TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası'nın (İMO) üniversitelerdeki kolu olan "Genç İMO", Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ve Bartın Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü'nde okuyan öğrencilerin katılımıyla Çaycuma'ya bir teknik gezi düzenledi. Okulda gördükleri eğitimi, şantiyede uygulamalı olarak görmek için düzenlenen geziye her iki ilden 100 üniversite öğrencisi katıldı. Gezide Çaycuma Belediyesi tarafından yapımı sürdürülen belediye kompleksi, ahşap yapılar, yüzme havuzu, çok dilli anaokulu, Yaşampark alanı, kent asansörü ve Sofia Evleri inşaatları gezildi. Çaycuma Belediyesi Fen İşleri Müdürü Şaban Dirlik ile Tekniker Mustafa Armutçu, projeler hakkında öğrencilere bilgi verdi. Teknik ekip öğrencilerin sorduğu sorulara da yanıt verdi. ALTAY: "BELEDİYE BİNASININ ZONGULDAK ÇEVRESİNDE EŞİ BENZERİ YOK" Gün boyu süren gezinin ardından Genç İMO Temsilcisi, BEÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü öğrencisi Zafer Altay, düzenlenen gezinin oldukça başarılı geçtiğini söyledi. Altay, Çaycuma'yı, bulundukları yere en yakın bölge ve daha ön planda bir şehir konumunda olduğu için tercih ettiklerini belirterek, "Aynı zamanda Belediye Başkanımız Sayın Bülent Kantarcı, kendisi de Yüksek İnşaat Mühendisi. O da bize katkılarda bulundu, bize eşlik etti. Şantiyeleri dolaştık. Bizim okulda öğrendiğimiz teorik bilgileri biz burada pratiğe döküyoruz. Yani okulda öğrenemediklerimizi burada öğreniyoruz. Belediyenin yapmış olduğu projeleri başarılı buldum. Belediye binası Zonguldak çevresinde eşi benzeri yok diyebilirim. Halk için çok güzel yapılmış" dedi. BEÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü 3. sınıf öğrencisi aynı zamanda Genç İMO okul temsilcisi Begüm Kutlu Akdoğanda geziyi birinci ve ikinci sınıf arkadaşlarla beraber yaptıklarını belirterek, "Çaycuma'da birçok şantiyeyi gördük. Bu da arkadaşlarımız açısından faydalı oldu. Şantiye görmek inşaat mühendisleri öğrencileri için mesleğine daha çok bağlayıcı bir yerde duruyor. Bu yüzden bu tür şantiye gezileri yapıyoruz" şeklinde konuştu. KANTARCI: "MESLEĞİMDE HEP EN İYİYİ YAPMAYA ÇALIŞTIM" Daha sonra öğrenciler belediyeye ait SEKA Sosyal Tesisleri'nde giderek öğle yemeği yedi. Yemeğe katılan Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı, öğrencilere deneyimlerini paylaştığı bir de konuşma yaptı. Başkan Kantarcı, Çaycuma'yı tercih ettikleri için üniversite öğrencilere teşekkür ederek, "40 yılı aşkın bir inşaat mühendisi olarak sizlerle sohbet etmenin sizler için yararlı, benim için de keyifli olacağını düşündüm. Önce ben sizleri tebrik ediyorum inşaat mühendisliğini seçtiğiniz için. Ben bir daha dünyaya gelsem yine inşaat mühendisi olurum, onu söyleyeyim. Belediye başkanlığı başka bir şey. Ülkemizin her alanda iyi yetişmiş insanlara ihtiyacı var. Ama ülkenin gelişmesini sağlayacak olan bayındırlık hizmetleri için lazım olan birinci meslek inşaat mühendisliğidir. Ben bu mesleğe liseyi bitirdikten sonra tamamen tesadüfen girdim. Babam tavsiyesiyle girdim. Aslında böyle elektrik, makine, düşünüyordum, o zaman bilgisayar yoktu. O tip meslekler daha popüler gibi geliyordu insana. Daha komplike daha karmaşık. İnşaatta herkes inşaat yapıyor, inşaat mühendislerinin bir esprisi yok diye düşünüyordum. Babam tavsiye etti. Sonra ilk bir yıl çok bir şey anlayamadım. İyi mi yaptım, kötü mü yaptım diye düşündüm. Ama öğrendikçe mesleğimi sevdim. Ve bu 40 yılı aşkın meslek hayatım boyunca da mesleğimde hep en iyiyi yapmaya çalıştım. Kendimi sürekli geliştirdim" dedi. KANTARCI: "İNŞAAT MÜHENDİSİ PROJE LİDERİDİR" Birçok resmi inşaatı yaptığını da söyleyen Kantarcı, "Ama ben hiçbir zaman bu böyle oluversin, ya da kontrol bir şey demiyor diye düşünmedim, yapabildiğimin en iyisini yaptım. İnşaat mühendisi bir projede liderdir. Sizler yarın bir gün mesleğe atıldığınızda, önce bir tecrübe döneminiz olacak, kazandığınız tecrübelerle daha sonra büyük projelerin başında olacaksınız. Elektrik mühendisleri, makine mühendisleri diğer bütün o meslek mensupları inşaat mühendisinin altında görev yapacak. Dolayısıyla siz sadece mesleğinizi iyi öğrenmekle kalmamalı diğer meslekler konusunda da kendinizi geliştirmelisiniz. Eğer bir makine mühendisinin dilinden anlayamıyorsanız o makine mühendisini yönetemezsiniz, sizi kandırır. Elektrik mühendisinin dilinden anlayacaksınız. Yeter mi? Hayır. Şantiyeler aynı zamanda birer işletmedir. İşletme bilginiz olacak. Muhasebe bilginiz olacak. Yanınızda birçok insan çalışacak, o insanları çalıştırabilmeniz için psikolojiden anlamanız lazım. İnsan davranışlarını incelemeniz lazım. Bunlar bir taraftan zorluk gibi görünüyor ama bütün bunları yapabilmek, tam donanımlı olabilmek ve meslekte bir iddiası olabilmek bence çok güzel keyifli bir şey" diyerek konuşmasını sürdürdü. KANTARCI: "BU İŞİN RUHUNU ÖĞRENİN" Kantarcı sözlerini, "Ama onun yolu da sadece diploma için değil, sadece not alma için değil, bu mesleği severek nüfuz ederek ve bu meslekle ilgili gelecekte bir hedefler hayal ederek çalışmanız lazım. Hedef olmadan hiçbir şey olmaz. Bir meslek büyüğünüz olarak söylüyorum, neden en büyük projelerde yer almayasınız. Neden çok başarılı işler yapmayasınız. Neden Türkiye çapında, dünya çapında büyük projelerin içinde olmayasınız. Ben hep çalışmanın sonucunda bir şey olacağına inanarak devam ettim. Bu bölgede ilk betoniyeri biz aldık. O betoniyerle beton santralının yaptığı betondan çok daha fazla betonlar ürettik. Şunu demeye çalışıyorum. Bir amacınız, hedefiniz olacak. Bıkmayacaksınız, usanmayacaksınız. Hem öğreneceksiniz hem çalışacaksınız. Ve dürüst kalarak, kolaya kaçmayarak. 1999 depreminden önce yapılan binaların hepsi sabıkalı. Çünkü o tarihten önce Türkiye'de hazır beton yok, standart yok. Ne kadar büyük bir tehlike. Depremde de biliyorsunuz veya öğreneceksiniz daha sonra; bizim binalarımızda ekonomi düşünülerek belli bir şiddetteki depremde binanın göçse bile içindeki insanlar kurtulacak şekilde biz projelendiriyoruz. Size şunu tavsiye edeceğim. Şimdi artık her şey bilgisayarla oluyor. Bir mühendis ağabeyiniz olarak size şunu söyleyeceğim; esas o işin ruhunu öğrenin" dedi. Öğrencilerle birlikte halay da çeken Başkan Katracı, öğrencilerle bol bol hatıra fotoğrafı da çektirdi.