&8216;Hem hukuka aykırı hem ahlaka&8217;

Bartın Baro Başkanı Avukat Şeref Yıldız, son günlerde bazı yargı mensuplarının görüşmelerinin dinlendiği iddiaları üzerine yeniden gündeme gelen &8216;dinleme&8217; tartışmaları için gazetemize açıklamalarda bulundu. Yıldız, &8220;Haberleşme hakkına müdahale edilmesi, insan haklarını ihlal edilmesi demektir. Hem hukuka aykırıdır hem de ahlaka. Bu aynı zamanda hırsızlıktır&8221; dedi.

Kesinlikle kabul edilemez

Bartın Baro Başkanı Avukat Şeref Yıldız, son günlerde ülke gündeminin en önemli konusu haline gelen bazı yargı mensuplarının telefon görüşmelerinin dinlendiği iddialarıyla ilgili gazetemize değerlendirmeler yaptı. Telefonların dinlenmesinin, insan haklarının kısıtlanması olduğunu söyleyen Yıldız, &8220;Son günlerdeki ülkemizde yargı mensuplarının telefonlarının dinlenmesi bütün hukukçuların sorunudur. Aynı zamanda insanların haklarının kısıtlanmasıdır. Telefonla haberleşme tüm insanlarımızın tabi hakkıdır. Bu hakkı birisi her nasılsa, çengel atarak, iğne takarak ihlal ediyor veya benim telefonumdan başka yerle kendisi görüşme imkânını buluyorsa, bu kesinlikle kabul edilecek bir şey değildir&8221; dedi.

Affedilemeyecek suçtur

Baro Başkanı Yıldız &8220;Öncelikle insan hakkını doğrudan müdahale demektir. Bu hiçbir şekilde affedilemeyecek büyüklükte bir suçtur. Haberleşme hakkına müdahale etmek, aynı zamanda hırsızlıktır. Benim telefonumla biriyle yaptığım görüşmeden edineceğim bilgi veya alacağım bilgiyi telefonla dinleyerek ortak olmak isteyen ve o bilgiyi almak isteyen kişi doğrudan hırsızlık yapmış sayılır. Ancak biz buna yasal düzeyde hırsızlık suçu diyemiyoruz. Bunun adı doğrudan hakka tecavüz etmektir. Hakkına tecavüz edilen her insan gibi, avukatların görevi tecavüz edilenleri korumak ve savunmaktır. Bunun için hakkımıza tecavüz eden kişi için savcılığa suç duyurusunda bulunabiliriz&8221; diye konuştu.

Kimse hukukuna kavuşamaz

Baro Başkanı Yıldız, &8220;Bunun tespitini ise Telekom sistemine göre uzmanlar yapıyor ve gereken cezaları uyguluyor. Bu olayın ötesinde ülkemizde yasama gücü bağımsız ise yargı gücü ve icra gücü de bağımsızdır. Hiçbir şekilde birinin bir başkasına tahakkümü söz konusu değildir. Ama bu telefon dinlemelerinin maksadının doğrudan doğruya hükümet tarafından yapıldığını hiç kimse ispatlayamadı ancak toplumda böyle bir duygu var. Şu anda ülkemizde &8220;Hükümet hâkimi dinletiyor ve hükümet gücü savcıyı dinliyor&8221; şeklinde iddialar var. Bilhassa İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı&8217;nın dinlenilmesi olayında benzeri iddialar var. Bütün bunların kimin tarafından neden ve nasıl yapıldığı hakkında bilgimiz yok. Dolayısıyla bağımsız bir mahkeme karar verdiğinde, kararında seni dinledim, bundan sonraki işlerinde başına bir takım şeyler gelebilir şeklinde tehditler de oluşabilir ve o hâkim korkutulmak istenebilir. Yani her türlü menfaat ve tehdit söz konusu olduğunda hiç kimse hakkına, hukukuna kavuşamaz. Kesinlikle doğru bir uygulama değil&8221; diye konuştu.

İnsan haklarına uygun değildir

&8220;Konuştuklarımız bilmeden başka bir kişi tarafından dinleniyorsa, o kişi yarın bu konuları bizim aleyhimize kullanabilir&8221; diyen Yıldız, &8220;Hukuka aykırı ve ahlaka ise tamamen aykırıdır. Bunu yapan kişi insan mıdır, nasıl toplum içine çıkar bilemiyorum. Tüm bunlara rağmen yine de bağımsız yargıya güveneceğiz. Telefon dinleme olayı yeni bir suç gibi ortaya çıktı. Bu olaya tecavüzden başka bir isim veremedik. Haberleşme özgürlüğümüz kısıtlanmıştır ve bunu bir tecavüz anlamında yorumluyoruz. Bizim konuştuklarımız bilmeden başka bir kişi tarafından dinleniyorsa, o kişi yarın bu konuları bizim aleyhimize kullanabilir. Bu insan özgürlüğüne ve insan haklarına uygun değildir&8221; şeklinde konuştu.

Asla taviz verilmemeli

Baro Başkanı Yıldız, &8220;Kişinin özel konuşmaları başkaları tarafından deşifre edildiği zaman, kamuoyunda itibarını kaybeder. Bundan dolayı şantaj olayları meydana çıkar. Bu olayların çıkması başka suçların da işlenmesine sebep olur. Toplumda huzurun sağlanması gerekirken, bu huzursuzluğun hiçbir âlemi yoktu. Bunu yapmanın bir anlamı yoktu ve olmamalıdır. İstanbul&8217;da yapılan eyleme katılamadım ama buradan yazı imzalayarak onlara destek verdiğimi bildirdim. Bütün avukatların bu olaya karşı çıkması gerekir. Telefon dinlenmesi konusunda asla taviz verilmemeli ve herkesin hakkına, hukukuna saygılı olunmalıdır&8221; ifadesini kullandı.

Bartın&8217;da eylem düşünülmüyor

Baro Başkanı Avukat Şeref Yıldız &8220;Bartın Barosunun da İstanbul&8217;daki gibi eylem yapma planları var mı?&8221; sorusuna şu şekilde cevap verdi: &8220;Bartın Baro&8217;sunun şu anda 60 taneden fazla avukatı olmasına rağmen fiilen görev yapan yaklaşık 52 avukatı bulunuyor. Hadi çıkalım eylem yapalım diyebilmemiz için avukat arkadaşlarımızı buna inandırmamız gerekiyor. Bartın&8217;da bu gibi eylemler düşünülmüyor. Böyle şeyler Bartın&8217;ın çok fazla umurunda değil gibi. Bir siyasi parti olarak da kimse böyle bir düşüncenin peşinde değil. Organize edemeyiz diye korkuyorlar. Biz Baro olarak organize edebiliriz ama Türkiye&8217;ye hitap edebilecek şekilde bilgilenme ağı olmadığından yapamıyoruz. Dolayısıyla Bartın&8217;da böyle bir eylem yapmayı düşünmüyoruz&8221;

‘Seni burada öldürürüm, sülalen gelse alamaz’