<DIV>Başbakan Recep Tayyip Erdoğan´ın İstanbul´da 212 Alışveriş Merkezi&[#]8217;nin açılışında yaptığı konuşmasında bakkallara yönelik sözleri tepkiyle karşılandı.<BR>Alışveriş merkezleriyle ilgili küçük esnafın şikayetlerini bildiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, "Türkiye değişiyor. Gerçekler ortada. Onlar da artık bu gerçeği görecekler. Ne yapacaklar? Çözümü, STK´larla kendi aralarında birleşme suretiyle aşacaklar. Belki marketler belki süpermarketler halinde bunu böyle aşmanın gayreti içinde olacaklar. Artık eskiden olduğu gibi sokak aralarındaki bakkal dükkanı olayı... Hayatın gerçeği bu. Bu vakayı gerçeği de göreceğiz. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı sektörün tüm taraflarıyla müzakere halinde bir yasa tasarısı hazırladı. Tasarı TBMM´ye gönderilecek. Hiç kimseyi mağdur etme gayreti içinde değiliz. Esnafımızı asla haksız rekabete mağruz bırakmadan dünya şartlarını gözeterek bu yasayı da çıkartacak ve sektörü rahatlatacağız" demişti. </DIV> <br><DIV><BR>´Bakkal, toplumsal barışın teminatı´<BR>Erdoğan´ın sözlerine ise ilk tepki TESK Başkanı Bendevi Palandöken´den geldi. Palandöken, Başbakan´ın bakkallardan kurtulmak istiyorsa belediyelere talimat vererek binaların altına dükkan yapılmasını önleyebileceğini kaydetti.<BR>Zonguldak Bakkallar ve Tekel Bayileri Odası Başkanı Şükür Küçükali de yaptığı açıklamada Başbakan´ın sözlerini talihsizlik olarak değerlendirerek TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken´in Başbakan´dan randevu istediğini ve bakkalların tepkisini bizzat aktaracağını söyledi.<BR>Sadece bakkalın değil tüm küçük esnafın aileleriyle birlikte 2 milyon kişilik bu topluluğun toplumsal barışın sağlanmasında ve ekonominin çarklarının dönmesinde büyük katkısı olduğunu belirten Küçükali; "Biz senelerdir büyük marketler yasasının meclisten geçmesini beklerken bu açıklamalar çok talihsiz oldu. Başbakan birşey yapmak istiyorsa Avrupa Birliği Müktesabatı&[#]8217;nı örnek alsın. Orada küçük esnaf nasıl korunuyorsa Türkiye´de de aynı kurallar olmalı. 200 milyar dolarlık pazar yasayla kontrol altına alınmalı. Eğer bakkallar olmazsa rekabet olmaz, bizim varlığımız bu kadar fazla geliyorsa kapatsın. Dünyada var olan bir sistemi yok etmek için neden bu kadar uğraşılıyor. Büyüklerin lobisi yeniden mi başladı acaba? Dolayısıyla Başbakan&[#]8217;ın sözleri bizleri üzdü ve hayal kırıklığı yarattı. Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan daha geçtiğimiz günlerde soru önergelerine verdiği cevapta marketler yasasıyla ilgili düzenlemenin önümüzdeki günlerde meclise geleceğini söylüyordu. Zafer Çağlayan´ın bunları söylemesine rağmen Başbakan´ın bu sözlerine ne diyeceğimizi şaşırdık. Başbakan diyor ki; "Birleşin". Baba-oğul birlikte iş yapamadığı bir yerde 15-20 bakkal nasıl olacak da bir araya gelip anlaşacak. Bu parayı nerden bulacak. Bizler sermaye olmadığı için vitrine doğru dürüst mal koyamıyoruz. Mahalle bakkalları mahallelinin güvencesi. Başı sıkışan mahalle bakkalına gidip alış veriş yapabilir, ihtiyacı olan bakkalın kapısını çalar. Mahalle bakkalı mahallelinin sevincinde üzüntüsünde yanında olur. Kim büyük markete gidip de bir cikleti veresiye alabilir. Kim başı sıkıştığında büyük marketten borç para isteyebilir. Hastası olan, cenazesi olan kim büyük marketlerin kapısını çalabilir. Bakkallar olmazsa o mahallede suç oranları artar. Bakkalların istihdama katkılarını unutmamak lazım. Kapanan her bakkal bir aile demek. Bu ailelerin çocuk okutması, geçinmesi, elektrik su parası ödemesi demek. Sayın Başbakan olayın bu tarafını göz ardı edemez" dedi.</DIV> <br><DIV><BR>Zonguldak´ta ne durumda?<BR> Küçükali Zonguldak´ın coğrafi şartlarından ileri gelen konumundan dolayı bakkalların öneminin çok fazla olduğunu belirterek buna rağmen bakkalların kapanmakla yüz yüze bırakıldığını söyledi. <BR>Zonguldak merkezde 400, il genelinde ise yaklaşık bin 500 bakkalın bulunduğunu belirten Küçükali bunlara şehir merkezlerindeki marketlerin dahil olmadığını söyledi. <BR>3 bin 500 olan il geneli mahalle bakkalı sayısının 2009 yılında büyük bir düşüş yaşadığını belirten Küçükali; "Mahalle bakkalları büyük marketlere yem ediliyor. Vatandaşlarımızın da mahallelerindeki bakkallara destek olmaları gerekir. Bu bir kültürdü. Avrupa Birliği yasaları bizim gibi esnafı koruyucu bir dizi yasal düzenlemeler yapıyor. Bakkallarımız da müşteri memnuniyeti açısından ellerinden gelen özeni ve hijyeni göstermeliler. Sayın Başbakan´ın bu durumu ve sözlerini bir daha gözden geçirmesini bekliyoruz" şeklinde konuştu.</DIV>