ÇATES’in taşeron işçileri TBMM’de... ’Emek sömürüsüne seyirci kalınmamalı’

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Ali İhsan Köktürk, Çatalağzı Termik Santralinde (ÇATES) taşeron firma tarafından tazminatlarını geri iade etmeyen işçilerin iş akitlerinin feshedileceğine yönelik tehditleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelike sorarken, Araştırma Komisyonu kurulması için de TBMM Başkanlığına başvurdu.

Milletvekili Köktürk, Bakan Çelikin yazılı olarak cevaplaması için verdiği soru önergesinde, şunları söyledi:

KONUYU ARAŞTIRMAK ÜZERE MÜFETTİŞ GÖREVLENDİRİLDİ Mİ?

Yerel basında yer alan haberler, ÇATES taşeron firması tarafından taşeron işçilere yönelik iş ahlakına uymayan, akıl ve vicdan dışı baskıları açık ve net bir şekilde yansıtmaktadır.

Çalışma yaşamına ilişkin tüm hukuki ve ahlaki düzenlemelere aykırı bu süreç; tarafımızca aşama aşama bizzat tarafınıza ikili görüşme yoluyla iletilmiştir. Gereğinin yapılacağı tarafınızca belirtilmesine rağmen, yaşanan emek sömürüsü önlenmemiş ve 181 işçinin 129u kıdem tazminatlarını İş akitlerinin devamını sağlamak için taşeron firmaya iade etmek zorunda kalmışlardır. Ayrıca bütün yaşananlar tüm çıplaklığıyla ÇATES Genel Müdürlüğü, siyasi parti temsilcileri ve basının gözü önünde gerçekleşmiştir Anayasamızın 49uncu maddesine göre; Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek, çalışanları korumak ve çalışma barışını sağlamak için gereken tedbirleri almak zorundadır. Buna göre; Bakanlığınız, ÇATESte taşeron firma tarafından tazminatları geri iade etmeyen işçilerin iş akitlerinin feshedileceğine yönelik tehditler karşısında hangi tedbirleri almıştır? Konunun tarafınıza bizzat tarafımca iletilmesinden sonra olayla ilgili Bakanlığınızca yapılan işlemler nelerdir? İşlem yapılmışsa sonuçları nelerdir? Bu ağır emek sömürüsü karşısında, Bakanlığınızca, söz konusu olayla ilgili idari işlem başlatılmış mıdır? Konuyu araştırmak üzere müfettiş görevlendirilmiş midir? Söz konusu olay ve işverenle ilgili olarak, Bakanlığınızca, Cumhuriyet Savcılığı nezdinde girişimde bulunularak cezai soruşturma ve kovuşturma süreci başlatılacak mıdır? Ya da basındaki haberlerin ihbar kabul edilerek resen savcılık işlemlerinin başlatılması sağlanacak mıdır? Bu konuda vermiş olduğumuz Bir araştırma komisyonu kurularak Meclis araştırması açılmasına yönelik önergemize kabulü yönünde bizzat çalışanları korumakla yükümlü olan Çalışma Bakanı ve iktidar grubu olarak destek verecek misiniz?

Köktürk, Araştırma Komisyonu kurulması için de TBMM Başkanlığına başvurdu. Köktürkün TBMM Başkanlığına verdiği dilekçe şöyle:

DEVLET, ÇATESTE YAŞANAN AĞIR EMEK SÖMÜRÜSÜNE SEYİRCİ KALAMAZ

Anayasamızın 49uncu maddesine göre; Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek, çalışanları korumak ve çalışma barışını sağlamak için gereken tedbirleri almak zorundadır. Ancak, 1980 sonrasında hızlanan, AKP iktidarınca doruk noktasına ulaştırılan taşeronlaştırma ve sosyal devletin ortadan kaldırılarak çalışanların güvencesizlik içine itilmesinin sonuçları, madencilik ve enerji sektörü başta olmak üzere, çalışma yaşamının her alanında çok acı bir şekilde sıkça görülmektedir. Sendikası ve herhangi bir güvencesi olmayan taşeron işçiler, çoğu zaman bu tür işverenlerden haklarını ve tazminatlarını almakta güçlük çekmekte, haklarını istediklerinde iş akitlerinin feshi tehditleriyle karşı karşıya kalmaktadırlar. Ne yazık ki, ülkemizde ve Emeğin Başkenti Zonguldak ilimizde emek yoğun bir şekilde sömürülmekte; birçok işçimiz düşük ücretle ya da kayıt dışı çalışmayı kabul etmek zorunda kalmaktadır. Evine ekmek götürebilmek için, her türlü yaşamsal tehlikeyi de göze alarak çalışmayı kabul etmektedir Ağır iş şartlarına geçtiğimiz günlerde ÇATESte (Çatalağzı Termik Elektrik Santrali) taşeron işverenin tehdit ve şantajları eklenmiştir. Buna ilişkin haberler Zonguldak yerel basınında çok açık bir şekilde yer almıştır. Özellikle; sadece iş yerinde değil, iş yerinin yer aldığı Çatalağzı beldemizde tüm toplumsal dokuyu ve toplumsal barışı bozan bir noktaya ulaşmıştır. ÇATESe bağlı taşeron firmalarda toplam 324 kişi çalışmaktadır. Bir taşeron firmada, 143 taşeron işçiden Eylül Ekim 2012 ayında kredi kartlarının toplandığı ve kıdem tazminatlarının ellerinden alındığı şüyu bulmuştur. Bu firmanın yerine işi alan taşeron firma 143 işçiyle çalışmalarını sürdürmektedir. Son olarak geride bıraktığımız hafta içerisinde; ÇATESe bağlı çalışan taşeron firma tarafından çalışanların kıdem tazminatlarının önce banka kartlarına yatırılıp, sonra firma yetkililerine iade edilmesi istenildiği, iade edilmediği takdirde çalışanları iş akitlerinin fesh edileceği, bu konuda taşeron işçilere ağır yaptırımlar uygulanacağı (İşten çıkarılacakları) yerel basında yer alan haberler, tehdit edilen işçilerin söylemleri ve basının almış olduğu görüntülerle açıkça şüyu bulmuştur. Ne yazık ki iş güvencesi olmayan toplam 181 işçinin, 129unun iş akitlerinin devamını sağlamak üzere banka hesaplarından çektikleri kıdem tazminatlarını işverene elden geri ödedikleri konuşulmakta ve herkes tarafından dillendirilmektedir. Herkesin gözü önünde yaşanan bu süreç, kabul edilebilir ve göz yumulabilir bir süreç değildir. Yaşanan bu ağır emek sömürüsünün tüm boyutlarıyla araştırılması, hukuka aykırı sürecin ve sorumlularının saptanması, ÇATESte taşeron işçiler üzerine işveren tarafından yapılan baskı ve tehditlerin ortaya çıkarılması, anayasamızın 49uncu maddesi uyarınca devlete verilen çalışanları korumak görevinin yerine getirilebilmesi, işçilerimizin hak kayıpları yaşamaması için alınması gereken önlemlerin tespiti amacıyla, TBMMde bir araştırma komisyonu kurularak, anayasanın 98inci ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün 104 ve 105inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılması için gereğinin yapılmasını dileriz.

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’