi, delege arkadaşlarımıza ve kamuoyuna ayrıntılarıyla anlatacağız. Biz toplu sözleşme görüşmelerimizi sürdürürken ülkemizde bir genel seçim süreci yaşanacak. bu süreci, bizim için bir avantaja dönüştürmek mecburiyetindeyiz. İktidar ve muhalefet ile eşit mesafede durarak, her şeyden önce her siyasi görüşten üyesi olan bir sendika olarak, birlik ve beraberliğimizi korumak mecburiyetindeyiz. Sendikaların tek gücü vardır, o da üyelerinin birlik ve beraberlik ruhuyla mücadeleye hazır olmasıdır. Hiç kimsenin bizi, o partiden-bu partiden diye bölmesine izin vermeyecek, öncelikle maden işçilerinin, TTK´nın, Zonguldak´ın, ülkemizin ve emekçilerin çıkarlarını düşüneceğiz. Oyumuzu da bu doğrultuda kullanacağız. Yönetici arkadaşlarımızın da belirli partilere sempatisi olabilir. Ama sendikal kimliğimizi her zaman bunun üzerinde tutacağız. Aksi taktirde birliğimizi, beraberliğimizi korumamız ve başarılı bir sendikacılık yapmamız mümkün değildir. Bu birlik ve beraberliği pekiştirmek ve maden işçisi arkadaşlarımızın bize verdiği sorumluluğu yerine getirmek adına yeni bir ekiple mücadelemizi sürdürme kararlılığındayız. Bu nedenle genel maden işçileri sendikamızı yönetmeye talibiz. Biz, maden işçisine güveniyoruz. Maden işçisinin de bize olan güvenine layık olmaya çalışacağız&[#]8221; dedi.<BR>